Türkiye’yi dünyada 3’üncü büyük aşı üretim merkezi seçti ithalata fren koyacak

 

Türkiye, bu yatırımla dünyadaki üçüncü büyük üretim merkezi olmasının yanında sadece kendi ihtiyacını karşılamak için aşı üretimi yapan ilk ülke konumuna da geliyor.

DÜNYADA 150 ülkede faaliyet gösteren, yıllık 67 milyar dolarlık gelir elde eden ilaç şirketi Pfizer, Türkiye’de aşı üretmek için tesis kuruyor. Geçen yıl önde gelen farmasötik ürünler arasına giren aşının üretimi Pfizer’in yalnızca ABD ve İrlanda’daki tesislerinde yapılırken, üçüncü büyük merkez olarak Türkiye seçildi. Türkiye, dünyadaki üçüncü büyük üretim merkezi olmasının yanında sadece kendi ihtiyacını karşılamak için aşı üretimi yapan ilk ülke konumuna da geliyor. Pfizer Global Gelişen Pazarlar Medikal ve İlaç Geliştirme Birimi Kıdemli Başkan Yardımcısı Dr. Sam Azoulay, “Bu aşı merkezi Türkiye’ye ne kadar önem verdiğimizi gösteriyor. Bir başka önemi ise, bu yıl bitmeden Türkiye’de üretilmiş bir aşıyı Türk hastalarına sunuyor olacağız. Bu da bizim için önemli bir gurur kaynağı” dedi.

Teknoloji transferi

Pfizer’in ABD ve İrlanda’da üretilen bu aşı için Türkiye’ye gerekli teknoloji transferini yaptığını anlatan Sam Azoulay, şunları söyledi: “Öncelikle, bu aşımızla ne kadar gurur duyduğumuzu söylememiz gerekiyor. Teknolojik olarak çok gelişmiş bir ürün. Bu kadar teknolojik bir ürünümüz varken, bunu başkalarıyla paylaşmakta zorlanırsınız ancak ABD ve İrlanda’dan sonra Türkiye’de de üretime geçiyoruz. Bu yatırım, Türkiye’de Pfizer’in yerli şirketlerle birlikte ortaklık yaparak, onların kapasitelerini de geliştirip, teknolojiyi getirmesine yönelik bir işbirliği. Bir kaç basamaktan oluşan bir teknoloji transferinden bahsediyoruz.
Şu anda bu aşının teknoloji transferi için 50 kişi çalışıyor. Türk hükümetinin araştırma ve geliştirmeyi Türkiye’de ilerletme stratejisiyle uyumlu olarak, bu tip yatırımları yapabiliyor olmaktan mutluluk duyuyoruz.”

Haziranda açılıyor

Haziran ayında üretime başlamayı planladıklarını ve yıl sonuna kadar da bu aşıları Türk hastalara sunmayı hedeflediklerini dile getiren Sam Azoulay, “Buradaki üretim kapasitesi Türkiye’nin ihtiyacını karşılayacak boyutta. İlk etapta Türkiye pazarına yönelik bir hedef var. Şu anda Türkiye’de ruhsatlı olarak kullanımda bulunan ve Sağlık Bakanlığı aşı takviminde yer alan bu aşı, pnömokok mikrobunun yolaçtığı hastalıklara karşı korunmada kullanılıyor. Bu yatırım ile yerli üretimine başlamış oluyoruz” diye konuştu.

Türkiye’de ilerleme hedefi

Türkiye’nin gelişen pazarlar içinde Çin, Rusya gibi anahtar ülkelerden birisi olduğunu ifade eden Sam Azoulay, şöyle konuştu: “Pfizer için Türkiye, kritik öneme sahip. Pfizer, Türkiye pazarında 3’üncü sırada yer alıyor ve bunu daha da ileri götürmek istiyoruz. Türkiye’de başka hedeflerimiz de var. Araştırma geliştirme ile ilgili irili ufaklı ortaklıklarımız var. Özellikle de Türk hükümetinin Ar-Ge teşviki ve olumlu atılımlarıyla beraber bu tarz ortaklıkları yapmaya sıcak bakıyoruz. Türkiye bizim için özellikle gelişen pazarlardaki en önemli bir kaç ülkeden bir tanesi. Türkiye’deki tek hedefimiz aşılar üzerine değil. Türkiye’deki mevcudiyetimizi daha da ilerletmek üzere araştırma geliştirme yatırımları da yapmak istiyoruz.”

Gelecek ‘kişiye özel’ tedavide

PFIZER Global Gelişen Pazarlar Medikal ve İlaç Geliştirme Birimi Kıdemli Başkan Yardımcısı Dr. Sam Azoulay, Pfizer’in ‘kişiye özel’ tedaviye yönelik çalışmalarının olduğunu ifade ederek, şu bilgileri verdi: “Kişiye özel tedaviler sayesinde, bir ilacın belirli kişilerde etkili olduğunu belirleyerek, hem tedaviden elde edilecek fayda oranını artırmak hem de bunun karşılığında lüzumsuz yere tedaviye tabi tutmaktan kaynaklanan ekonomik kayıpları da ortadan kaldırmak mümkün olacak. Bilim henüz kişiye özel tedavi seviyesine gelemedi. Gelecek, bu tarz tedavilerde olacak. Pfizer’in de bu alana yönelik çalışmaları var.”

Fiyat indirimleri her ülkede oluyor

PFIZER Global Gelişen Pazarlar Medikal ve İlaç Geliştirme Birimi Kıdemli Başkan Yardımcısı Dr. Sam Azoulay, global bütçe kapsamında Türkiye’de ilaç fiyatlarında yapılan indirimler hakkında şu değerlendirmeyi yaptı: “Bu yalnızca Türkiye’de değil, başka ülkelerde de oluyor ve bunu anlıyoruz. Hastaların ilaca kolay ulaşımı ve ekonomik koşullarla ilgili dengeyi bulmak gerekiyor. Bir hekim olarak belirtmeliyim ki, hastanın ihtiyacı olan ilaçlara daha çabuk ve daha kolay ulaşabilir olması önemli. Öte yandan, bir ilacın keşfi için ortalama 1.2 milyar dolar harcandığı bir ortamda, bunları finanse edip hastalara yeni ilaçlar sağlamak da gerekiyor. Hükümetlerin de ihtiyaçları dikkate alındığında, ortak noktanın bulunması için görüşmelerin yapılması gerekiyor.”

70 ülke arasında ilk 5’te yer alıyor

PFIZER’in beş iş birimi arasında Türkiye’nin gelişen pazarlar biriminde yer aldığını anlatan Sam Azoulay, “Bu birimin içerisinde 70 ülke var. Çin birinci, Brezilya ikinci sırada yer alırken, Türkiye de üçüncü konumda bulunuyor” dedi. 2011 yılını da değerlendiren Azoulay, “Geçen yıl kolay geçmedi ancak Pfizer genel performansından memnun. Gelişmekte olan pazarlarda yüzde 6 büyüme gerçekleşti. 2012 yılında yeni ürünlerimiz geliyor. Hem 2012 hem de 2012 sonrası daha iyi ve ümit verici olacak” diye konuştu.