Molla bülbülü öttü

İran'ın teröristbaşı Türkiye'de sorgulanıyor

SON 10 yıldır İran rejiminin yurtdışındaki terörist faaliyetlerini yöneten baş istihbarat yetkilisinin Tahran'dan kaçtığı ve dört aydır Türkiye'de gözetim altında bulunduğu ortaya çıktı. Ahmet Behbahani adlı ajanbaşının Türkiye'de bulunduğu süre içinde Uğur Mumcu, Ahmet Taner Kışlalı, Bahriye Üçok ve Muammer Aksoy cinayetlerinin faillerinin yakalandığı dikkat çekiyor.

Behbahani'nin Türkiye'deki bir mülteci kampında ‘‘koruma amaçlı gözetim altında tutulduğu’’ Amerikan CBS Televizyonu tarafından deşifre edildi.

CBS Televizyonu'nun haberine göre Behbahani Türkiye'de CIA ajanları tarafından sorgulandı ve 1988 yılında İskoçya'nın Lockerbie kasabası üzerinde infilak eden PanAm uçağına bomba yerleştirilmesi emrini Libya değil, İran'ın verdiğini açıkladı. Behbahani'yi gizlendiği mülteci kampında bulup ‘‘60 Dakika’’ adlı program için çekim yapan ve konuşturan CBS Televizyonu, ‘‘Behbahani uçağa bombayı koyan Libyalı teröristlere emri veren devletin İran olduğunu kanıtlayan çok sağlam belgelere sahip olduğunu iddia ediyor’’ dedi.

‘‘60 Dakika’’ adlı programın sözcüsü tarafından verilen bilgiye göre Behbahani'nin kimliği Washington'daki yetkililer tarafından kontrol edildi ve kaçağın kimliği doğrulandı.

Röportajı yapan CBS muhabiri Lesley Stahl, Behbahani'nin, İran'ın dünyadaki birçok terörist faaliyetin bizzat arkasında olmakla kalmayıp, bu faaliyetleri planlayan, yöneten ve finanse eden ülke olduğunu kendisine söylediğini belirtti.

Behbahani, İran'ın halen yargılanmakta olan iki Libyalı'yı görevlendirdiğini, Libya'ya götürdüğünü, eğittiğini ve bombanın Libya'da imal edildiğini söyledi ve bu iddiasının kanıtlarının elinde bulunduğunu belirtti.

Muhabir Stahl, CIA yetkililerinin, Behbahani'nin İran istihbaratından olduğunu doğruladıklarını, ancak başka bilgi vermediklerini söyledi. Lockerbie faciası olarak bilinen Pan Am uçağının bombalanmasında, 270 kişi ölmüştü. Olayla ilgili olarak suçlanan iki Libyalı, halen Hollanda'da yargılanıyor.

İRAN TEHDİT ETMİŞTİ

Lockerbie faciasıyla ilgili olarak İran'ın adı daha önce de gündeme gelmişti. Lockerbie'deki patlamadan önce 1988 yılının temmuz ayında Körfez'de devriye gezen Amerikan Vincennes savaş gemisi yanlışlıkla bir füze ateşleyerek İran yolcu uçağının düşmesine ve 290 kişinin ölümüne neden olmuştu. Bunun üzerine İran ‘‘Gökleri kana boyayayacağız’’ diye tehdit savurmuştu.

Cinayetler çözüldü İran'ın yurtdışında işlediği cinayetleri koordine eden Ahmet Behbahani Türkiye'de ortaya çıktı. Dört ay önce Van'dan gizlice giriş yapan Behbahani'nin gelişinden sonra,üzerinde Tahran şüphesi bulunan bütün cinayetlerin failleri teker teker yakalanmaya başladı.

Behbahani, Çetin Emeç suikastına karıştı

İRAN'ın terör ağını yöneten ve eski Cumhurbaşkanı Haşimi Rafsancani'nin yakını olduğu belirtilen Ahmet Bahbahani'nin Türkiye'de olduğu iddiası ilk kez İran Halkın Mücahitleri Örgütü tarafından ortaya atıldı. Örgüt, Çetin Emeç suikastinin arkasında da Behbahani'nin bunulabileceğini ileri sürüyor.

Örgüt geçen 24 Mayıs'ta Londra'da yayınladığı basın bildirisinde, yurtdışında birçok İranlı rejim muhalifinin ölümünden sorumlu olan Behbahani'nin Lockerbie faciasıyla ilgili bilgilere de sahip olduğunu kaydetmişti. Halkın Mücahitleri'ne göre Behbahani'nin karıştığı başlıca cinayetler arasında 1990 yılında Prof. Kazım Recavi'nin Cenevre'de ve 1996 yılında Zehra Recabi'nin İstanbul'da öldrürülmesi bulunuyor.

Faruk ZABCI / LONDRA

MİT 20 gün sorguladı

CBS Televizyonu'nun Türkiye'du bulup konuştuğu Ahmet Behbahani'nin bir süre Yozgat'taki mülteci kampında kaldıktan sonra can güvenliği nedeniyle bilinmeyen bir yere götürüldüğü anlaşıldı. Kendisine siyasi sığınma hakkı verilmesi için BM'ye başvuran Ahmet Behbahani şimdi mülteci statüsü tanınmasını bekliyor.

BM'YE BAŞVURDU

Behbahani, yaklaşık iki ay önce Van'a gelerek, İran'dan kaçtığını ve ABD'den sığınma hakkı istediğini bildirdi. Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği'ne de başvuran Behbahani, ‘‘Ben İran'da yurtdışı terör faaliyetlerinden sorumluydum. İran yakında yurt dışında önemli bir eylem yapacak’’ dedi.

MİT ABARTILI BULDU

Ahmet Behbahani, MİT tarafından da yaklaşık 20 gün sorgulandı. Ancak Behbahani'nin anlattıkları ‘‘abartılı’’ ve ‘‘yanlış’’ bulundu. Behbahani sürekli telefonla bir yerleri aradığı için Yozgat Mülteci kampından alındı ve açıklanmayan başka bir adrese götürüldü. Behbahani'nin, BM'den sığınma hakkı verilene kadar bu adreste ‘‘zorunlu ikamete’’ tabi tutulduğu öğrenildi. Behbahani, BM'ye yaptığı mülteci başvurusunun sonuçlanmasını beklemek üzere Yozgat mülteci kampında ‘‘zorunlu ikamete’’ tabi tutuldu. Kadir ERCAN / ANKARA