Askeri çözüm başarılı olmaz
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Ekim 09, 2007 16:32
DTP Grup Başkanı Ahmet Türk, terör sorununu sadece askeri yöntemlerle çözmeyi hedefleyen mantığın hiçbir zaman başarılı olmadığını belirterek, “Bu sancılı, sıkıntılı dönemde hepimiz rahatsızız. Ama gerçekten bir diyaloğun, bir sürecin başlatılması zamanıdır” dedi.
DTP Grup Başkanı Ahmet Türk, TBMM'de gazetecilerin, 16 askerin şehit edilmesine yönelik sorusu üzerine, çatışmanın olduğu yerde, sosyal, toplumsal ve psikolojik bütün tedbirlerin alınması gerektiğini söyledi.
“Meseleyi sadece askeri yöntemlerle çözmeyi hedefleyen mantığın hiçbir zaman başarılı olmadığını gördük” diyen Türk, çağın diyalog çağı olduğunu, sorunların sivil, demokratik yöntem ve projelerle çözüldüğü bir dünya olduğunu ifade etti. Ahmet Türk, şöyle devam etti:
“Şimdi biz her şeyi bir tarafa doğrultuyoruz; sadece inkar ve askeri mantıkla sorunları çözmeye çalışıyoruz. Tabii bunun da istenilen sonuçları olmuyor. Şimdi diyaloğun geliştirildiği bir dönemde tabii ki insanlar daha fazla birbirini anlıyor ve ortak çözüm koşullarını yaratıyor. Şimdi ortaklaşma yok; siyasi partiler, sivil toplum örgütleri, bölge insanları ne düşünüyor? Yani bu konuda hiçbir çalışma yapılmıyor.
Tabii ki bu sancılı, sıkıntılı dönemde hepimiz rahatsızız. Ama gerçekten bir diyaloğun, bir sürecin başlatılması zamanıdır. Ben inanıyorum ki insanlarımız, bir diyalog ortamı oluşturulduğu zaman birbirini anlar. O diyaloğun getirdiği olumlu, pozitif hava, farklı bir sürecin başlamasına da neden olabilir.”
“Meseleyi sadece askeri yöntemlerle çözmeyi hedefleyen mantığın hiçbir zaman başarılı olmadığını gördük” diyen Türk, çağın diyalog çağı olduğunu, sorunların sivil, demokratik yöntem ve projelerle çözüldüğü bir dünya olduğunu ifade etti. Ahmet Türk, şöyle devam etti:
“Şimdi biz her şeyi bir tarafa doğrultuyoruz; sadece inkar ve askeri mantıkla sorunları çözmeye çalışıyoruz. Tabii bunun da istenilen sonuçları olmuyor. Şimdi diyaloğun geliştirildiği bir dönemde tabii ki insanlar daha fazla birbirini anlıyor ve ortak çözüm koşullarını yaratıyor. Şimdi ortaklaşma yok; siyasi partiler, sivil toplum örgütleri, bölge insanları ne düşünüyor? Yani bu konuda hiçbir çalışma yapılmıyor.
Tabii ki bu sancılı, sıkıntılı dönemde hepimiz rahatsızız. Ama gerçekten bir diyaloğun, bir sürecin başlatılması zamanıdır. Ben inanıyorum ki insanlarımız, bir diyalog ortamı oluşturulduğu zaman birbirini anlar. O diyaloğun getirdiği olumlu, pozitif hava, farklı bir sürecin başlamasına da neden olabilir.”