Yoksul kadınların ürünleri dünya vitrinine çıkar mı

Çağrıya uydum, toplantıyı izledim. Olayı anlatmak üzere masada Real Hipermarketleri Genel Müdürü Ulf Grouth, AKP Diyarbakır Milletvekili ve Türkiye İsrafı Önleme Vakfı (TİSVA) Onursal Başkanı Prof. Dr. Aziz Akgül ve yoksullar için geliştirilen "mikro kredi"nin fikir babası Nobel ödüllü Prof. Muhammed Yunus’un Grameen Bank’taki yardımcısı Dipal Chandra Barua var.

Yoksul kadınlara "mikro kredi" projesini Türkiye’ye taşıyan Prof. Aziz Akgül’ün önderlik ettiği TİSVA, 3 yıldır Real Hipermarketleri ile "Gıda Bankası" bağlantılı çalışıyor. Tarihi geçmek üzere olan ürünler, "Gıda Bankası" aracılığıyla yoksullara yönlendiriliyor.

3 yıllık çalışma, TİSVA ile Real’i yakınlaştırmış. Prof. Aziz Akgül bir gün Ulf Grouth ile Nurdan Tümbek Tekeoğlu’na, "Bugüne kadar 5 bin yoksul kadına 6 milyon YTL ’mikro kredi’ kullandırdık. Kadınlarımızın ürünlerini pazarlama konusunda formül arıyoruz. Real, bu ürünlere yer açar mı?"

Ulf Grouth ve Real Hipermarketleri ekibi kolları sıvamış, formülü geliştirmiş: "Tamam, hediyelik eşya ve giyime dönük ürünlere raflarımızı açabiliriz. Tek kuruş kár almayız. Satış bedeli üreten kadınlara gider. Hatta peşin alım yapar, sattıkça, ödediğimiz bedeli tahsil ederiz."

Ancak, Ulf Grouth, hemen arkasından, bu uygulamayı devreye sokabilmek için önemli bir sorunu aşmaları gereğine dikkat çekmiş: "Yalnız bu faaliyet sonunda bize vergi yükümlülüğü doğacak. Bunu çözmeliyiz. Eğer bunu çözebilirsek, hemen ürünleri raflara koyarız."

Ulf Grouth ile Aziz Akgül, bu sorun için Maliye Bakanı Kemal Unakıtan’ın kapısını aşındırmış. Unakıtan ve Maliye ekibi, şöyle bir yöntem bulmuş: "Kadınların evlerinde ürettikleri ürünlerin pazarlanmasını vergiden muaf tutalım."

Unakıtan, yoksul kadınların ürünlerine başta Real’in raflarını açabilecek "vergi muafiyeti"ni bir yasa tasarısına ekleyip, hızla yasalaşmasını sağlamış.

Bu düzenlemenin perde gerisinde "yoksul kadınlara ürünlerini satma fırsatı yaratma çabası" olduğunu Grouth ve Prof. Akgül, Unakıtan’a teşekkür etmek üzere ayrıntıları anlatınca öğrendik.

Vergi sorunu da çözüldükten sonra, Real Hipermarketleri, "mikro kredi" kullanan Diyarbakırlı yoksul kadınların el emeği, göz nuru ürünlerinden ilk parti alımı gerçekleştirdi.

Prof. Akgül, "İşte şimdi yoksul kadınlarımıza gerçek anlamda ’balık tutmayı’ öğretmiş olacağız. Çünkü, ürünleri Real gibi bir hipermarketin raflarından şansını deneyecek" yorumu yaptı.

Grouth ise, "Ürünlerin geliştirilmesi, pazarda şansının artması için elimizden gelen yönlendirmeyi yapacağız. Ürünlerin dünyadaki diğer Real’lere girebilmesine de çaba harcarız" sözü verdi...

Böylece yoksul kadınların ürünlerine "dünya vitrini" yolu da göründü...

Bu kervanı büyütmek için sıra diğer perakende devlerine geldi. Yok mu bu kervana başka katılan?

’Biraz da Elazığ’ı yaz’ telefonu

MALATYA Eğitim Vakfı’nın (MEV) Türkiye Büyük Millet Meclisi’nden (TBMM) "Üstün Hizmet Ödülü" alması sonrasında düzenlenen geceden bazı notları, geçen pazar yansıtmıştım.

Yazım için ilginç bir "kutlama" telefonu geldi. Arayan DYP Elazığ İl Başkanı, işadamı Abdullah Kızılelma’ydı "Vahap Bey, eline sağlık. Eğitime destek veren Malatyalıları onore etmişsin. MEV’i yürekten kutluyorum. Ama biraz da Elazığlı hemşehrilerimizin eğitime yaptığı katkıları yazsan. Hem başkaları için de örnek olur."

Abdullah Kızılelma’yı tanıyorum. Siyasete girmeden önceki döneminde iki-üç kez Elazığ’da konuğu oldum. Serzenişine hak verip, ekledim: "Bana Elazığlı hayırseverlerin eğitime katkılarıyla ilgili bilgi iletebilirseniz yazarım."

Kızılelma’nın aklına ilk anda Gülsan İnşaat ile Kolin İnşaat’ın Elazığ’a, kentin öğrencilerine verdiği destek geldi. Bir liste toparlayabileceğini söyledi.

Ben Kızılelma’dan toparlama beklerken, Malatya CHP Milletvekili ve MEV’in önde gelen gönüllü neferi Mevlüt Aslanoğlu’ndan bir liste geldi. Aslanoğlu, MEV’in "Üstün Hizmet Ödülü" almasının ardından, "Ben bugüne kadar neler yaptım" dökümü çıkarmış.

Malatya’daki tam 17 eğitim yuvasının yapımında Mevlüt Aslanoğlu ya doğrudan kendisi katkıda bulunmuş, ya da başka hayırsever işadamı dostlarıyla yükü paylaşmış.

Aslanoğlu ayrıca 7 sağlık ocağının Malatya’nın değişik ilçelerine kazandırılması için önderlik etmiş, doğrudan katkı da vermiş. Araya, birkaç köprü ve park da eklemiş.

Kızılelma’dan da böyle bir toparlama gelirse, yansıtmaya hazırım...

Bunları yazarak Türkiye’nin herhangi bir noktasına yeni yapılacak okullara "tek tuğla" katkım olabilirse ne mutlu bana...