Cinayet kuşkusu

Güncelleme Tarihi:

Cinayet kuşkusu
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 16, 2001 01:31

Antalya'nın Mananvgat İlçesi'nde, 4 yaşındaki anaokulu öğrencisi Ömer Faruk Aydemir'in unutulduğu servis minibüsünün içinde sıcaktan can vermesinin şoku sürüyor. küçük Ömer'in ailesi cinayet suçlamasında bulunarak ikinci kez otopsi yapılmasını istedi. Bunun üzerine toprağa verilmek üzere Bolu'nun Mengen İlçesi'ne götürülen Ömer'in minik vücudu İstanbul Adli Tıp Kurumu'na gönderildi.

Manavgat'ta 5 yıldızlı otellerde garsonluk yapan 28 yaşındaki Fahri Aydemir ve kat görevlisi 26 yaşındaki Gülbahar Aydemir'in biricik oğulları Ömer'in dramatik şekilde ölümü, gündeme bomba gibi düştü. Aydemir çifti, oğulları Ömer'in cenazesini toprağa vermek üzere dün memleketleri Bolu'nun Mengen İlçesi'ne götürdü. Burada yakınlarıyla görüşen Aydemir çifti, Manavgat'ta yapılan otopside su kaybından öldüğü söylenen çocuklarının cinayete kurban gittiğini ileri sürerek yeniden otopsi için savcılığa dilekçeyle başvurdu. Mengen Savcılığı'nın bu başvuruyu yerinde görmesi üzerine, minik Ömer'in cenazesi toprağa verilmeden dün öğle saatlerinde İstanbul Adli Tıp Kurumu'na gönderildi. Burada yapılan otopsiden sonra Ömer'in cesedi toprağa verilmek üzere yeniden Mengen'e götürülürken, sonucun daha sonra açıklanacağı belirtildi.

Olayda ihmali bulunduğu iddiasıyla gözaltına alınan Tomurcuk Kreş'in sahibi Hacer Karakaya, Kreş Müdürü Tuğba Yıldız ile servis şoförü Mustafa Yıldız'ın sorguları sürerken, dün sabah da görevli olmasına karşın servis minibüsünde bulunmayan rehber öğretmen Gülşen Kara da gözaltına alındı.

Çocuk ve evcil hayvanı asla araçta bırakmayın

Uzmanlar, aşırı sıcaklarda çocuk ya da evcil hayvanların asla otomobil veya sera içinde bıkakılmaması konusunda uyarıda bulundu. Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Şenol Koçman, Ömer'in aşırı derecede su kaybından ölmesinin, sıcaklığa bağlı olduğunu söyledi. Dr. Koçman, ‘‘Sıcaklık 40 derecenin üzerine çıktığı takdirde, yetişkinlere göre daha dayanıksız çocuklar, havale geçirir, kanda kanda yoğunlaşma başlar. Bu beyin kanamasına dahi sebebiyet verebilir’’ dedi.

Daha önce de olmuştu

1998 yılında Bekir Sami Aslan ve eşi Ayşe Aslan, İstanbul Zeytinburnu'nda 2 yaşındaki çocukları Furkan'ı bırakarak alışverişe gitti. Ağlayan küçük Furkan'ı mahalleli fark ederek kurtardı.

Nisan 1999'da İstanbul'a Eskişehir'den gelen bir çift, 6 aylık bebeklerini sarayburnu'nda araç içinde bıraktı. Ağlamaktan nefesi kesilmek üzere olan yavruyu otopark görevlileri kurtardı. Çift, geri döndüğünde isimlerini vermeyerek bebeklerini alıp hızla uzaklaştı.

Eylül 2000'de Edirne'de Selva ve Abdülrezzak Aydın çifti, Yeşim adlı yeni doğmuş bebeklerini arabada bırakıp alışverişe gitti. Havasızlıktan ağlayan bebeği, vatandaşlar fark edip kurtardı.

199 yılında ABD'de Tennessee eyaletinin Memphis kentinde kreşe götürülmek üzere evlerinden sevris aracına alınan iki bebek, araçta unutulunca sıcaktan can verdi.

1998 Nisanında yine ABD'de Arkansas eyaletinde araçta bırakılan iki çocuk, sıcaktan can verdi.

Su kaybından ölüm nasıl olur

Cerrahpaşa Tıp Fakültesi öğretim görevlisi Prof. Dr. Hüsrev Hatemi, sıcak nedeniyle yaşanan sıvı kaybının vücuttaki etkilerini şöyle anlattı:

‘‘Terleme ile büyük bir su kaybı oluyor. Çocukların su ihtiyacı, vücut yüzeylerine oranla erişkinlere göre daha fazla. İdrar ve terleme sonucunda su kaybı, sodyum kaybından fazla oluyor ve denge bozuluyor. Sodyum kanda koyulaşınca hücrelerden koyu tarafa su çekiliyor. Yani kan içindeki su, tuzlu su olunca, tulumba gibi emici görev yapıyor. Hücre içindeki su dışarıya çekiliyor. Bu su da terleme ve idrarla kayboluyor. Böylece sodyum bir kat daha artıyor. Sodyum artınca, yine beyin ve kas hücrelerinden su çekiliyor. Kan, devamlı hücre içinden kendine doğru su çekiyor. Bu kısır döngü devam edip kişiyi ölüme götürüyor.’’

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!