Şemdinli’de 3 ipucu

Güncelleme Tarihi:

Şemdinli’de 3 ipucu
Oluşturulma Tarihi: Kasım 12, 2005 02:16

Olayların karanlık noktalarını araştırmak için foto muhabiri Levent Arslan’la ilçede bulunan Gülden Aydın, 3 önemli ipucuna ulaştı. İşte Aydın’ın izlenimleri ve ilçe halkının anlattıkları...

10 Kasım akşamı, saat 16.30. Şemdinli girişinde, zifiri karanlıkta bir barikat kesiyor yolumuzu. 13-16 yaşlarındaki çocuklar otomobilimize yaklaşıyor. ‘Parola’ diye soruyorlar. Ne parolası çocuklar, açın yolu, acelemiz var diyorum. Zafer işareti yapıp, parola ‘biji’ deyip geçişimize izin veriyorlar. Şemdinli sokakları karanlık ve ıpıssız, kedi köpek bile yok ortalıkta. Herhangi bir polis ya da askeri araç da. O sırada telefonla konuştuğum emniyet yetkilisi ‘İlçeyi hemen terk edin, can güvenliğiniz açısından kalmanız tehlikeli’ diyor. Ama kalıyoruz.

Ertesi sabah 8.30’da çarşı canlanmaya başlıyor. Gençler, elektrik direkleriyle barikat kuruyor. 300 metre aşağıda bekleyen emniyet güçlerine sözlü sataşmalar oluyor, taş atılıyor. Polis biber gazıyla karşılık veriyor. Bayram arifesinde patlayan bombadan sonra geldiğimiz Şemdinli’deki hava çok değişmiş. ‘Devlet halk el ele, terörün üstesinden gelecek’ diyenler şimdi devlete tepkilerini açıkça dile getiriyor.

Çarşıda biriken binlerce kişi 9 Kasım’da öldürülen Mehmet Zahir Korkmaz ve Ali Yılmaz’ın cenazesini bekliyor. Abdullah Öcalan lehine sloganlar atılıyor. Cenazeler için Hakkari ve çevresinden binlerce kişi yollarda. Cenaze töreni tam bir PKK gösterisine dönüşüyor. PKK bayrakları açılıyor. Abdullah Öcalan lehine sloganlar atılıyor. Hakkari Valisi Erdoğan Gürbüz’ün cenazeye katılacakların engellenmeyeceğine ve olay çıkmaması için her türlü çabanın gösterileceğine ilişkin verdiği söz tutuluyor.

MÜFETTİŞLER GELDİ

Yüksekova Belediye Başkanı Salih Yıldız, Şemdinli Belediye Başkanı Hurşit Tekin’in de arasında bulunduğu bir heyet, dün 12.00’de Hakkari Valisi Erdoğan Gürbüz’le yaklaşık bir saat görüştü. Gürbüz, İl Jandarma Alay Komutanı Kurmay Albay Erhan Kubat ve il emniyet müdürünün yanında, cenazeye katılacakların ilçeye girişinin engellenmeyeceğine söz verdi. Aynı saatlerde bir grup tanık savcılıkta bombalama eylemi ve keşif sırasında ateş açan görevlilerle ilgili ifade veriyordu. İçişleri Bakanlığı’nın gönderdiği iki müfettiş, Adalet Bakanlığı’nın gönderdiği savcıyı karşılamaya gidiyor. Adının açıklanmasını istemeyen kaynaklar ise gözaltındakilerin A.K., Ö.Ö., H.A., V.A., ve T. olduğunu söylüyor.

KUŞKULUYUZ ARTIK

Şemdinli’nin ileri gelenleri, bayram arifesinde 67 işyerini yerle bir eden ve 23 kişinin yaralanmasına neden olan bombayı PKK’nın attığını düşündüklerini, ancak 9 Kasım’daki bombadan sonra kuşkuya kapıldıklarını söylüyor. Ordu ve emniyeti değil, ‘derin devleti’ sorumlu tutuyorlar: ‘Barış ve demokrasi ortamından rahatsız oldular. Olağanüstü hal rantını istiyorlar yeniden.’ Kar maskeli özel harekatçıların geldiğini gözleriyle görmüşler: ‘Havaya ateş ettiler. Akrep’e bindirip Emniyet’e götürdüler. Daha sonra Sınır Jandarma Tabur Komutanlığı’ndan gelen araca bindirildiklerini de gördük. Neredeler şimdi, bilmiyoruz.’

BOMBA AMERİKAN

Bir kişinin ölümüne neden olan elbombası, bölgedeki terör uzmanlarının tespitine göre Amerikan tipi. 3-6 saniye arasında patlayan bu bombayı güvenlik güçleri gibi PKK militanları da kullanıyor.

Eski bir PKK’lının dükkanına bomba atılmasının örgüt içindeki ‘aidat’ ya da ‘uyuşturucu ticaretinden doğan anlaşmazlık nedeniyle’ olabileceği söyleniyor. Askeri kaynaklar, halkın yakaladığı üstteğmen, başçavuş ve çavuşun ihbar üzerine gittiklerini, keşfe giden ve bomba atmakla suçlanan kişinin patlama nedeniyle kaçtığını söylüyor. Bagajda bulunan kalaşnikof, kroki, liste ve haritanın gayet normal bir durum olduğunu, bu tehlikeli bölgede hiçbir askerin MKE yapımı silah kullanmadığını da ekliyorlar. Olayı PKK’nın devletin üstüne yıkmak için yarattığında da hemfikirler.

Beyaz otomobili eskortta gördüm

NAZMİ Akın (29), Akın Market’in sahibi. Bombalama eyleminden sonra ele geçirilen ‘30 AK 933’ plakalı beyaz Renault’u daha önce gördüğünü, tanıklık için savcılığa başvurduğunu anlatıyor: ‘Şeker bayramının ilk günü İçişleri Bakanı Aksu ilçemizi ziyaret etti. Vali Gürbüz bakanın yanındaydı. Bakan ve vali esnafla bayramlaşırken aynı plakalı otomobil onlara korumalık yapıyordu. İçinde silahlı üç sivil vardı.’
/images/100/0x0/55eb45fdf018fbb8f8b68b20


Haraç kavgası iddiası

SEFERİ Yılmaz (43), eski bir PKK üyesi. Ünlü PKK itirafçılarından Hüseyin Tilki’nin ihbarıyla 1985’te yakalandı. Diyarbakır, Eskişehir, Aydın, Buca, Bursa ve Bayrampaşa Cezaevlerinde 15 yıl kaldı. 2000 yılında Şemdinli’ye döndü ve Özipek Pasajı’nda Umut Kitabevi’ni açtı. Yılmaz aynı zamanda DEHAP onursal üyesi ve Demokratik Toplum Hareketi delegesi. Bu özellikleri nedeniyle hedef alındığını söylüyor. ‘Sadece ben değil, her öğlen dükkanın arka odasında en az 8 kişinin yemek yediği de biliniyordu. Onlar da hedefti.’ diyor. Seferi Yılmaz, kırılan camdan içeri atılan pimi çekilmiş bombayı görür görmez kaçtığını, atan kişinin yakalanması için yardım istediğini söylüyor.

Karakolun hali
/images/100/0x0/55eb45fdf018fbb8f8b68b22


BOMBALAMA olayının ikinci günü sabahın ilk ışıklarıyla toplanmaya başlayan göstericiler, Şemdinli girişindeki polis kontrol noktasını ateşe vermiş, elekrik direklerini devirip barikat kurarak ilçenin girişini kapatmıştı. Küle dönen polis noktası, çocukların oyun alanına döndü. Binayı ateşe verenlerin iç duvarlara ‘PKK’ yazdığı görüldü.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!