Kocamı yatağımızda iki kadınla buldum

Sevgili ablacığım, bir süreden beri artık yaşamıyorum, sanki nefes alamıyorum. 11 yıllık evliyim ve bu evlilikten 7 yaşında bir kız çocuğum var. Eşimle destanlara konu olabilecek büyük bir aşk yaşadık. Hala da yaşadığımızı sanıyordum.

Ancak kızımla birlikte annemlere, şehir dışına gittim. Eşim, işinden izin alamadığını bahane ederek gelmedi. Annemde bir hafta kalacakken birtakım şüphelere kapılıp, üçüncü günün akşamı eve döndüm.

Küçük kızımla birlikte karşılaştığım manzara, nedeniyle aklımı oynatmama neden oluyordu.

Eşim yatağımızda iki yabancı kadınla birlikte alem yapıyordu. Kızımın gözlerini kapatarak, onu kaptığım gibi kendimi evden dışarı attım. Şimdi annemde kalıyorum. Bütün yakınlarım ‘Erkektir, yapar, sen yine de yuvanı yıkma ortada kalırsın’ diyorlar.

Eşim olacak adam da telefonda hüngür hüngür ağlayıp af diliyor.

Bu kadar kolay mıdır affetmek! Affedince düzeliyor mu her şey? Ben o eve nasıl girerim, o yatakta nasıl yatarım? O adama nasıl sarılır, kocam, derim. Abla, haksız mıyım?

RUMUZ: S.S

Sevgili kızım, biliyorsun ünlü kadınlar da aldatılıyor ve televizyona çıkıp ‘Aldatmayan erkek yoktur, yeter ki belli etmesin’ diyebiliyorlar.

Erkekler de bu durumda, marifet yapmışçasına, eşini aldatmanın erkekliğin şanından olduğu konusunda, fikir birliğine varıyorlar.Her yerde, her fırsatta ‘Erkekler aldatır, aldatmayan erkek yoktur’ teranesini dinler olduk. Hatta yine ünlü biri çıkıp, ‘Aldatmayan erkeğin bir eksikliği vardır’ bile demişti, bir zamanlar.

Herkes senin şu çevrendekiler gibi düşününce, erkekler de bunu pek doğal görür oldular. Üstelik ortalıkta evli erkekle ilişkiye girmeye pek meraklı birçok kadın olduktan sonra.

Baksana, iki kadın aynı adamla yatağa girebiliyorlar artık!

Sana hak vermemek elde değil, gerçekten affetmek o kadar kolay mı, onunla tekrar hiçbir şey olmamış gibi yaşamaya devam etmek o kadar basit mi? Bu nedenle bir süre annende kal, duygularını tart kızım. Belli olmaz zaman belki öfkeni yatıştırır.

Bakarsın, yuvanı yıktığın için pişmanlık duyarsın. Belki de gerçekten bu çılgın davranışı nedeniyle eşin de pişmandır. Bu olaydan ders almıştır. Ama onunla yaşayacak olan sensin, ne yapacağına sen karar vermelisin.

Parasız kaldığımı görünce beni terk etti

Güzin abla 25 yaşında bir beyim. İki senedir beraber olduğum bir kız arkadaşım vardı. Her şey çok güzel gidiyordu ama benim işlerim aniden bozuldu ve bir dönem parasız kaldım. Kız arkadaşım da hayatını garantiye alması gerektiğini söyledi ve beni terk etti.

Bir süre önce benimle evlenmeyi düşünen bir insanı para bu kadar nasıl değiştirebilir? Artık her akşam uyku haplarıyla yatıyorum. Böyle devam ederse gerçekten intihar edeceğim.

RUMUZ: AŞK ACISI

Sevgili oğlum, ne diyeyim bilemiyorum. Eskiden sevgililer, ‘bir lokma, bir hırka’ diye düşünürlermiş. Gerçekten de benim zamanımda üniversite yıllarında tanışıp evlenen gençler, üç kuruş paralarını birleştirir, her şeylerini paylaşır, fazla lüks aramaz, sevgileriyle yetinmeye çalışırlardı.

Bu romantik devirler çoktan yok oldu. Artık insanlar çok daha gerçekçi düşünüyorlar.

Özellikle de genç kızlarımız, evlenip sıkıntı çekmeye razı değiller. Çünkü artık aşkın çok uzun sürmediğini, paranın ise her şeyi çözümlediğini öğrendiler sanırım.

Bunun için intihar etmeye değer mi? Seni paran için seven o kızı sen de unut, gitsin.

Maddiyata bu kadar önem vermeyen birileri de vardır mutlaka...

Karım beni mutlu etmiyor

Güzin abla ben 35 yaşında, evli ve bir kız çocuğu babasıyım. Belçika’da yaşıyorum ve burada bir yabancı hanıma aşık oldum. Üstelik eşimle sorunlar yaşıyorum.

Yabancı hanımın bana yaptıklarını eşim bana yapmıyor. O yaşça benden büyük ama beni çok seviyor. Ne yapmalıyım? Eşimden boşanmalı mıyım? Çekip gitmeyi çok düşündüm fakat kızım için yapamadım.

RUMUZ: MERCEDES

Evlenirken namuslu, eline erkek eli değmemiş, hiç flört yaşamamış kız diye tutturursunuz, ondan sonra da gider elin yabancı kadınına aşık olursunuz.

Eşin gençtir, namuslu yaşamıştır. Senden başka erkek tanımadığından, tecrübesizdir. Sen de ona fazla bir şey öğretme gereği görmemişsindir. Çünkü o senin namuslu karındır.

İlişki kurduğun o yabancı kadın ise sana her türlü cilveyi, numarayı yapar. Çünkü o serbest yaşamıştır, çok genç yaştan itibaren seksi tanımıştır, erkeklerin nelerden hoşlandığını iyi bilir, çünkü tecrübelidir.

O halde, neden Türk kızlarına flört hakkı bile tanımıyor, hemen namus bekçisi kesiliyorsunuz?

Kusura bakma, sözüm sadece sana değil, senin gibi düşünen ve davranan özellikle de yurtdışında yabancı kadınlara hayranlık duyan tüm erkeklere.

Karın şu anda senin için katlanılmaz bir kadın, ama unutma ki, hastalandığın zaman sana o bakacak, seni o iyileştirecek. Şu anda kirli çamaşırını yıkayan, ütüleyen o, evine ve çocuğuna bakıp didinen de o.

Öteki kadın süslenip, püslenip seninle beraber oluyor, hiçbir sorumluluk taşımıyor. Bu haksızlık değil mi sence? Lütfen elini vicdanına koy da söyle...