Şükrü Küçükşahin
Şükrü Küçükşahin
Şükrü KüçükşahinYazarın Tüm Yazıları

İran ’dan atıldıkları gün Mısır’a girdiler

ATATÜRK Havalimanı’nı inşa eden ve işletmekte olan TAV, dün Kahire Havaalanı’nın inşaatına başladı.

Dünkü temel atma töreni nedeniyle geldiğimiz Kahire, yılda 25 milyon turist ağırlayan dünyanın önemli merkezlerinden biri.

Mısır’ın en büyük gelir kaynağı olan turizmi sabote etmek için son yıllarda patlayan bombalar nedeniyle Kahire tam bir polis kenti olmuş.

Neredeyse her metrede beyaz elbiseli bir polisin görev yaptığı Kahire’de turist olmak da ayrıcalıklı hale getirilmiş.

Kahire’de lokantalara giriş bile detektör aramasından geçmekle mümkün olsa da bütün sıkıntılara rağmen oteller ve turistik yöreler dolu.

‘KARDEŞ’ İRAN’IN TAVRI

TAV CEO’su Sani Şener, ‘Böylesine önemli bir merkezde havaalanı inşa etmek bizim için önemli. Artık Ortadoğu’da ve Kuzey Afrika’da varız’ diyor.

Suudi Bin Ladin Ailesi, Amerikalı, Japon, Fransız ve Yunan firmaları ile çekişerek 342 milyon dolarlık işi alan TAV, İran’dan çıkarılmanın etkisini atlatmış.

TAV, Tahran İmam Humeyni Havaalanı’nı işletme ve bir terminal binası inşa etme projesini 8 Mayıs 2004’te devralacaktı.

Ancak o gün, törenin birkaç saat öncesinde ‘firma yabancı’ diye direnişe geçen muhafazakárların temsilcisi İran ordusunun kara gücü piste tank yerleştirirken, hava gücü de uçakların inişini engelledi.

Muhafazakár direniş, Türk hükümetinin bütün girişimlerine rağmen de kırılamadı.

O günden beri TAV’ın bilgisayarlarını, mutfağını ve bagaj taşıma araçlarını kullanmalarına rağmen İran’ın TAV’a işi iadesi pek mümkün değil gibi ve gelecek hafta da her şey bitmiş olacak.

Şimdi TAV, yatırdığı 20 milyon doları almanın mücadelesini veriyor.

İlginçtir ki milyarlarca dolarlık doğalgaz aldığımız İran, aynı muameleyi 400 milyon dolarlık ihalede Turkcell’e de yapmak üzere.

Türk firmaları İran’da yedikleri darbeyi başka ülkelerde gideriyorlar.

İran’dan 8 Mayıs 2004’te çıkarılan TAV; bir yıl sonra aynı gün Mısır’a giriyor.

Yine de ‘kardeş’ İran’ın tavrının iki ülke ilişkileri açısından daha özenle değerlendirilmesi gerektiği de ortada.

ERDOĞAN’IN DESTEĞİ

Sani Şener
yaşadıklarını, ‘Dünya markası olmak kolay değil’ diye açıklıyor.

Kiev Havaalanı’nın inşaatında da iddialı olduklarını söyleyen Şener, yıllık 100 milyon yolcu kapasiteli Hindistan’da Bombay ve Yeni Delhi, Katar’da Doha, Yemen’de Sanaa, Tunus’ta Enfidia havaalanları ile en önemli hedefleri olan Atatürk Havalimanı’nı 15 yıl daha işletmeye talip tek Türk firması olduklarını anlatırken İran’a yanıt verir gibiydi.

Şener, ‘Marka olmak için bazı zorluklara da katlanacaksınız’ diyor.

Türk firmalarının kendi başarıları ne kadar önemli olsa da çoğu zaman, hükümetlerin desteği firma başarısının önüne geçiyor.

Mısır’daki başarıda Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile Dışişleri Bakanı Abdullah Gül’ün kişisel girişimlerinin ağırlığı da var.

Bu ağırlığın her yabancı ülkede hissedilmesi çok önemli.
Yazarın Tüm Yazıları