Bina komedisi

Kurum çok uzun yılardan beri kendi mülkü olan Konak’taki binada hizmet veriyor. Dikkat ediniz, kendi mülkü... Ve yaşlı emekliler için buraya gelmek ve gitmek çok kolay.

Bu binaya Defterdarlık göz koydu. Bölge Müdürü direndi, binayı vermedi. Kiralama konusunu inceleyen müfettişler bunun mümkün olmayacağını, işin Emekli Sandığı’na çok pahalıya patlayacağını bildirdiler. Direnen Bölge Müdürü, AKP iktidar olunca Adana’ya sürgün edildi.

Şimdi son durum şöyle! Kira sözleşmesi imzalandı. Defterdarlık binayı alıyor. Maliye, kendine bağlı Emekli Sandığı’na kira ödeyecek. Buna karşın Emekli Sandığı yeni çıkacağı binaya kira ödeyecek. Eğer o bina devlete aitse, kira Maliye’ye ödenecek!

Karşılıklı kiralar ödenecek! Devletin bir cebinden öbür cebine.

Ayrıntılı dökümler ve hesaplar yapıldı. Emekli Sandığı’nın çıkacağı bina hangisi olursa olsun orada büyük tadilat yapılacak. Orası ayakaltı bir yer olmayacak. Emeklilere çile çektirilecek.

Dahası, yeni binaya geçişte onarım, tadilat ve bilgisayar kurulması harcamaları ile taşınma maliyeti, yapılan hesaplara göre en az 500 bin dolar olacak!

Şu duruma bakın, kendi binanızdan zorla çıkarılıyorsunuz. Orasını kiraya verip bu kez siz kira ödemeye mahkûm ediliyorsunuz.

Maliye, Emekli Sandığı’na kullanılmayan, yer ve bina olarak uygun olmayan eski bir poliklinik binasını gösteriyor, oraya taşınmasını istiyor.

Bir bina uğruna müdürler sürülüyor, yeni harcamalar gündeme geliyor. Ege’deki 350 bin emekliyi zor günler bekliyor.

Bu sadece bir tek bina düzeyinde olanlar! Adını siz koyun.

COŞKUN KIRCA AYIBI

Yaşamının büyük bölümünü irtica ile mücadele için harcayan diplomat, yazar, siyasetçi, eski parlamenter Coşkun Kırca vefat etti. Pırıl pırıl, bilgili, deneyimli bir insanımızı daha yitirdik. Türkiye için büyük bir kayıptır.

Kırca’nın vefatından sonra dün bizim gazetede ailesinin ölüm ilanı vardı. Bir başka gazetede ise TBMM Başkanlığı tarafından verilen bir başka ilan.

Hangi gazetede?

Fethullah Gülen ekibine ait Zaman Gazetesi’nde!

Türkiye’nin ilerici, laik, Atatürkçü, Fethullah Gülen ve benzerlerinin en büyük karşıtlarından bir evladı vefat edecek ve TBMM Başkanlığı onun ölüm ilanını adeta alay edercesine, sanki intikam alırcasına Zaman Gazetesi’nde yayınlatacak!

Bu olay Coşkun Kırca’ya yapılabilecek en büyük saygısızlıktır. Ruhu sızlamıştır.

Şimdi birileri bu konuda mazeret üretecek. Belki diyecekler ki ‘biz ilanı Basın İlan Kurumu’na verdik, Zaman’a onlar vermiş’... Belki de ‘ilanlar sırayla veriliyor, sıra o gazetede idi’ diyecekler.

Rastlantılar hep bir araya gelmiş olacak!

Ya da bunu bilerek, kasıtlı olarak yaptılar. Ama ölmüş bir insana, hele Coşkun Kırca’ya bu reva görülemez.

Genelkurmay Başkanlığı vefat eden generaller, kuvvet komutanlıkları şehitlerimiz için ölüm ilanları verir. Bunların, örneğin PKK gazetelerine, ya da şeriatçı yayın organlarına verilmesi mümkün müdür?

Ya da Allah gecinden versin, Necmettin Erbakan vefat ettiğinde TBMM Başkanlığı tarafından verilecek ölüm ilanı sadece Cumhuriyet Gazetesi’nde çıksa uygun düşer mi?

Zaman’da çıkan ilan ve ismine yapılan bu saygısızlıkla, Coşkun Kırca’nın ruhu rahatsız edildi. Burada Kırca’ya Allah’tan bir kez daha rahmet diliyorum. TBMM Başkanlığı’nı ve bu duruma neden olanları affetsin.