Kim genetik test yaptırmalı

Genetik biliminde ve moleküler biyolojideki gelişmeler, 600’den fazla hastalığın genetik tanı yöntemleri ile tanımlanabilmesine olanak sağladı.

Teknolojik gelişmeler, yeni ve ucuz gen analizi yöntemlerini mümkün hale getirdi. Genetik hastalıkların döllenmeden hemen sonra neredeyse ilk embriyon hücrelerinde bile tanımlanabilmesi şimdi daha kolay.

GENETİK çalışmalar, önümüzdeki günlerde daha çok hastalığa genetik testler kullanılarak tanı konulabileceğini göstermekte. Yaşamın her döneminde genetik hastalıklara tanı koymak şimdi kolay, ucuz ve güvenli. Genetik testler teşhisi kolaylaştırıyor, kesinleştiriyor. Tedaviye daha erken başlamayı olanaklı hale getiriyor.

KİMLER YAPTIRMALI?

Gen testlerinde kan veya diğer vücut sıvılarından elde edilen hücrelerin DNA yapılanması incelenmektedir. Genetik testlerin kimlere ve ne zaman uygulanması gerektiği, henüz tam olarak tanımlanmış değildir, ama kullanılan ortak bazı kriterler var:

Daha önceden doğumsal sakatlığı olan bebek doğuran anneler.

35 yaş ve üzerindeki anne adayları.

Ailesinde genetik hastalık öyküsü olanlar.

Genetik bir hastalığı taşıdığı bilinen eş adayları

Diğer testlerle anne karnında doğumsal anormallik belirlenen durumlar.

Meme kanserine yakalanma riski fazla olanlar: Ailesinde, 50 yaş öncesinde, iki veya daha fazla bireyde meme kanseri olan kadınlarda meme kanseri görülme olasılığı daha fazladır. BRCA 1 ve 2 gen testleri için doktorunuz karar verecektir.

Kalp krizi geçirme riski yüksek olanlar: Ailesinde 55 yaş ve öncesinde, 2 veya daha fazla bireyde kalp krizi geçirmiş akrabası olanlarda kalp krizi görülme riski 10 kat daha fazladır. Gerekli testleri doktorunuz planlayacaktır.

Genetik testlerin önümüzdeki dönemde daha sık kullanılacağı, sadece genetik hastalıların erken tanımlanmasında değil, yaşam tarzı seçimlerinin planlanmasında, uygun ve etkin ilaçların seçilmesinde de kullanabilecekleri bilinmektedir. Yeni çalışmalar bu testlerin kişiye özel besinlerin seçiminde, yaşlanmayı geciktiren en uygun cilt ürünlerinin belirlenmesinde, sağlığı destekleyici egzersizlerin seçiminde de kullanılabileceğini gösteriyor. Genetik bilimi, özellikle genom projesi çalışmalarında elde edilen sonuçlardan sonra, günlük yaşamımızda hak ettiği yeri hızlı bir şekilde alacak! Kısacası genetik bilimi, tıbbın geleceğinde, başarıya giden yoldaki önemli bir kavşak gibi görünüyor...

EV EGZERSİZLERİ ÇOK ETKİLİ

Kış aylarında kilo denetimi daha da zorlaşır. Genetik hafızanızdaki soğuğa karşı duyarlı bellek, bedeninizi kış aylarında siz isteseniz de istemeseniz de bir miktar yağlandıracaktır. Bu aylarda siz, ısınmak veya başka nedenlerle daha çok tatlı, kuruyemiş ve belki de alkol tüketeceksiniz. Soğuk kış günleri dışarıda yaptığınız günlük yürüyüşleri olanaksız hale getirecek, tembelliğinizi çoğaltacaktır. Bütün bunlar kilo kontrolünü kolaylaştırıcı ev egzersizlerinin önemini arttırmaktadır. Özellikle bahar aylarına daha formda girmek istiyorsanız ev egzersizlerine daha çok özen göstermelisiniz. Ev egzersizlerini, direnç egzersizleri, aerobik egzersizler ve esneme-gevşeme hareketlerinin bir karışımı olarak yapabilirseniz başarı şansınız artacaktır. Daha etkin sonuçlar için bir egzersiz danışmanının desteğini almalısınız.

BÖBREKLERİNİZİ KORUYUN

Sigara içmek akciğerleriniz ve damarlarınız için ne kadar zararlı ise yeteri kadar su tüketmemek, böbrekleriniz için en az o kadar zararlıdır. ‘Bol bol su için’ önerisinin genel sağlığı koruma ve optimal kiloyu sürdürmede etkili olduğu doğrudur, ama içtiğiniz her yudum suyun öncelikle böbreklerin susuzluğunu giderdiğini unutmayın. Yeterince su tüketirseniz böbreklerinizin çalışmasını güçlendirir, onun vücudunuzu artık ve toksik maddelerden temizleyici özelliğine katkı sağlarsınız. Düzenli su tüketiminin sizi böbrek taşlarından, böbrek ve idrar yolları enfeksiyonundan koruyacağını ve detoks süreçlerinizi hızlandıracağını da unutmayın.
Yazarın Tüm Yazıları