Şükrü Küçükşahin
Şükrü Küçükşahin
Şükrü KüçükşahinYazarın Tüm Yazıları

Baykal’ın ekonomik kaygıları

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, hükümetin ekonomik kararları, uygulamaları ve ekonominin önündeki tehlikeler konusunda kaygılı.

Yaratılan havayla gerçeklerin farklı olduğunu savunan Baykal, örneklerini bir çırpıda sıralıyor:

Kamu çalışanı sayısı azalacaktı; son iki yılda 200 bine yakın artış var.

Lojmanları elden çıkarmak için yola düştüler, sayı 8 bin daha arttı.

Meclis lojmanlarının çürümeye terk edilmesi de cabası.

İç ve dış borç düşecekti; her ikisinde de tehlikeli yükseliş var.

Cari açıkla sosyal güvenlik açıkları patlama noktasında.

Yeni gelir yaratacaklardı, kayıt dışından tel koparamazken gidip kayıt altındakinin boğazına sarıldılar; vergi üstüne vergi koydular.

‘Babalar gibi satarız’ dedikleri her şey ellerinde kalıyor.

TAMAM, BİR GÜNLÜK İŞ DEĞİL

Hükümetin, sadece günü kurtarmaya yöneldiğini savunan Baykal, hükümetin yarın da değil, hemen bugün atması gereken ilk adımın kayıt dışı ekonomiye yönelmek olduğunu belirtiyor.

Baykal, ‘Tamam; bu bir günlük, bir kararnamelik iş değil. Ama hele bir başla; bugün hemen bir şey yap. Oysa koca iki yılı harcadılar’ diyor.

IMF’nin geçen yıl borç ertelemesinin aslında bir morotoryum olduğunu, ekonomi zarar görmesin diye bunun konuşulmadığını anlatan Baykal, ekliyor:

‘İyi de oldu, borç yükü hafifledi. Ama iş iyi götürülmedi. Üç yıllık uzatma alındı. Seneye yine borç erteleniyor. Yani IMF yardımı ile günü kurtarıyorlar.’

Baykal,
enflasyondaki düşüşle büyüme oranındaki yüksekliği ise sevindirici buluyor; ancak her iki alandaki gelişmenin 2002 yılından itibaren düzenli gerçekleşmekte olduğunun da altını çiziyor.

‘Ekim ayı verileri bu alanda da ilk uyarıyı vermeye başladı’ diyen Baykal, TL’yi değerli tutarak enflasyonu düşürmenin riskli olduğunu anımsatıyor.

YOKSUL ZÜMRÜT, YAKUT MU ALIYOR?

Değerli TL politikası ile fiyatlar üzerinde baskı yapıldığı, böylece sıcak para girişinin teşvik edildiğini anlatan Baykal, sıcak paranın çıkışında yaşanabilecek tehlikelerden ise oldukça çekiniyor.

Baykal, bu politikanın ithalatı patlatıp, reel faizleri yükselterek ekonomide kırılganlık yaratmasına da işaret ediyor:

‘Türkiye, yarın aşırı değerli TL politikasını azıcık bile değiştirmek zorunda kalırsa, bunun enflasyon üzerinde ciddi yansımaları olur. Üstelik enflasyonla mücadelede bundan sonraki süreç daha da zor olacak. Bu nedenle hükümetin, daha dikkatli ve uyumlu olması şart.’

Baykal, memur maaşlarının Ramazan Bayramı öncesi ödenmesine bir diyecekleri olmadığı; ancak bunun Ekonomi Bakanı’ndan habersiz yapılmasının ekonomi çevrelerinde ciddi bir güven kırılması yarattığı kanısında.

Bu nedenle de, ‘Nasıl olur da Başbakan böyle bir kararı, bakanıyla önceden konuşmadan alır? Bunun ekonomi üzerindeki etkileri nasıl değerlendirilmez; anlaşılır gibi değil’ diyor ve ekliyor:

‘Zaten anlamakta güçlük çekilen başka kararlar da var. Örneğin; sanki bu ülkede yoksulun evine her gün, zümrüt, yakut giriyor gibi mücevherde KDV’yi sıfıra indirdiler. Takdirini millete bırakmalı. Bu niye yapıldı ki acaba?’
Yazarın Tüm Yazıları