Beş büyük diyet hatası

Kilo verme programlarında başarısızlık sebebi, sadece irade veya motivasyon eksikliği değildir. Farkında olmadan sürdürdüğünüz kötü bir alışkanlık veya küçük ama etkili dikkatsizliklerin de kilonuzu yönetmenizi zorlaştırabileceğini unutmayın. İşte size en çok yapılan beş büyük hata!

1Kahvaltıyı atlamakkahveyle geçiştirmek

Evden telaşlı adımlarla ayrılmadan önce hiçbir şey yememek, sadece bir bardak çay veya kahve ile kahvaltıyı geçiştirmek, kilo kaybetmenizi önleyen kötü bir alışkanlıktır.

Çalışırken daha kuşluk saatlerinde kendinizi çok aç hisseder ve sağlıklı bir besin yerine zararlı atıştırmalara kolayca yönelirsiniz. Bir iki bisküvi, biraz simit, olmadı bir parça da hazır kek! Atıştırmalarla 500-600 kaloriyi çoktan tükettiniz ve hala ‘fil’ gibi açsınız. Öğle yemeği burnunuzda tütüyor: Pizza mı, hamburger mi?..

Elinize eviniz ve işiniz arasında yiyebileceğiniz bir besin almayı deneyin; taze veya kuru meyveler, meyveli yağsız yoğurt gibi...

2Aile ziyafetlerinde bol bol yiyip içmek

Aile ziyafeti menüleri her zaman büyük tehlikedir. Bu sevimli ve güzel alışkanlığı, pazar günlerinin uzun süreli, bol kahkahalı, düşük kalorili aile yemekleri haline getirmeyi deneyin. Veya kendinize ana menüden çok küçük bir porsiyon, sebze veya salatalardan çok büyük porsiyon hazırlayın. Bu kombinasyon, daha az karbonhidrat ve yağ almanız için iyi bir yol olabilir.

3Sosyal aktivitelerde fazla yemek tüketmek

Yılda sadece bir kaç kez dışarıda yemek yiyiyorsanız, istediğiniz, canınızın çektiğini tüketebilirsiniz. Fakat dışarıda sık sık yemek yiyor, haftanın 2-3 gecesini iş yemeklerinde, eş dost davetlerinde geçiriyorsanız dışarıda yemek yemek ile ilgili ciddi bir stratejiye ihtiyacınız vardır. Diyet uzmanınızla veya doktorunuzla konuşun. Dışarıda yemek yerken neler mi yapacaksınız? İşte uygulaması kolay bazı öneriler:

Izgara gibi az yağlı pişirilen yemek menülerini araştırın. Yemeklere eklenen malzemeleri ve sosların ne olduğunu sorun. Kremasız çorba ile başlayın. Salata ve ızgara sebzelere yönelin. Haşlama, fırında, ızgara yemekleri tercih edin. Ekmeği ve tereyağını masadan kaldırmalarını söyleyin. Salatanıza sadece bir parça zeytinyağı, sirke, limon ve balzamik ilave ettirin. Tatlıyı atlayıp hemen bir çay siparişi yapın. Bu önlemler sizin fazla kalori tüketiminizi kontrol altına alacaktır.

4Atıştırmanızın dozunu kaçırmayın

İşe giderken, işten dönerken, maç seyrederken 1-2 patates cipsi, yemek pişirirken küçük bir parça kurabiye veya kek! Öğünler arasında sürekli bir şeyler atıştırmak, boş kaldığımızda veya bir şeye odaklandığımızda (kitap okumak gibi) bir şeyler yeme alışkanlığı fazla kilolarınızın da kilo almanızın da en önemli nedenleri olabilir. Ve bu yüzden bunlar sayılmaz diye düşünürsünüz. Araba kullanırken veya televizyonda maç, dizi, film seyrederken bir şey yemeyin. Sıkı kurallar koyun. Belirli bir zaman dilimi içinde veya bir günde tükettiğiniz besinlerin kaydını tutun. Tükettiğiniz besini yazıyor olmanız o besini ısırmadan önce iki kere düşünmenize neden olabilir.

5Zor hedefler yerineküçüklere odaklanın

Kısa sürede çok fazla bir kilo kaybı beklemek, kilo verme çabasına giren insanların yaptığı en büyük hatadır. Kilo kaybınız haftada 250 gr ile 1 kg arasında olmalıdır. Birçok insan daha fazlasını hedefler ve gerçekçi olmayan bu hedefine ulaşamayınca da bırakır. Küçük hedeflere odaklanın. Kilo kaybınızı geciktiren metabolik veya hormonal bir sebep olabilir. Bu sorunları çözmeden yaptığınız diyetlerde çabalarınızın karşılığını alamazsınız. Tiroid beziniz tembel, böbrek üstü beziniz sorunlu veya hipofiz beziniz rahatsız olabilir. Eğer 3-5 kilodan fazla kilo vermeniz gerekiyorsa, 1-2 kiloyu bile vermede zorlanıyorsanız, etkisiz ve biraz da zararlı diyetlere (şok diyetler gibi) umut bağlamayın. Durumunuzu doktorunuzla görüşün, yardım isteyin.

WELLNESS NOTLARI

Sağlıklı bir prostat için kırmızı reçete

Kırmızı Reçete sözü sizi korkutmasın! Bu reçetenin faydası, içeriğinden değil, renginden geliyor! Domatesteki temel ‘kırmızı karotenoid’ likopen, prostat sağlığının en iyi dostu. Son yıllarda yapılan pek çok çalışmanın sonucu likopenin kanserden koruyucu etkisini gösteren bulgularla dolu. Likopen, kanser hücrelerinin bir dönemden diğerine geçişini geciktiriyor. Hücrelerin ‘serbest radikal’ olarak tanımlanan zarar verici maddelerden korunmasında çok etkili bu kırmızı mucize! Güçlü bir hücre koruyucusu, doğal bir antioksidan! Likopen sadece prostat bezi için değil; meme, kalın bağırsak, rahim ağzı ve cilt için de güçlü bir kanser engelleyici. İşlenmiş domates ürünlerindeki likopenin taze, kırmızı domatesten daha güçlü bir koruma sağladığı belirtiliyor. Isıtma ve işleme süreçleri likopenin daha fazla serbestleşmesini, daha kolay emilmesini sağlıyor. Domatese zeytinyağının eklenmesi ise likopenin emilimini daha da hızlandırıyor. Likopen sadece kırmızı domateste mevcut, yeşil domateste yok! Domatesin ‘kanser-savar’ etkisi sadece likopenden de kaynaklanmıyor. Domates aynı zamanda ciddi bir C, A ve E vitamini deposu, potasyum, demir ve magnezyum zengini. Likopenin diğer kaynakları karpuz ve greyfurttan da bol miktarda tüketmelerini, E vitamini kaynağı ceviz, fındık, ayçiçeği çekirdeği ve zeytinyağını sofralarından eksik etmemelerini öneriyor.
Yazarın Tüm Yazıları