Şişlik mi, şişmanlık mı?

Vücutta şişme veya su toplanması haline sağlık uzmanları “ödem” adını veriyor. Ödem, bazen geçici ve önemsiz ama bazen de kalıcı, hatta ciddi bir hastalığın belirtisi olabiliyor.

Haberin Devamı

Bazı sabahlar yüzünüz, gözünüz şişmiş uyanırsınız. Bazen yüzükleriniz parmaklarınızı acıtır; ayakkabılarınız, etekleriniz dar gelir. Eğer benzeri durumlarla nadiren karşılaşıyorsanız pek önemli değildir. Ama neredeyse her gün bu şişmeler sizi ziyaret ediyorsa, haliyle canınız çok sıkılacaktır.

HASTALIK İŞARETİ OLABİLİR

Şişme veya vücutta su toplanması haline sağlık uzmanları “ödem” adını veriyor. Kadınlarda daha sık görülen ödem, bazen geçici ve önemsiz ama bazen de kalıcı hatta ciddi bir hastalığın belirtisi olabiliyor. Ödemin en sık ortaya çıktığı yerler gözkapakları, ayaklar ve eller.
Ödeme yol açan sorun, çoğu zaman su ve tuz dengesindeki bir bozukluk oluyor. Bu durum hormonal sebeplerden, karaciğer ve böbrek yetmezliğinden kaynaklanabiliyor.
Kalp yetmezliğinde de ödem ortaya çıkabiliyor.

NEDEN OLUR?

Haberin Devamı

Menopoz döneminde ve hamilelik sırasında ödemle sık karşılaşılıyor. Adet düzensizliği olan kadınlarda, polikistik yumurtalık sendromu bulunan genç kız ve hanımlarda, doğum kontrol hapı kullananlarda ödemle karşılaşma ihtimali artıyor.
Stresin ödeme yol açabileceği pek bilinmiyor. Ama stres hormonu kortizol, su ve tuz birikimine sonuç olarak da ödeme sebep olabiliyor.
Aşırı tuzlu yiyecekler tüketmek de sık karşılaşılan bir ödem sebebi. Ayrıca toplardamar sistemi arızalı olanlarda (varis), lenf akımı bozulanlarda (lenfödem) da ödem beklenen bir gelişme.

NASIL ANLAŞILIR?

Cilde elle bastırıldığı zaman bir çökme ya da çukurlaşma oluyorsa ödem teşhisi kolay oluyor. Ne var ki uzun süren ödemlerde doku sertleşebildiğinden (hipotiroidi, varis ödemi) ciltte bu çukurlaşma olmayabiliyor.
Ödemin sebebini bulmak her zaman o kadar kolay değildir. Bazen yapılan onca test ve dikkatli muayeneye rağmen ödemin nedeni bulunamayabiliyor.
Bu durum özellikle stresi yüksek, kilosu biraz fazla, hormonal dengesi sınırda olan hanımlarda sık görülüyor.

NASIL ÖNLENİR?

Yapacağınız ilk şey, tuz tüketiminizi kontrol altına almaktır.
Tuzu azaltmak, vücutta su birikimini azaltmak anlamına geliyor. Ödem sorunu olanların sofradan tuzlukları kaldırmaları, tuz ya da sodyum içeren yiyecek ve içeceklerden uzak durmaları (bunu ürün etiketlerini okuyarak başarabilirsiniz) gerekiyor.
Turşular, konserve yiyecekler, tuzlu peynir ve zeytin, hazır çorbalar, hazır çeşniler (et suyu, tavuk suyu tabletleri, mayonez, ketçap), soya sosları birer tuz deposu gibidir.
Ödem sorunu olanların su içmekten kaçınmak gibi bir hataya düşmemeleri, hatta bolca su tüketmeleri gerekiyor. Su seçiminde de sodyumu az suları tercih etmekte fayda var.
Alkollü ve asitli içeceklerin, demli çayın, kahvenin su birikimini kolaylaştırdığı biliniyor. Alkolden uzak durmak, kilo vermek, bol posalı sebze ve meyvelere ağırlık vermek ödemle mücadeleyi kolaylaştırıyor.

Haberin Devamı

DOĞAL DESTEKLERDEN YARARLANIN

Yukarıda anlattığımız önlemleri uygulamanıza ve kilo vermenize rağmen bazen ödemlerden kurtulmakta zorlanabilirsiniz. Bu, özellikle lenfödem ve varis ödemlerinde sık karşılaşılan bir durumdur.
Aşırı miktarda lenfödem veya varis ödemi olan hallerde arnika çiçeği içeren kremlerden faydalanmanız mümkündür. Arnika kremleri özellikle bölgesel ödemleri azaltmada faydalı olabiliyor.
Bölgesel ödem şişmelerin tedavisinde veya genel olarak ödemi azaltmada “Melisa Officinale”den de yararlanmak mümkündür. Çayını içebilirsiniz. Maydanozun da su atmaya ve ödemi azaltmaya yardımcı olabileceği belirtiliyor.
Maydanozu salata şeklinde veya suda haşladıktan sonra süzüntüsünden faydalanarak kullanabilirsiniz. Ayak ve bacak bölgesi ödemlerini azaltmada karahindiba çayı, civanperçemi çayı, ısırgan otu, alıç faydalı olabiliyor.
Yürüyüş yapmak da bacaklardaki ödemden (lenfödem, varis ödemi) kurtulmanın en pratik yollarından biridir. En usta masörün parmakları bile kaslarınızın kendi kendine kasılmasından daha etkili masaj yapamaz.
Tüm bu yollarla ödem mücadelesinde başarı kazanamıyorsanız, başka bir problem olabileceğini düşünüp fazla beklemeden doktorunuzla görüşmenizi öneriyoruz.

Yazarın Tüm Yazıları