Kilo med- cezirlerine dikkat

Sürekli kilo alıp veriyorsanız, sağlıklı kiloya ulaşıp onu sürdürmekte ilk kez zayıflamaya çalışan bir kişiden daha fazla zorluk yaşamazsınız.

Ancak sürekli alınıp verilen kiloların vücudunuzu deforme ettiğini, yaşla birlikte azalan metabolizma hızınızı daha da yavaşlattığını bilmenizde yarar var. Genel olarak ‘kilo döngüsü’ olarak adlandırılan bu durum üzerinde pek çok çalışma yapılmaktadır.

Bu verilerin ışığında kilo döngüsünün yeni bir zayıflama girişiminizin başarısını fazla etkilemeyeceği söylenebilir. Önerimiz yine de sürekli kilo alıp veren, kilo med-cezirleri ile bedensel ve ruhsal bütünlüğünü örseleyen biri olmamaya özen göstermenizdir.

METABOLİZMA HIZI

Metabolizmanız yaş ilerledikçe yavaşlar. Her on yılda bir yüzde 2-4 oranında düşer. Yaşınızdan etkilenmeden sağlıklı beslenme alışkanlığınıza eşlik eden düzenli bir fiziksel aktivite alışkanlığı edinirseniz, bu alışkanlığın kilo vermenize yardım edeceğini, kilo döngülerinden sizi koruyacağını ve genel sağlık durumunuzu iyileştireceğini bilmelisiniz.

Bazı araştırmaların sonuçları kilo döngüsünün sağlık sorunlarıyla ilgili riskleri arttırabileceğini düşündürüyor. Bu risklerin başlıcaları kan basıncı yüksekliği, yüksek kolesterol ve safra kesesi hastalığıdır. Uzmanlar şişman olmayan ve kiloyla ilgili sağlık sorunları bulunmayan kişilerin kilo döngüsüyle ilişkili sağlık risklerinden korunmaları için kilolarını mümkün olduğu kadar sabit tutmalarını öneriyorlar. Ama, fazla kilolu ya da şişman biri iseniz şişmanlıkla ilgili hastalık risklerinizi azaltmak için aşırıya kaçmadan, düzenli bir programla ve tıbbi kontrol altında kilo verme çabalarınızı sürdürmenizde yarar var.

YILGINLIK DUYMAYIN

Tekrarlayan kilo alıp verme, cesaretinizi ya da hevesinizi kırarak sizde olumsuz bir psikolojik etki de yaratabilir. Kilo döngüsünü asla ‘kendini başarısız sayma’gibi kabul etmemelisiniz.

Tersine, verdiğiniz kiloları geri almamak için, beslenmenizde ve fiziksel etkinlik düzeyinizde uzun süreli değişiklikler yapmaya yoğunlaşmalı ve başınıza gelen bu ilk kilo döngüsü süreçlerini bir talihsizlik gibi değerlendirmelisiniz.

Kilo döngüleriniz birden fazla ise geçmişi tümüyle unutun ve herşeye yeniden başlamaya karar verin.

Kilo döngüsünden kaçınmanın en kolay yolu; kilo vermeyi değil kilo yönetimini amaçlamak ve üç altın anahtarı -diyet, egzersiz ve davranış değişikliği- birlikte, dikkat ve ustalıkla kullanmaktır.

Kilo döngüsünün başlıca nedenleri

Hızlı kilo verdiren şarlatan diyet ürünleri

Haftada 0,5-1 kilogram, ayda 2-4 kilogramdan fazla kilo vermemenizde yarar var. Unutmayın! O ünlü kural burada da geçerlidir: Hızla giden hızla geri gelir.

Uzman doktor denetimi olmadan başlanan ağır ve uzun süreli kilo verme programları

Eğer fazla kilolarınız 5 kilogramın üzerinde ise kilonuzun psikolojik, metabolik veya hormonal nedenlerden kaynaklanması olasılığı yüksektir. Ne ticari diyet programları, ne sadece egzersiz hocaları veya diyet uzmanları ile yürütülen, sadece aktivite artışı veya daha az yemeye dayalı öneriler yeterli ve kalıcı çözüm olmayacaktır. Ciddi bir sağlık sorununuzun çözümü için kullandığınız bazı ilaçların (kortizon içeren ilaçlar, bazı antidepresanlar ve antipsikotik ilaçlar) kilo alımınızın sorumluları olabilirler. Hormonal bazı hastalıklar (hipotiroidi, Cushing hastalığı veya metabolik bozukluklar) verdiğiniz kiloları yeniden almanıza yol açabilirler. Bütün bu durumları belirlemeden ve sağlığınıza en uygun çözümleri üretmeden yola çıkarsanız kilo döngüsü ile karşılaşmanız kaçınılmazdır. Çözüm; tıbbi bir değerlendirme ve denetimi esas alan güvenli merkezlerin desteğini alabilmektir.

Motivasyonsuz başlanan programlar

Eğer bir programa psikolojik motivasyonu almadan başlarsanız verdiğiniz kiloları yeninden alacağınızdan kuşku duymayın.

Eğitimi esas almayan programlar

Uyguladığınız program size fazla kilolarınızı verdirmek kadar kilo kontrolünü nasıl yapacağınızı ve ulaştığınız kiloyu nasıl koruyacağınızı da öğretmelidir. Eğer bir program eğitici değilse, ona itibar etmemelisiniz.

NOT ALIN

*Kilo döngüsü vücut ağırlığının defalarca azalıp çoğalmasıdır.

*Kilo döngüsüne sebep olan diyetler ‘ahmak’ diyeti veya ’ şarlatan‘ diyetler olarak da bilinir.

*Kilo döngüsü küçük dalgalanmalardan (her döngü 3-5 kg) büyük iniş çıkışlara (her döngü 25 kg ya da daha fazla) kadar değişir.

*Bazı araştırmalar kilo döngüsünü ciddi sağlık riskleriyle (hipertansiyon, kalp sorunları gibi) ilişkili bulmuşlardır.

*Olası risklerden kaçınmak için uzmanların çoğu şişman kişilerin yaşam boyu daha sağlıklı bir kiloyu elde edip koruması için sağlıklı beslenmesini ve düzenli fiziksel aktivite yapmasını önermektedir.

*Şişman olmayan kişiler de kilolarını sağlıklı beslenme ve düzenli fiziksel aktivite ile korumaya çalışmalıdır.

AKLINIZDA BULUNSUN

AÇLIĞI TETİKLEYENLER

Turunçgiller, ananas

Turşu

Kırmızı biber,

zencefil, sarmısak,

baharatlar ve bazı bitkiler (özellikle kekik)

Peynir

Şarap

Çekici sunuşlar, renkler

Kahve ve çikolata kokusu

AÇLIĞI BASKILAYANLAR

Kavun, hurma, incir, yer fıstığı

Haşlama yiyecekler

Frenk soğanı,

sert ve kalın yapraklar (marul), çiğ sebzeler (salatalık, kabak, domates)

Kızarmış veya yağlı besinler

Sert içecekler (domates suyu, havuç suyu, tonik)

Hacimli besinler

Tatlı ve şekerli besinler

(Dr. Ali Müşerref’den değiştirilerek hazırlanmıştır.)

SAKIN SİZ YAPMAYIN

*Doktor ve diyetisyen işbirliği içinde hazırlanmış diyetler haricinde diyetler

*Kişiye özel olmayan diyetleri (özellikle yayınlarda bulunan; kişisel özelliklerin dikkate alınmadığı diyetler)

*Kısa sürede hızlı kilo kaybı sağlayan ‘sihirli, şok’ diyetler

*Kişinin gereksinimine göre düzenlenmemiş, kontrol altında yapılamayan çok düşük kalorili diyetler

*Yeterli ve dengeli beslenme alışkanlığı kazandırılmayıp, özel ürünleri öneren diyetler,

*Tek tip besine dayalı diyetler

*/B>Zayıflattığı öne sürülen ve pek çok yan etkisi bulunan ilaçlarla beraber önerilen diyetler,

*Gerçek kilo kaybı yerine vücuttan sadece su kaybına neden olan diüretik (idrar söktürücü) ilaçlar ve saunaları zayıflama aracı olarak kullanmak.

HATIRLATMA

YAZ MEYVELERİ DEMİR DEPOSUDUR

Kansızlık (anemi) kanda yeterli miktarda kan hücresi bulunmaması durumudur. Demir eksikliğine bağlı kansızlık ülkemizde en sık görülen kansızlık tipidir. Genellikle besinlerle yeterli miktarda demirin alınamamasından kaynaklanır. Eğer kendinizi yorgun ve halsiz hissediyor, solgun ve cansız bir görüntünüz olduğunu düşünüp cilt, tırnak ve saçlarınızda değişimler olduğunu fark ediyorsanız ya da sıradan bedensel çabalarda bile nefes nefese kalıyor, çarpıntıdan yakınıyorsanız demir eksikliğine bağlı kansızlık sorununuz olabilir. Doktorunuzla konuşun ve kan demir seviyenizi ölçtürün. Doğru besinler tüketerek bedeninizin ihtiyacı kadar demiri kolayca temin edebilirsiniz. Bu arada demirin fazla miktarda alımının da ciddi sorunlar yaratabileceğini unutmayın. Demir ihtiva eden ilaçları doktorunuz önermeden kullanmayın. Demir katkılı multivitaminleri asla tercih etmeyin. 50 yaş üzerinde, ailesinde kalp hastalığı öyküsü olanların, böbrek yetmezliği, süregen bağırsak hastalığı, karaciğer ve pankreas iltihabı olanların bu uyarıyı daha çok dikkate almalarında fayda var.

Demir deposu yaz meyveleri

Şeftali Kayısı

Üzüm Erik

BİR BİLGİ

DAMAR DOSTU KETEN TOHUMU

Keten tohumları yağlı tahıl taneleridir. Keten tohumunun omega-3 yağ asitlerinden alfa linolenik asit ve sağlığa yararlı lignanları bol miktarda içerdiği, bu nedenle de bir damar dostu olduğu kabul edilmektedir. Omega-3 ve omega-6 dengesinin ideal oluşu nedeni ile kalp hastalıklarına karşı koruyucudur. Keten tohumu iyi bir posa kaynağıdır. Çözünür ve çözünmez posaları birlikte ihtiva eder, sindirimi kolaylaştırır, kolesterolü azaltır ve kabızlığı önler. Keten tohumunu tane veya un şeklinde tüketebilirsiniz. Taneli halini yoğurt, bal, kahvaltı gevrekleri, çorbalar ya da salatalara ilave etmeniz mümkündür. Keten tohumundan kabızlık sorununuzun çözümünde de faydalanmak istiyorsanız yarım veya bir tatlı kaşığı keten tohumu ile başlayın. Miktarını doktorunuzla da konuşarak iki tatlı kaşığına çıkarabilirsiniz. Keten tohumu ununu kendiniz evinizde hazırlayabilirsiniz. Daha hoş bir lezzet için keten tohumunu öğütmeden evvel kısık ateşte çok kısa bir süre, yakmadan hafifçe kavurun. Teflon bir tavada ve çok kısa bir süreliğine yapmanız yeterlidir. Öğütülmüş keten tohumu özütünü de keten tohumları gibi koyu renkli bir kavanozda, serin ve loş bir yerde 2-3 ay süre ile saklayın. Keten tohumu yağı şişelenmiş olarak satılmaktadır. Keten tohumu yağını sadece soğuk yiyeceklerde kullanın. Salatalar veya pişirme işlemi bitmiş çorbalara ilave edin. Çabuk bozulan ve bu nedenle buzdolabında saklamanız gereken bir yağ olduğunu unutmayın.
Yazarın Tüm Yazıları