Sıcaklar sağlığınızı tehdit ediyor

Normal şartlar altında vücudunuzun doğal kontrol mekanizmaları kendini sıcağa göre kolayca ayarlar. Bedeniniz uzun bir süre fazla sıcak ortamlarda korumasız kalırsa bu güçlü koruyucu sistemleriniz bile görevini yapamaz hale gelebilir.

Sonuç kas kramplarından sıcak çarpmalarına kadar değişen sıcağa bağlı sağlık sorunlarıdır. Sıcakların daha da bunaltıcı hale gelebileceği önümüzdeki günlerde biraz daha dikkatli ve bilinçli olmanızda yarar var.

KAS KRAMPLARINA DİKKAT!

Sıcakla ilişkili kas krampları, uzun süre sıcakta kalmayı takiben oluşan ağrılı kas spazmlarıdır. Güçlü egzersizlerden ve terlemenin çok olduğu dönemlerde sıvı ihtiyacı karşılanamaz veya bazı minerallerin dengesi bozulursa kas krampları daha sık oluşur ve daha şiddetli seyreden kas kramplarından korunmak için özellikle terlemenizin fazla olduğu durumlarda yeterli miktarda su ve mineral içeren bir beslenme planı uygulamalısınız.

YORGUNLUKTAN KAÇININ!

Sıcak havalarda yorgunluk daha kolay oluşur. Bol terleme ile sıvı kaybı ve tuz kaybı bu tür yorgunluğun başlıca nedenidir. Belirtileri; vücut ısısında artış, halsizlik, bitkinlik, güçsüzlük, kalp atımında hızlanma, kan basıncı düşüklüğü, solukluk, üşüme, nemli bir cilt ve bulantıdır. Belirtiler genellikle yeterli su ve tuz tüketimi ile kolayca ortadan kalkar. Yaşlı kalp ve böbrek hastalığı sorununuz var ise sıcak yorgunluğunu daha çok önemsemelisiniz.

GÜNEŞ ÇARPMASI TEHLİKELİDİR

Özellikle kilolu ve şişman yaşlılar ile çocukların daha fazla oranda güneş çarpması riski taşıdıkları bilinmelidir. Diğer risk faktörleri ise; fazlaca sıvı kaybı, gündüz ve sıcak saatlerde alkol kullanımı, kalp hastalığı, bazı ilaçlar, ağır bedensel faaliyetler ve yoğun, uzun süreli egzersizdir. Terleme özelliği zayıf olarak doğan bireyler sıcak çarpması bakımından daha fazla risk altındadırlar. Belirtileri kalp atımında hızlanma, kesik kesik ve hızlı hızlı nefes alıp verme, zihin karışıklığı, halsizlik ve güçsüzlüklüktür. Güçsüzlük ve yorgunluk yaşlılarda özellikle görülen ilk belirtidir. Güneş çarpması yaşayanlar nefes almada da güçlük çekebilirler. Güneş çarpmasının acil yardım gerektiren bir durum olduğunu unutmayın.

GÜNEŞ YANIKLARI

Sadece güneş değil su ve kumun yansıttığı ışınlar da etkilidir

Güneş yanığı cildin güneşin ultraviyole ışınlarına fazla maruz kalması sonucu ortaya çıkan can sıkıcı bir yaz sorunudur. Güneş yanığı semptomları genellikle birkaç saat içinde oluşan kızarıklık, yara, su toplanması ve kabarıklık şeklinde ortaya çıkar. Güneş yanıkları baş ağrısı, ateş ve halsizlik de yapabilir. Keyifli bir tatil sürecini ağrılı, ıstıraplı ve sorunlu hale getirebilen yaz mevsiminin sık karşılaşılan bu sorunundan korunmanız kolaydır. Özellikle yeni doğanların ve çocukların güneşin yakıcı etkisine çok hassas olduklarını unutmamalısınız. Açık tenli bir cilt güneşe hassasiyeti artırır. Sadece güneşe doğrudan maruziyetin değil, suyun ve kumun yansıttığı ışınların da güneş yanıklarına sebep olabileceğini hatırlamalısınız. Çocukluk döneminden itibaren çok sık ağır güneş yanıkları ile karşılaşan ciltlerin daha erken yaşlanacağını ve cilt kanseri için daha yüksek risk taşıyacağını unutmamalısınız.

UYARILAR

Güneşte fazla kalmayın:
Eğer orta yaş ve üzerinde iseniz, kalp veya solunum hastalığınız, hipertansiyonunuz varsa; sabah saat 10:00’dan sonra ve öğleden sonra saat 16.00’dan önce (güneş ışınlarının tehlikeli olduğu saatler) güneşe çıkmaktan sakının.

Aktivitenizi sınırlayın: Güç harcatan egzersiz veya aktivitelerinizi sabahın erken saatlerinde veya akşamları yapın

Uygun elbiseler giyin: Açık renkli, hafif elbiseler giyin.

Bol bol sıvı tüketin: Alkol ve kafeinden sakının. Su için.

Yağlı ve ağır yiyeceklerden sakının: Sık sık ve az az yiyin.

KENDİ KENDİNE TEDAVİ DE MÜMKÜNDÜR

Sıcak krampları için;

Bol sıvı alın. Potasyum zengini meyve sularından (kayısı, şeftali) yararlanın.

Besinler yiyin.

Çay kaşığı tuz ilave edilmiş 1-2 bardak su için.

Sıcak yorgunlukları için;

Eğer sıcak yorgunluğunu hissederseniz, gölge bir yere geçin ve serinlemeye çalışın.

Ayaklarınızı serinletin.

Soğuk bir su veya mineral dengesi iyi olan bir su için.

Vantilatör kullanın.

İLK BAKIM ÖNEMLİDİR

Soğuk bir duş alın. Cildinizi Aloe Vera içeren yumuşak kremlerle rahatlatın.

Enfeksiyonlardan korunmak ve yaraların iyileşmesini çabuklaştırmak için su toplayan yerleri temiz tutun ve sudan uzaklaştırın. Eğer su dolu kabarcıklar kendi kendilerine patlarlarsa, açık olan yerlere anti-bakteriyel (mikrop öldürücü) bir krem sürün.

Sorun yatışana kadar yeniden güneşe çıkmayın. Cildinize yatıştırıcı bir losyon sürebilirsiniz.

Ciddi alerjik reaksiyonlara neden olabilen ‘benzocaine’ (anesthetic) içeren ürünlerden sakının.

Ciddi yanıklarda doktorunuz steroid (kortizon) ihtiva eden bir krem önerebilir.

Yanmış cilt bölümlerinizi sert sabunlarla yıkamayın.

ÖNLEMEYE ÇALIŞIN

Eğer güneşlenmeyi planlıyorsanız, güneş ışınlarının en yüksek sınırda olduğu 10.00-15.00 saatleri arasında güneşe çıkmaktan sakının. En az 15 koruma faktörü içeren kaliteli güneş kremleri kullanın, hassas bölgelerinizi özenle kapatın ve şapka takın.

Gözlerinizi iyi koruyun. UV ışınlarını %95 kesen gözlükler yeterlidir. Fakat uzun saatler güneş altında kalacaksanız, katarakt ameliyatı geçirdiyseniz veya ilaç tedavisi alıyorsanız UV ışınlarına hassasiyetiniz artabilir. Bu durumda %99 etkili koruyucu lenslere ihtiyacınız olabilir.

Koruyucu kremleri güneşe çıkmadan 30 dakika kadar evvel cildinize uygulayın ve cildin koruyucu ürünü emmesine olanak sağlayın.

TIBBİ YARDIM GEREKEBİLİR

Eğer güneş yanıklarından dolayı su toplamaları fazla miktarda ise veya hastalandıysanız, beklemeden bir doktora görünün. Prednisone gibi oral kortizonlar, antihistaminik ilaçlar ve bazı cilt kremleri sorununuzu çözmede size yardımcı olabilir.

ÖNEMLİ BİR UYARI

Güneş yanıkları hızlı olduğu kadar yavaş da etki gösterebilir. Fakat ömür boyu yaşanan güneş yanıkları cildinizde hasarlara yol açtığı için cilt kanseri riskinizi artırır. Eğer ciddi bir güneş yanığı geçiriyorsanız veya acil müdahale gerektiren bazı komplikasyonlarınız varsa sağlık görevlileriyle bekelemeden kontakt kurun.

GÜNDE SEKİZ BARDAK SU İÇİYOR MUSUNUZ?

Sıvı kaybı (dehidratasyon) toplum sağlığını tehdit eden önemli bir sorundur. Vücuttan çok aşırı miktarda su kaybı durumu çok tehlikeli olabilir. Susuzluk hissi, baş ağrısı, aşırı yorgunluk ve baş dönmesi su kaybının ilk belirtileridir. Su kaybına rağmen egzersiz yapılmaya çalışılırsa veya egzersize devam edilirse kaslarda kramp veya ağrı da oluşabilir. Kan basıncının düşmesine bağlı olarak, otururken veya ayakta iken baş dönmesi ve baygınlık hissedilebilir. Durum daha ağırlaştıkça bilinç kaybı, böbrek yetmezliği ve ölüm bile ortaya çıkabilir.

Genel olarak; önemli iki temel mekanizma ağır su kaybına neden olur: çok az su alımı veya aşırı su kaybı. Bununla beraber en sık bu iki koşulun kombinasyonu nedeniyle ortaya çıkar. Vücuttan kaybedilen miktardaki suyun yeteri kadar yerine konmaması, özellikle sıcak yaz günlerinde sık görülebilen bir sorundur.

Susamasanız bile aklınıza geldiği anda su içmek, sağlığınızı korur ve geliştirir, egzersiz için yetenek kazandırır, sıvı kaybı sonucu ortaya çıkabilecek tehlikeli sonuçları engeller.

Günde sekiz bardak su; doktorlar, kişisel beden çalıştırıcıları ve diyet uzmanlarının ortak önerileridir.
Yazarın Tüm Yazıları