16 Türk bayrağı uydurma mıdır

AŞAĞIDAKİ yazı, Avrupa ADDF Başkanı Dursun Atılgan’ın Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e gönderdiği mektubunu “Cumhurbaşkan-lığı’nın kendisini ‘Türkiye Cumhuriyeti devleti, binlerce yıllık kadim Türk devlet geleneğinin mirasını devralmış, Cumhurbaşkanlığı forsunda ifadesini bulan büyük Türk devletinin tarihi tecrübelerini bünyesinde mecederek köklü bir medeniyet üzerinde yükselmiştir. Yeni anayasa çalışmalarının bu köklü tarihi miras çerçevesinde gelişeceği hususunda herhangi bir tereddüt bulunmamaktadır” diye cevaplandırması üzerine bu konuda ilginç tartışmalar yapıldı.

Haberin Devamı

Ertuğrul Özkök’ün ‘O forsu ne yapacağız’; Ali Sirmen’in ‘Türk’ var, ‘Türk’ var! başlıklı yazıları ile ilginç yorumlar yaptılar geçen hafta... Bu bu ayrıntıyı bir yana bırakarak Adanalı tarihci Cezmi Yurtsever ‘Çin bayrağı nasıl Hun Türklerine mal edildi’ sorusu ile Ötüken dergisinin 1968 yılında 65. sayısında yayınlanan ‘16 devlet masalı ile uydurma Bayraklar’ başlıklı iki yazıyı gönderdi.
Bu yazıdan anlaşılıyor ki, ‘özbeöz Türkler’ bile ‘16 devlet masalını’ kabul etmiyor; bayrakları uydurma buluyor.
Bizce Cumhurbaşkanlığı forsunu bir de bu açıdan tartışmak gerekiyor.
İki yazıyı da özetlersek bu bilgiler dikkat çekiyor.
- Şimdiye kadar 16 büyük Türk devleti kurulduğu hakkındaki kararı kimin verdiği belli değildir.
Tarih bilginlerinin konusu olan bu konu için ciddi bir kurultayın toplanması gerekirdi. Böyle bir kurultay toplanmış değildir.
Cumhurbaşkanlığı forsundaki 16 yıldızın 16 büyük Türk devletini temsil ettiği hakkında şimdiye kadar benim hiçbir bilgim yoktu. Bu gibi konularla ilgilenen birisi olarak ben bu sembolü bilmedikten sonra acaba bunu kimler biliyordu? Yoksa bu da bir milli sırdı da ancak şimdi mi açığa vurulması uygun görüldü?
TÜRKLÜĞÜN 16 AVİZESİ
16 Türk devleti efsanesini, Sayın Tekin Erer’in (AKP eski milletvekili, Tercüman yazarı) Ocak 1969’da yazdığı ‘Türklüğün 16 Avizesi’ başlıklı makaleden öğrendim. Bu makalede sayılan 16 devlet arasında Samanlılar gibi Türk olmayan devlet bulunduğu gibi Akkoyunlular, Karakoyunlular, Safeviler, Mısır Kölemenleri gibi büyük ve muhteşem Türk devletlerinden bahsedilmeyişi, hele cihan tarihinin en büyük imparatorluğu olan Cengiz devletinin anılmayışı konuyu daha başlangıçta sakat hale getirmektedir.
Bundan başka 16 devlet telakkisi bizim millî ülkümüze, büyüklük düşüncemize, süreklilik vetîremize aynı zamanda tarihî gerçeklere de şiddetle aykırı düşmektedir.
m 16 büyük devlet!.. Tabii, Karamanoğulları ve daha küçükleri gibi ötekilerini de sayınca bu rakam kabaracak, en aşağı 50 devlet olacaktır. 50 devlet kurmayı bir başarı saymak, ilk bakışta mümkün görünebilir. Fakat madalyonun ters tarafına dönünce iş tamamıyla değişir. Adama sorarlar: Elli devlet kurdun da neden hiçbirini yaşatamadın? Neden kala kala orta çapta bir Türkiye Cumhuriyeti’ne kaldın?
Zoraki tarih bilginleri tabii bu sorunun cevabını veremeyeceklerdir. Çünkü tarihi gerçek hiç de öyle değildir. 16 veya 50 devlet kurulmuş değildir. Gerçekte anayurtta bir, nihayet iki devlet kurulmuş, anayurt dışında da buna üç-beş devlet daha eklenmiştir. O kadar. Bizi asıl ilgilendiren anayurdumuzdaki devlet olduğuna göre de konu bir veya iki devletin tarihinden ibaret kalmaktadır. Bu iki devlet Türkistan ve onun uzantıları olan Doğu Avrupa’da kurulan devletle bugün Türkiye dediğimiz devletin kurulduğu Önasya bölgesindeki devletten ibarettir ve ikincisi birkaç defa birincisine tabi olmak suretiyle tarihteki tek Türk devleti prensibini devam ettirmiştir. Tek devlet düşüncesi sembolik de olsa son zamanlara kadar devam etmiş, mesela Sultan Aziz zamanında Doğu Türkistan’dan Çinlileri atan Atalık Gazi Yakub Han, Türkiye devletini kendisine metbû tanımıştır.
m Her şeyimiz gibi tarihimiz de henüz kesin şeklini almış değildir, dedik. Bu yüzden okullarda çocuklarımıza millî tarih terbiyesi verilememektedir. Tarihlerde hâlâ Sümerlerin veya Hititlerin Türk olduğu hakkındaki hezeyan tekrarlanmakta, bunu inanmadan öğrenen çocukta ‘milli tarih’ sevgisi diye bir şey kalmamaktadır.

Haberin Devamı

Türkiye Cumhuriyeti gökten zembille inmedi

Haberin Devamı

TÜRK tarihi bir bütündür. Devlet denilen nesneler ayrı hükümdarlar, hanedanlardır. Böyle olunca 16 Türk devleti masalı kendiliğinden yıkılır ve birbirinin devamı olan hanedanlarla Türk tarihindeki birlik karşımızda parıldar.
Türk tarihinin devletler adı altında parçalara bölünmesinin millî psikoloji üzerindeki yıkıcı tesirini kimse düşünmüyor. Mazideki millî devamlılığa inanmayan kimsenin bugünkü millî devamlılıktan da ümitsiz olacağı hesaba katılmıyor. Halbuki biraz mantık ve anlayış sahibi olanlar Türk tarihinin aralıksız bir bütün olduğunu kendiliğinden kavrayabilir.

Kim, kimin devamıdır

Türkiye Cumhuriyeti gökten zembille inmemiştir. Osmanlı İmparatorluğu’nun devamıdır. Osmanlı İmparatorluğu, İlhanlı devletinin uçbeyliğinden doğmuştur; demek ki onun devamıdır. İlhanlı devleti, Anadolu’daki Selçuklu devletinin devamıdır. Anadolu’daki Selçuklu devleti ile Batı Türkistan ve İran’daki Harzemşahlar devleti Büyük Selçuklu devletinin devamıdır. Büyük Selçuklu devleti Karahanlıların, Karahanlılar Uygurların, Uygurlar Göktürklerin, Göktürkler Aparların, Aparlar Siyenpilerin, Siyenpiler Kunların devamıdır.
Bu devamlar kesintisiz, aralıksız bir tarihin kadrosudur. Yani biz, biri yıkılıp biri kurulan ayrı ayrı devletlerin değil, bir bütün halinde sürüp gelen bir devletin milletiyiz.
16 muhayyel Türk devletinin 16 bayrağı da tamamen hayali, uydurma, yakıştırmadır. Bir kere eski Türklerde bayrak yok, tuğ vardır.

Yazarın Tüm Yazıları