Kışlada temizliği kim yapmalı?

Ve Alman ordu müfettişi Gazi Kışlası’yla ilgili bir rapor yazdı.
Dedi ki:
“Askerlerimize yeterince konukseverlik gösterilmiyor. Tuvaletler çok pis. Hijyen sorunu var”.
Aslında çok ağır bir rapordu.
Bir de Alman kadın askerin tartaklandığı iddiası vardı.
Haber medyaya yansıyınca Türk Genelkurmay’ı da bir açıklama yaptı.
Özeti şuydu:
“Kendi temizliğini kendin yap. Bizim kışlalarda asker kendi temizliğini kendisi yapar”.
Yani “Türk askeri senin pisliğini temizlemez” demeye getirdi.
İki açıklamaya baktım.
İki NATO üyesi ülke.
İki müttefik.
Ama ciddi bir tuvalet temizliği ve hijyen tartışması var.
Kendi kendime “Alman ordu müfettişi durduk yere neden yanlış bir şey yazsın?” diye sordum.
Ya da Türk Genelkurmay’ı neden bir müttefiki için böyle sert bir açıklama yapsın?
Tahmin şuydu:
“Muhtemelen Alman ordusunda tuvalet gibi hijyenik temizlikler özel bir şirkete ihale edilmişti”.
Hürriyet’in Avrupa yayın ekibi Berlin’de ordu sözcüsüne sordu:
“Sizin sisteminizde askeri birliklerde tuvaletleri kim temizliyor. Askerler mi?”
Cevap anında geldi:
“Bazı özel durumların dışında bizde tuvaletler ve hijyenik temizlik, özel şirketler tarafından yapılır”.
İşte bu.
Dahası da var.
Yemekler de muhtemelen özel firmalar tarafından yapılıyor.
Kalori testleri dahil.
Ve Alman ordu sözcüsü bir konuyu da hatırlattı?
“Alman askerlerinin destek için gittiği her yerde bu böyledir. Yani Afganistan’da da temizlik hizmetleri özel şirkete ihale edilmiştir”.
Peki şimdi bu durumdan ne anlayacağız?
Bilmiyorum hâlâ var mıdır?
Benim zamanımda “mıntıka temizliği” diye bir şey vardı. Asker tek kol halinde dizilir, kışlada çöp, izmarit toplardı.
Tuvaletleri de nöbetleşe asker temizlerdi.
Muhtemelen bu durum devam ediyor.
Tabii Alman askeri böyle bir şeye alışkın olmadığı için tepki verdi.
Onlar askerlik için orada olduklarını düşündüler.
Tabii bir de Türkiye’ye yardım getirmiş bir asker psikolojisi de var.
Bütün bunlar olabilir.
Farklı alışkanlıklar, farklı sistemler, farklı kültürler...
Ama burada iki ordu arasındaki örtülü krizden çok daha önemli bir soru var.
O da şudur:
- Acaba hangi ordunun sistemi doğru?
Bir taraf diyebilir ki:
“Biz savaş şartlarına uyum sağlayacak asker yetiştiriyoruz. Kusura bakmasınlar ama kışlada otelcilik hizmetleri yoktur”.
Hatta biraz da alay etmek isterlerse:
“Kışlada oda servisi. Dry cleaning olmaz”.
Ama diğer taraf da şöyle diyebilir:
“Biz tatbikatlarda, özel durumlarda elbette savaş şartlarına göre yaşarız. Ama lojistik amaçlı, sürekli eğitim halindeki kışlalarda, askeri personel askerlik hizmeti için oradadır. Tuvalet temizliği için değil”.
Tabii o taraf da alay edercesine ileri gidebilir:
“Biz çocuklarımızı tuvalet temizlesin diye askere göndermiyoruz”.
İşte iki farklı bakış açısı.
Birisi Alman ordusu...
Diğeri Türk ordusunun sistemi.
Acaba hangisi doğru?