Kitaplığıyla da Ulu Önder

DÜN televizyonlardaki naklen Atatürk anma programlarını seyrettim.

Haberin Devamı

Artık bu sevginin, saygının, yaşanılan yoğun duygu coşkunluğunun bir başka anlamı var, eskiden belki “mecburi anma” eleştirisi altında bunları gölgeleme çabası içinde olanlar vardı. Şimdi herkes yüreğinden gelen bir sevgiyle, ilkelerine, cumhuriyetine sahip çıktığını göstermek, onu daha iyi anladıklarını ifade etmek için meydanlara koşuyor.
Anıtkabir, saptanan zamandan önce açıldı, Dolmabahçe Sarayı’ndaki kuyruk, yetmiş dört yıl sonra onun yaptıklarını onaylayanların sayısının arttığını gösteriyor.
Hürriyet’in hazırladığı ekin tamamını çok beğendim. Ölümünün 74’üncü yılında Mustafa Kemal Atatürk ekinde, arkadaşımız Çağlayan Çevik’in hazırladığı En iyi 10 Atatürk kitabı bölümünü okuyunca, Atatürk’ü anlamak için bu kitapları okumanın gereğini tekrar anımsatayım istedim.
Akılla gerekçelendirmeyen duyguların bir süre sonra havı dökülür. Oysa, O’nun yaptıkları akıl yoluyla tartışarak anlaşılmalı ve uygulanmalıdır.
Dün coşku selinin içinde yürüdünüz, onu ziyaret ettiniz, bugün de bu kitaplardan birini alıp okuyun, inanın daha çok seveceksiniz, anlayacak ve tanıyacaksınız. Çünkü o cumhuriyeti geçici duygularla değil, kalıcı akılla kurdu. Sayfada yer alan kitaplardan başkalarını da okuyabilirsiniz, bu listeye ek yapabilirsiniz.
O’nunla ilgili anı kitapları kişiliğini tanıma açısından hoşunuza gidebilir. Yakınlarının Atatürk’ü anlatan kitapları da, büyük lideri tanımanızda yardımcı olabilir. Eğer bugünü, Atatürk  hakkında yazılmış bir kitabı okuyarak geçirirseniz, inanıyorum ki gelecek yıl bir başka ruhla 10 Kasım’ı geçireceksiniz.
  
ATATÜRK hangi kitapları okumuştu peki?
Gerek Dolmabahçe Sarayı’ndaki, gerek Anıtkabir’deki kitaplığını görünce, onun düşünce dünyasının temel ilkelerini tanıma konusunda bazı sayfalardan rehberler edindim.
Ben bir kimlik analizi için önce karşımdaki kişinin evindeki, bürosundaki kitaplara bakarım. Çünkü yaptıklarını, yapacaklarını ya da yapamayacaklarını bu kitaplardan anlamak mümkündür. Büyük liderlerin büyük düşüncelerinin ardında bu kitaplar vardır.
Atatürk’ün okuduğu kitapları incelerken, başka hükümet, devlet adamlarını düşündüm. Acaba onlar ne okudu, nasıl bir kitaplık kurdular?
Tek merakım, bizi yönetenlerin kitaplıklarını görmek -tabii eğer varsa- onların seçtiği kitapları incelemek. Devlet ve hükümet büyüklerine birçok imzalı kitap gönderilir, o yüzden onları seçilme işlemi içinde görmüyorum.
Başka açıdan bir kaygım da var. Kitaplıkta sadece siyasetle ilgili kitaplar olursa, o da kitaplığın eksik ve kitaplığı oluşturanın da tek yönlü olduğunu gösterir. Şiir kitapları olmazsa, duygu ve hayal gücü eksikliğine delalet eder. Edebiyat yoksa ana damarlardan biri kopmuş demektir, felsefe, sanat kitapları yoksa çok şey eksik demektir...
Atatürk zengin kitaplığıyla da büyük bir önderdi! Belki de sırf bu yüzden onu daha iyi anlayabilmenin en iyi yollarından birisidir onu ve okuduklarını okumak.
  
KÜTÜPHANESİZ liderler dünyalarını çeşitlendiremezler.

 

Yazarın Tüm Yazıları