Şükrü Küçükşahin
Şükrü Küçükşahin
Şükrü KüçükşahinYazarın Tüm Yazıları

Baykal'ın kozu Erdoğan'ın sözleri

İKİ hafta sonraki seçimler öncesinde meydan mücadelesinde CHP ve AKP arasındaki yarış giderek kızışıyor.

AKP mitinglerinde takdim ve sunuculuk bir görevli eliyle yapılırken, CHP'de bu görev oldukça üst düzeyde, CHP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Sevigen tarafından gerçekleştiriliyor.

28 Mart öncesi meydanları geren, muhalefete yükleniş üslubu ile siyasi tansiyonu yükselten isim Başbakan Recep Tayyip Erdoğan oldu.

Baykal da meydanlarda en çok Erdoğan'ın verdiği bu kozları kullanıyor.

Erdoğan'ın CHP'nin kökleri, maaşı, geçinip geçinemediği, şirketlerindeki konumu ile ilgili sözleri Baykal'ın konuşmalarının en önemli bölümlerini oluşturuyor.

Baykal, AKP'yi kendilerini ve akrabalarını kayırıcı kararlar almakla suçlamaktan da geri kalmıyor.

ERDOĞAN'IN MAAŞI

En büyük alkışı da konuşmasının bu bölümlerinde alıyor.

Başbakan'ın kendisinden iş isteyen üniversite mezunlarına, ‘‘Devlet kapısı, iş kapısı değil. Taşı sıksanız suyunu çıkarırsınız’’ dediğini anımsatan Baykal, ‘‘Memlekette gençlere sıkacak taş mı bıraktınız?’’ diye soruyor.

Maliye Bakanı Kemal Unakıtan'ın oğlunun mısır ithal etmesini, Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım'ın oğlunun gemi işletmesini, Erdoğan'ın şirketlerini örnek verirken esprili bir dil de kullanıyor; anlatımıyla kalabalığı epeyce güldürmeyi de başarıyor.

Baykal, dürüstlük şiarı ile iktidara gelmiş olan AKP'nin aksini yaptığını, kendi yandaşlarını kayırdığını söyleyerek muhalefet ediyor.

Erdoğan'ın meydanlarda halkı azarladığını söyleyen Baykal, kendi diyaloğunu, ‘‘Nasılsınız?’’, ‘‘Kota kalktı mı?’’, ‘‘Gübre ucuzladı mı’’, ‘‘Sütü, eti kaça satıyorsunuz?’’, ‘‘Yemin torbası kaça çıktı?’’, ‘‘Mazotun, benzinin fiyatı ne, hálá Avrupa'nın en pahalısını mı alıyorsunuz?’’ gibi sorularla kurmaya çalışıyor.

Karşılık da alıyor; alamadığını ise rakamları geçen yılla kıyaslayarak kendi veriyor.

Zaman zaman, meydandan gelen uyarıya göre konu değiştirmekten de çekinmiyor.

TEZKEREDEN OY ÇIKARMAK

Baykal,
İspanya seçimlerinden de etkilenmiş görünüyor.

Türkiye'nin Irak savaşında yer almamasının CHP'nin tavrından kaynaklandığını belirterek, ‘‘Eğer bir tane milletvekilimiz hasta olup oylamaya katılmasaydı, bugün Türk askeri Irak'ta savaşıyor, 65 bin Amerikan askeri de Türkiye'de bulunuyordu. Bugün Suriye'de Kamışlı'da olanlar Türkiye'de de görülecekti’’ diyerek tezkereyi oya dönüştürmeye çalışıyor.

Meydanlara bakıldığında Baykal, miting sayısında Erdoğan'dan çok geride.

Buna pek aldırış etmeyen Baykal'ın, Erdoğan'ın aksine, partisinin gücünün gerisinde kaldığı izlenimini edinmek de zor değil.

Mitinglerde Erdoğan lehinde pek çok slogan yükselirken, CHP mitinglerinde daha çok hükümete yönelik tepkiler yükseliyor.

Ancak, meydanların gösterdiği bir başka olgu da, AKP başkan adaylarının partilerinin gerisinde kaldığı, CHP adaylarının ise partiye güç veren isimler olduğu.

Kullanılan dile bakıldığında ise Baykal daha uzun, Erdoğan daha basit cümleler kuruyor; Erdoğan, ara sıra yerel şiveye dönerken Baykal stilini değiştirmiyor.
Yazarın Tüm Yazıları