Şükrü Küçükşahin
Şükrü Küçükşahin
Şükrü KüçükşahinYazarın Tüm Yazıları

Erdoğan'ın miting performansı

BAŞBAKAN Recep Tayyip Erdoğan, 28 Mart seçimleri öncesinde meydan mitinglerine yüzü yıpranmamış, merak çeken lider olarak giriyor.

Kendisini görmeye gelenler sadece AKP taraftarları değil; diğer parti destekçileri de AKP mitinglerine ilgi gösteriyor; ama onlar Erdoğan konuşmaya başladıktan hemen sonra alanı terk ediyorlar.

Benim de izlediğim Erzincan ve Şanlıurfa mitinglerinde de bu yaşandı.

Mitinglerde halkla karşılıklı diyaloğu seven Erdoğan, kampanyasında en çok, 1.5 milyon aileye yapılan kömür desteğinin, ilköğretim öğrencilerine bedava dağıtılan kitapların ve üniversite öğrenci burslarının; yani yardımların reklamını yapıyor.

ALKIŞI HAK ETME

Erdoğan,
söylediklerinin doğru şeyler olduğuna inanıyor ve tümünün kabul görmesini bekliyor. Bu nedenle alkışı hak ettiği izlenimi veriyor.

Ancak alkış gelmeyince de şaşırıyor, bazen de kızıyor.

Erzincan'da da, ‘‘Erzincanlı çiftçiye bu yıl 17 trilyon lira verdik’’ sözüne alkış gelmeyince, şaşkınlığını, ‘‘Yahu burada çiftçi yok mu?’’ diye sergiledi.

Urfalı çiftçiye 194 trilyon gönderildiğini söylerkenki vurgusu da büyük alkış beklentisi içeriyordu; ama cılızdı.

Böylece her sözün beklentisini karşılayamadığını; ya da yapılan bazı uygulamalarda hedeflenen amaca ulaşılamadığını görüyor olsa gerek.

Paranın hangi tür çiftçiye gittiği sorusu da bunlardan biri.

AKP mitinglerinde geçmişteki alışık söylemler de diz boyu.

En önemlisi de hizmet vaadinin oya bağlanması.

Üniversite, Erzincanlı'nın 10 yıllık talebi ve vaatlere karınlar doymuş.

Erzincanlı, Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül de bunu en iyi bilenlerden biri.

Kürsüye çıktığında sadece bu konuya değindi; ancak ‘‘Kabinede Erzincanlı üç bakanız. Kabineyi iknaya çalışacağız; ama yanımızda belediye başkanı olmazsa olur mu?’’ diyerek vaadi AKP adayının seçilmesi şartına bağlıyordu.

‘‘Oy vermezseniz üniversite de yok’’ demenin açık ifadesiydi, bu.

HEYECAN DALGASI

Erdoğan'
ın meydanları eskisi kadar heyecanlandırmadığı da gözleniyor.

AKP'ye oy veren seçmen, maaşı, şirketleriyle bağı, seçim gezilerinde kamu olanaklarını kullanması konularında Erdoğan'la hemfikir değil.

Erdoğan'ın, öncekilerden farklı davranmasını beklediklerini söylüyorlar.

Erdoğan'ın bazı vatandaşları azarlaması konusunda ise buna katılan kadar, bunun samimi bir iletişim yolu olduğunu düşünenler de var.

Erdoğan, meydanlarda yöresel ifadeler kullanarak, basit cümleler kurarak seçmenin gönlünü almayı da çok iyi beceriyor.

Şanlıurfa'da, kendisine sevgi gösterisi yapan birine, ‘‘Başşım gözümm üstüne; ben de seni seviyorum’’ yanıtı verirken de bunu gösteriyordu.

Erdoğan konuşmalarının neredeyse yüzde 90'ını da o ilin sorunlarına ayırıyor.

Bu yıl içerisinde gönderilen ve gelecek yıl için ayrılan ödeneklerin ayrıntılı dökümünü veriyor.

Böylece genel söylemini yerel hizmetle tamamlıyor.
Yazarın Tüm Yazıları