Şükrü Küçükşahin
Şükrü Küçükşahin
Şükrü KüçükşahinYazarın Tüm Yazıları

Sıra egemenlik paylaşımına geldi

Anayasa'da yer alan ‘‘Uluslararası anlaşmalar hakkında Anayasa'ya aykırılık iddiası ile Anayasa Mahkemesi'ne başvurulamaz’’ ibaresine şu cümle eklenecek: ‘‘Anayasa ile çatışması halinde uluslararası anlaşma esas alınır.’’

Adalet Bakanı Cemil Çiçek'in ifadesiyle, Türkiye, AB konusunda artık Anayasa değişikliği olmadan adım atacak durumda değil. Çünkü Çiçek'e göre, mevcut Anayasa AB müktesabatına uymuyor.

Çiçek,
Türkiye'yi denetimden çıkaran Avrupa Konseyi'nin ‘Anayasa’ vurgusuna da dikkat çekiyor.

Çiçek, bütün bu gerekçelerle, ‘‘Yarın onlar demeden, biz ne gerekiyorsa yapalım; ama hep birlikte yapalım’’ diyor.

Çiçek, bu sözleri AB ile ilgili bürokratların hazırlayıp iktidara sunduğu Anayasa değişikliği paketiyle ilgili sorularımız üzerine söylüyor.

Türkiye'nin aralık ayı öncesi son kararlılık göstergesi olan Anayasa paketi, üzerinde daha çok konuşulacak düzenlemeler içeriyor.

Anayasa'nın 10'uncu maddesine, ‘‘Devlet, kadın ve erkeğin eşit haklara sahip olmasını fiili olarak gerçekleştirmek için hukuki ve idari düzenlemeler dahil, gereken tüm önlemleri alır’’ cümlesi eklenerek kadın erkek eşitliği Anayasa hükmü yapılıyor.

Böylece, AB'deki bazı çevrelerde oluşan ‘Müslüman toplumlarda kadın erkek eşitliği sağlanamaz’ şeklindeki kanının silinmesi hedefleniyor.

Mevzuattan ölüm cezasını tamamen silmek amacıyla, Anayasa'nın 15, 17, 38 ve 87'inci maddelerinde ölüm cezasına atıf yapan bölümler kaldırılıyor.

ANLAŞMALAR ANAYASADAN ÜSTÜN

Basımevi ve eklentilerin zapt ve müsadere edilmesine olanak sağlayan 30'uncu maddedeki bu hüküm de kaldırılırken, 38'inci maddedeki, ‘Vatandaş, suç sebebiyle yabancı bir ülkeye geri verilemez’ cümlesinin başına, ‘‘Uluslararası Ceza Divanının gerektirdiği haller dışında’’ ilavesi yapılarak ABD'ye karşı AB tercihi ortaya konuyor.

Çünkü; AB Divanı, kendi çocuğu gibi görürken, ABD karşı duruş içinde.

Paketin can damarı, önceki hükümetin Meclis'ten son anda geri çevirdiği uluslararası anlaşmalarla ilgili 90'ıncı maddedeki değişiklikte atıyor.

‘‘Uluslararası anlaşmalar hakkında Anayasaya aykırılık iddiası ile Anayasa Mahkemesi'ne başvurulamaz’’ ibaresiyle biten madde, ‘‘Anayasa ile çatışması halinde uluslararası anlaşma esas alınır’’ şekline getiriliyor.

Bu ibare, Türkiye'nin egemenliğini AB ile paylaşmayı kabul ettiğini, bunu anayasasına da koyarak somutlaştırdığını teyit edecek.

Paket, YÖK'ten Genelkurmay temsilcisinin çıkarılması, DGM'lerin kaldırılması, Silahlı Kuvvetlerin Sayıştay denetimine girmesi için gereken düzenlemeleri de içeriyor.

Cemil Çiçek, bütün bu düzenlemeleri uzlaşma içinde yapmak istediklerini belirtirken, ‘‘Yargı ve başka kurumların da Anayasa önerileri var. CHP ile oturup konuşarak bu işi bitirmek isteriz’’ dedi.

AKP'NİN AR-GE BİRİMİ DE PAKET HAZIRLADI

Gözcü Gazetesi yazarı Saygı Öztürk de bu kurumlardan AKP'nin AR-GE biriminin hazırladığı Anayasa önerisini ortaya koydu.

AKP'nin paketine göre de, Anayasa Mahkemesi'nin Yüce Divan sıfatı Yargıtay Ceza Dava Daireleri Genel Kurulu'na verilirken, Yüksek Mahkeme üyelerinin seçiminde yargının belirleyiciliği artırılıyor.

Cumhurbaşkanı'nın üye seçme ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı’nı atama yetkileri kısıtlanarak savcı seçiminde etkinlik Yargıtay'a bırakılıyor.

HSYK üyelerinin seçimini de yargıya bırakan paket sivil yargı-askeri yargı ayrımını ortadan kaldırmayı hedefliyor.

Bu amaçla Askeri Yüksek İdare Mahkemesi’yle Askeri Yargıtay lağvediliyor; ancak aynı görev, Danıştay ve Yargıtay bünyesinde askeri yargıçlardan oluşan dairelere devrediliyor.

Milletvekili ödeneklerine zam yapılmasıyla, vekillerin işlerine devamını olanaklı kılan AKP paketi, Terörle Mücadele Kanunu’na göre sanık olan kamu görevlilerinin hem tutuksuz ve gizli yargılanmalarına son veriyor, hem de soruşturma ve yargılanmalarını zorlaştıran hükümleri yumuşatıyor.
Yazarın Tüm Yazıları