Bırakın kalbiniz beyninizle tango yapsın

Eğer yararlı ve olumlu alışkanlıkları erken yaşlarda elde eder ve sürdürürseniz, sağlığınızı koruyup geliştirebilirsiniz.

Modern tıbbın pasif ve bilinçsiz bir tüketicisi değil, kaliteli ve formda bir hayatın aktif üreticisi haline gelebilirseniz...Ve eğer daha olumlu, dingin, bilge bir bakış tarzını hayatınıza dahil edebilirseniz, siz de Tanrı’nın hoşgörüsü ve şansın yardımı ile sağlıklı ve uzun bir yaşam sürdürebilirsiniz.

Bir gün yaşlanmayla yüzleşeceğimizi hiçbirimiz düşünmeyiz. Belki de düşünmek istemeyiz. Yaşlanma değişimleri o kadar yavaş ve sessizdir ki, çoğu kez farkına da varmayız. Sonra bir gün beklenmeyen bir anda o korkutucu fırtına birdenbire patlar ve karlarla, yağmurlarla kış kapınızı çalar. Kopan fırtına hayatınıza yaşlılık döneminde olduğunu hatırlatmış, kışı ortaya çıkarmıştır. Fırtına çoğu kez sıradan bir hastalıktır. Eskiden biraz baş ağrısı, biraz kırgınlık ve hafif ateşlenmelerle atlattığınız bir nezleyi veya gribi şimdi zatürre depremi olarak yaşadıysanız, yaşlılık sizin de hayatınızı sarıyor olabilir.

YAŞLANMAK DOĞAL VE İÇTEN GELEN BİR SÜREÇTİR

İnsan vücudunun yaşlanmak üzere tasarlandığından hiç kuşkunuz olmasın. Yaşlanmanın nasıl oluştuğu hálá tam olarak bilinmez. Yaşlanma sürecinize genetik mirasınızın etkisi en fazla yüzde 25-30’dur. Yaşam tarzı seçimleriniz ise en az genetik mirasınız kadar etkilidir. Ailenizden devraldığınız genetik mirasınızı doğru yaşam biçimleri seçerek olumlu yönde etkilemeniz, geliştirip güçlendirmeniz her zaman mümkündür.

Aslında sağlıksız ve yanlış davranışlarınızın çoğu genetik ve biyolojik mirasınız gibi size ailenizden kalan miraslardır. Yetiştiği aileden beslenme tarzı olarak hayvansal yağlardan yoğun bir beslenme tarzını devralan fazla kilolu, olumsuz, sinirli birinin orta ve ileri yaşlarda genetik mirası ne olursa olsun kalp ve damar hastalığına yakalanma olasılığı yüksektir. Ailesinden yüksek tansiyon, kalp hastalığı, şeker hastalığı, damar sertliği gibi olumsuz genetik miraslar devralmış birinin ise erken yaşlarda doğru yaşam tarzı değişiklikleri ve akılcı bir biyolojik potansiyel yönetimiyle risklerini azaltması da mümkündür.

Yaşlanırken sadece bedensel-aerobik egzersizlerle yetinmeyin. Kalbinizin de bedeniniz gibi egzersiz yapmaya ihtiyaç duyduğunu daima hatırlayın. Duygularınızı durmadan törpüleyip köreltmeniz çok yanlıştır. Mümkünse yaşlanırken kalbinize duygusal egzersizler için fırsatlar yaratmalısınız. Siz yaşlandıkça mutlaka yaşlananlar sadece damarlarınız, kemikleriniz veya eklemlerinizdir.

DUYGUSAL EGZERSİZLERİ YAŞLANIRKEN DE YAPIN

Duygularınız (sevinçleriniz, sevgileriniz) asla yaşlanmaz. Bırakın zaman zaman kalbinizle beyniniz biraz tango yapsın! Yeni heyecanlarla çarpsın, yeni hevesler, yeni keyifler ve belki de yeni aşklar yaşasın. Kalbinizin yeni duygusal denemeler yapmasına izin verin. Bu denemelerin kalbiniz için gençleştirici egzersizler olduğunu hiç unutmayın!

Seçim sizindir! Doğru seçimler yapar, bu seçimleri ısrarla uygularsanız, kronolojik yaşınızın (doğum tarihiniz) değil, biyolojik ve psikolojik yaşınızın temsilcisi olur, hep genç kalır ve genç hissedersiniz. Şimdi gerçek yaşınız biyolojik-psikolojik yaşınızdır. Doğru ve akılcı kararlar verip, bunları uygulayarak, doğru ve güvenli bir yaşam danışmanlığı alarak takvim yaşınızı değiştirebilirsiniz. Peki bu değişimi sürdürmeye hep hazır mısınız?

İkinci zarınızı doğru atarak yaşam kalitenizi ve sürenizi değiştirebilirsiniz. İkinci zar sizindir ve elinizdedir. Bu zarı doğru atarsanız, kötü de olsa genetik mirasınızı kader olmaktan çıkarabilirsiniz. İkinci baharınızda da sevgi, saygı ve bilgi üretebilir, torunlarınız ve evlatlarınızla eğlenip, dostlarınızla gülebilir, hálá yeni yerler, yeni yemekler, yeni müzikler ve yeni sevgiler keşfedebilirsiniz.

Yaşama sanatı sağlıklı ve genç yaşlanma sanatıdır. Ve bu sanat dalı biyolojik potansiyelinizi ne kadar iyi yönettiğinizle yakından ilgilidir. Sadece biyolojik potansiyelinizi iyi yönetebilirseniz, hem damarsal yaşlanmaya hem de bağışıklık zayıflamasına engel olabilirsiniz.

GENETİK VE BİYOLOJİK MİRAS DEĞİŞEBİLİR

Biz genetik ve biyolojik mirasınızı değiştirme ve geliştirmeye çalışıyoruz. Değiştirirken de geliştirirken de bilimsel yöntemlerle size yardımcı olmak istiyoruz. Genlerinizin temel biyolojinizi tanımladığına inanıyor, ama genlerinizin etrafındaki dünya ile nasıl bir iletişim kurduğunu da önemsiyoruz. Genetik mirasınızı değiştirip kötü ve olumsuz ise bir kader olmaktan çıkarmayı, güçlü ise daha da güçlendirmeyi arzuluyoruz. Biyolojik performansınızı belirleyen araştırmalar yapıyor, onu daha iyi yönetmenizde size danışmanlık vermeyi, yardımcı olmayı umuyoruz.

Beslenmenizin, yiyecek ve içecek seçimlerinizin, kilonuzun, kas ve kemik yoğunluğunuzun, uykunuzun, dinginlik ya da stresinizin ve daha pek çok şeyin sizi, yani genlerinizi etkileyebileceğini düşünüyoruz.

YAŞLANMANIN SONUÇLARI

Kas kitlesi ve gücünde azalma

Yağ kitlesinde artma

Kemik yoğunluğunda azalma

Bellek kaybı ve reaksiyon zamanında uzama

Cilt yaşlanması

Şeker hastalığı ve glikoz tolerans bozukluğu

Gut

Damar sertliği (Ateroskleroz)

Hipertansiyon

Katarakt

Makular dejenerasyon

Kanser sıklığında artma

Uyku bozuklukları

Depresyona eğilim

İşitme kaybı

YAŞAMA SANATI

Yaşlanmanın olumsuz ve kötü yanları ile mücadele ediyor, yaşlanmayı mutlu ve keyifli bir süreç haline getiriyorsanız, doğru yoldasınız. Durmayın. Devam edin.

Eğer bu gayretlerinizi bir uzman doktorun desteğini alarak sürdürebilirseniz, yaşlanırken de hálá çok meşgul ve çok işi olan, zinde biri olabilir, üretebilirsiniz.

Dünyayı ve hayatı derinden etkileyen kararların beden gücü ve çevikliği ile değil, sadece erdemler, fikirler ve sağduyu ile alındığını unutmazsanız siz de hep işi olan genç bir yaşlı olarak kalabilirsiniz.

NASIL YAŞIYORLAR?

AŞKIN NUR YENGİ

Yaş: 32. Boy: 1.65 Kilo: 55 Doktor denetiminde diyet yaptığı için son derece düzenli ve az yiyiyor. Kırmızı et, tuz, şeker undan mümkün olduğunca uzak duruyor. Alkol, kahve ve sigara kullanmıyor. Yalnızca çay ve su içiyor.

Sadece ihtiyacı olduğunda doktor tavsiyesiyle vitamin alıyor. Vokalistlik yaptığı dönemlerde başlayan alışkanlık nedeniyle gece üçten önce uyuyamıyor. Sabahları erken saatte bir işi yoksa 11.00’de uyanıyor. Zaman zaman spor yapıyor, spor yerine tango dersleri alıyor. Çok stresli ve hareketli bir işi olduğunu düşünüyor. Ailesinden miras genetik bir rahatsızlık yok. Demir eksikliği olduğu için düzenli olarak demir ve kalsiyum takviyesi alıyor.

Prof. Osman Müftüoğlu’nun görüşü

Sevgili Aşkın Nur Yengi’nin önde gelen sağlık problemi uykusuzluk gibi görünüyor. Geç saatlerde yatması ve geç uyanması doğal biyoritme aykırı. Muhtemelen saat 11.30’da başlayan günlük yaşamı düzensiz öğünleri ve beslenme yanlışlıklarını da içerdiği için kilo alma sorunu hep onun ‘Tatlı Belası’ olarak sürüp gidecek. Eğer zayıflama tutkusunu veya isteğini kilo yönetimi gibi mantıklı ve sağlıklı bir noktaya taşıma arzusunda ise uyku bozukluğunu tedavi ettirmesinde, yeterli ve kaliteli bir uykuya önem vermesinde fayda var. Tangoyu hep sürdürülebilse... Bizim önerimiz yürüyüş, yüzme veya bisiklete binme gibi aerobik egzersizleri haftada 4 kez 40-45 dakika uygulaması.

Uyku ve egzersiz ile ilgili sorunlarını çözmesi sadece kilo kontrolü değil, sağlıklı ve uzun bir yaşam beklentisi için de yararlı olacak. Fazlaca olduğunu ifade ettiği stresi için ise danışmanlık hizmeti almalı. Sevgili Aşkın Nur Yengi’ye sağlıklı, mutlu ve keyifli bir yaşam diliyorum.

SAĞLIKLI VE UZUN BİR YAŞAM İÇİN ÖNCELİKLERİNİZ

İyi bir genetik miras

Doğru yaşam tarzı seçimleri,

Kaliteli ve sürekli bir sağlık bakımı,

İyi bir eğitim,

Güvenli, olumlu ilişkiler,

Temiz ve sağlıklı bir çevre,

Güvenli ve paylaşımcı bir sosyal örgütlenme,

Ekonomik yeterlilik finansal güç ve güvence,

Olumlu yaklaşım ve düşünce tarzı, yapıcı tutumlar geliştirme

Ve diğerleri

Düzenli bir bedensel aktivite alışkanlığı,

Daha çok gülümsemek, gülmek,

Daha çok sevmek, sevilmek,

Genç düşünmek, genç giyinmek ve genç görünmek, genç konuşmak

Endişe, korku, hiddet ve öfkeden uzaklaşmak

Daha çok yardım etmek, paylaşmak

Dengeli ve yeterli beslenmek, daha az kalori ve hayvansal yağ tüketmek

Daha az alkol, kafein, tatlandırıcı ve sigarasız bir yaşam,

Kaliteli ve iyi bir uyku

Çalışma ve dinlenmede denge kurmak, yeterince tatil yapmak,

İyi bir ŞANS.
Yazarın Tüm Yazıları