Tunceli'nin siyasi kadınları kadın garsonları kovdu ‘‘Dersim'in onuru’’ kurtuldu!

Güncelleme Tarihi:

Tuncelinin siyasi kadınları kadın garsonları kovdu ‘‘Dersimin onuru’’ kurtuldu
Oluşturulma Tarihi: Şubat 14, 2004 21:09

Tunceli iki yıldır birahanelerde çalışan kadın garsonlar yüzünden ikiye bölünmüş durumda. Kimisi 'Yıllarca terörden canımız yandı, şimdi birahanede oturup keyif yapıyoruz, kursağımızda bırakıyorlar' derken, kimisi de 'Kadın garsonlar fuhuş yapıp Tunceli'yi yozlaştırıyor' iddasında.

Daha geçtiğimiz hafta Tunceli Kadın Platformu, açtığı kampanyayla 20 kadın garsonu işten kovdurdu. 25 bin nüfuslu Tunceli'nin ahlákını bozduğu iddia edilen kadın garsonların sayısı ise sadece 30. Tunceli'deki sol örgütlere göre, bu kadınlar devletin işi. Amaç mı; Tunceli halkını yozlaştırmak ve yok etmek!

Tunceli erkeklerinin eğlence merkezi iki yıl öncesine kadar şehre sadece 1,5 saat uzaklıktaki Elazığ idi. Elazığ'daki birahanelerde kadın garsonlar çalışıyor ve kaçınılmaz olarak Tuncelilinin parası Elazığ'a akıyordu.

Hazır terör bitmişken, Tuncelili girişimci hemen harekete geçti ve Tunceli'de 20'den fazla birahane açıldı. Kadın garsonlar kazanca tavan yaptırmışlardı. Olayların başlangıcı da işte bu yıllara dayanıyordu.

Anlatılanlara göre garson Deniz, çalıştığı Aksaray Birahanesi'nin her iki sahibi ile de ilişkiye girmiş, çıkan gerginlikten dolayı ayrılmak zorunda kalınca da Keko Dayı'nın yerinde işe başlamıştı. Ama Aksaray Birahanesi’nin sahiplerinden Servet Çınar'ın akrabaları Keko Dayı'nın yerini bastı. Servet Çınar'ın kuzeni Deniz Çınar çıkan kavgada bıçakla ağır yaralandı. Yaralıları Elazığ Devlet Hastanesi'ne götüren ambulans kaza yapınca, hem Deniz Çınar, hem de ambulans şoförü Zeki Yıldız hayatını kaybetti. Bu iki ölüm Tunceli'deki kadın garsonlara karşı bir kin dalgasına yol açtı.

Protesto gösterisinde, 'Kadın garsonlar gidecek, analarımızın yüzü gülecek' sloganı atıldı.

Protestoyu düzenleyenler Tunceli Kadın Platformu'ydu ama bazı sol örgütler bu işi namus meselesi yaptı. Onlara göre, ‘‘Dersim halkının onuru ayaklar altına alınıyordu, buna izin verilemezdi.’’

TKP-ML'nin (Türkiye Komünist Partisi Markist-Leninist) bir bildirisinde kadın garson çalıştıranlarla ilgili aynen şunlar yazıyordu: 'Dersim halkının yüzkaraları, bu iğrenç işe nasıl bulaştınız? Halkımız arasında AIDS yayarak ilaç şirketlerinin hesabına mı çalışıyorsunuz? Üç beş kuruş için buna değer mi?'

Arkasına örgütlerin desteğini alan Kadın Platformu'nun tepkileri hiç bitmedi. Kadın garson çalıştırmazlarsa sinek avladıklarını söyleyen 20'ye yakın birahane sahibi ise geri adım atacak gibi değildi.

AYDA 2,5 MİLYAR KAZANIYORLAR

Bu birahanelerin hepsi Tunceli'nin merkezinde. Yani hepsi göz önünde. Öğlen 13.00'te açılıyor, gece 01.00'de kapanıyorlar. Pantolonlu, kazaklı ve genellikle etine dolgun kadın garsonlar her müşteriye teker teker 'Hoşgeldiniz efendim ne içersiniz' diye soruyor. Ardından servis başlıyor. Eğer müşteri isterse kadın garsona da içki ısmarlıyor. Buna 'vol' deniyor. Ama vol'un kuralları var. Kadınların müşterinin yanına oturarak içki içmeleri kesinlikle yasak. Bu yüzden içkisini masanın yanında, ayakta içiyor ve ayakta sohbet ediyor. Onların müşteriye birlikte içki içmeyi teklif etmeleri de yasak. Vol'ün bir bedeli var elbet. Bir duble rakının normal fiyatı 1,5 milyon lira iken vol ısmarlarsanız bu fiyat 5 milyona çıkıyor. Vol'ün 2 milyonu kadın garsona, geri kalanı ise birahaneye kalıyor. Garsonların günlük yevmiyeleri ortalama 40 milyon lira. Vol ve bahşişlerle birlikte ayda 2 ya da 2,5 milyara kadar kazanabiliyorlar.

Genellikle İstanbul, İzmir, Elazığ, Malatya'dan gelen kadın garsonların çoğu eşlerinden ayrılmış ve çocuklu. Bekar olanlar zorunluluktan değil, para biriktirmek için bu işi yaptıklarını söylüyorlar.

HALKIN YÜZDE 70'İ KONUYA İLGİSİZ

Kadınlar Tunceli'de yakın zamana kadar Tepebaşı Oteli'nde kalıyordu. Emniyet kayıtlarına göre bugüne kadar Tepebaşı Oteli'nde tek bir fuhuş olayına bile rastlanmamış. Zaten otel sahiplerinin de fuhuşa karşı kendilerince aldıkları önlemler var. ‘‘Garson kadınlarla gelen birine kesinlikle oda vermediğimiz için, bazen ayrı ayrı gelip oda tutuyorlar. Sonra da birbirlerinin odalarına geçiyorlar. Bunu öğrenince her kata bir adam koyduk. Kimsenin kimsenin odasına geçmesine izin vermedik. Tunceli'nin yerlisine zaten kesinlikle oda vermeyiz.’’ Kadın garsonların TV seyretmek için bile olsa lobide oturmaları kesinlikle yasak mesela.

Vaktiyle Tepebaşı Oteli'nde çalışan Murat ise şunları anlatıyor: ‘‘Evlenmiştim ve ev arıyordum. Tepebaşı'nda çalıştığımı duyan hiçbir ev sahibi bana ev vermedi. Bu kadınların içinde mutlaka fuhuş yapanı vardır ama inanın ‘‘abla’’ deyip saygı duyduğumuz öyle insanlar var ki içlerinde. Tunceli halkının yüzde 70'inin bu sorunla ilgilenmediğini düşünüyorum. Bu kadınlara karşı çıkanlar, kendilerini ön plana çıkarmak isteyenler. Onlar, feodalizmi yaşarken, kapitalizme öykünüp, sosyalizmi de ceplerinde tutuyorlar.’’

Emniyetten üst düzey bir yetkili ise kadınların çalışmasının yasalara uygun olduğunu hatırlatıyor: ‘‘Birkaç grup bu kadınları sebepsiz yere Tunceli'den kovup, kanunları çiğnememizi istiyor. Tunceli'de etkili sol örgütlere bakarsanız bu kadınları biz getiriyormuşuz. Devletin işi gücü yok, kadın mı bulacak. Bir süre önce 10'a yakın birahaneyi hijyen kurallarına uymadıkları ya da kavga çıktığı için bir süreliğine kapattık. Yoksa o gruplar kapatılsın istedi diye kapatmadık. Eksiklerini tamamlayınca da tekrar açtık. Bu kadınların otelde fuhuş yapmaları mümkün değil. Çok sıkı denetimlerden geçiyorlar. Vatandaşın bu konuda büyük bir tepkisi yok. Birkaç grubun uzatması bu.

Devrimci damarımıza ters

Biz namusuyla çalışan kadına sesimizi çıkarmayız. Ama içki içirip, fuhuş yapanlar Dersim'i yozlaştırıyor. Dersim'in bir onuru var. Hepimiz onu korumak zorundayız. Devlet bu sistemin devamından yana olduğu için yeterli denetimi yapmıyor. Fuhuş yapmasalar bile sohbetlerinin karşılığında para alıyorlar. Neticede buradan para çıkıyor. Bir yılda buradan çıkan parayı hesaplasanız bir fabrika yapar. Birahane sahipleri madem fuhuş yaptırmıyorlar, Tunceli'nin yerlisi kadınları çalıştırsınlar o zaman. Burası yoksul bir kent, bu kadınlar yüzünden, adam elindeki bütün parayı harcıyor ve evine ekmek götüremiyor. Karısını, çocuğunu mağdur ediyor. Karısı karşı çıkınca dayak atıyor. Birkaç erkeğin karısını terk edip, o kadınlarla birlikte gittiğini biliyoruz. Bir yıldır eve uğramayan ama karısını da boşamayanlar var. Genel bir yozlaştırılma politikası var. Buranın yıllardan beri devrimci bir damarı var, damarımıza basıyorlar.

KADIN GARSONLAR NE DİYOR?

Banu (30)
, baskılara rağmen hálá Tunceli'deki barlarda garsonluk yapan altı kadından biri. Banu, gerçek ismi değil. Ailesi Antalya'da bir otelde çalıştığını sanıyor: ‘‘Ya 3,5 yaşımdaki oğlumla kocamın kahrını çekecek ya da kendi yolumu çizecektim. Benim yolum başkalarının düşündüğü gibi eğri bir yol değil. Gece yarılarına kadar ayakta çalışıyorum. Bu kadınlar buranın namusunu bozuyor, diyeceklerine biraz kendilerinde hata arasınlar. Her yerde çalıştım. Buradaki gibi hiçbir yerde suçlanmadık. Aklı kıt, parası bol bir adam bulsam hemen evlenip bırakacağım zaten bu işi.

Tunceli'den kovulan Pınar ortalık yatışınca dönecek

Pınar (28) Tunceli'den kovulan 20 kadından biri. Şu anda Elazığ'da başka bir birahanede çalışıyor.

'Bir yıl önce kocamla kumar yüzünden ayrıldım. Ailem hálá şehir şehir dolaşıp pazarlamacılık yaptığımı sanıyor. 12 yaşında bir oğlum var ve lösemi hastası. Aylık ilaç masrafı 2,5 milyar lira. Ben bu parayı başka hiçbir işte kazanamam. Bunu yapmaya mecburum. Çocuğuma para yetiştireceğim diye 3 aydır aralıksız çalışıyorum ve onun yüzünü görmüyorum. Bundan büyük ıstırap var mı? Tepkiler geçince Tunceli'deki birahaneye yeniden döneceğim. Birahanelere kocalarıyla gelip çalışan kadın garsonlar var. Fuhuş yapsa kocasıyla mı gelir? Tuncelili bir adam bana vol ısmarlamıştı. Karısının daha belden aşağısını görmemiş. Her şey karanlıkta olup bitiyormuş, kadın onun yanında soyunmuyormuş. Böyle adamlar, bizim gibi bakımlı kadınları görünce geliyorlar tabii. Tuncelili kızlar, oranın yerlisi erkeklerle birlikte olmuyorlar. Astsubay ya da dışardan gelen memurlarla birlikte oluyorlar. Çünkü Tunceli çok küçük bir yer ve yerli bir erkekle birlikte olduğu zaman dile düşmekten korkuyor. Böyle olunca Tunceli erkeği daha aç kalıyor.

Mekan sahipleri direniyor

MAVİŞ UMUT: Ekmek paramı protesto edenler verecekse hemen kadınları göndereyim. Kadın garsonlar olmayınca müşteri gelmiyor. Bu kadınlara karşı çıkanlar bizi üstü kapalı tehdit ediyorlar. Kanunlar bize bu kadınları çalıştırmak, onlara da çalışma hakkı veriyorsa, sosyal demokratım diyenlere ne oluyor? Onlar ne kadar mücadele ediyorsa, ben de kendi hakkımı korumak için o kadar mücadele edeceğim.

GÖZDE: Fuhuş yapacak olan her yerde müşterisini bulur. Birahanede gelip sarhoşla uğraşmaz. Ben yanımda çalışan kadınlara güveniyorum. Yaşın yanında kuruyu da yakmak Tunceli'nin demokratlığına yakışıyor mu? Kapımızın önüne siyah çelenk bıraktılar. Bir değil, 10 tane bıraksalar alır yakarım. Kimse ekmek paramla oynayamaz. Ben buradayım, hiçbir yere gitmiyorum.

KEKO DAYI: Tunceli'de bu birahaneler yokken, Elazığ'a eğlenceye gidiliyordu ve birkaç yıl öncesine kadar eğlenceye giden yüzlerce genç yollarda trafik kazasında ölüyordu. Şimdi hiç olmazsa bu olmuyor. Onların da insan olduğunu anlamaya çalışmıyoruz, mekanik bakıyoruz. Ama burada mekán sahiplerine düşen iyi niyetli, aklı başında kadınları seçmek. Madem bu kadınları istemiyorsunuz, Tuncelili kadınlar çalışsın diyoruz, bu sefer de ‘‘Aaa olur mu öyle şey’’ diyorlar.

VİETNAM: Tunceli'ye ilk kadın garsonu getiren bizim barımızdır. Terörden canımız yanıyordu, gülüp eğlenmeye hasret kalmıştık. O kadınları küçümsüyorlar. Onların çektiklerini ben bilirim. Mecbur olmasalar gelip buralarda çalışmazlar.

HALK NE DİYOR?

Ali (29): Kadın garsonlardan 25'i namusuyla çalışıyorsa 5'i çalışmıyordur. Bu kadınların hepsi fuhuş yapsa ne olur ki? Tunceli'de genelev yok, en yakın genelev Diyarbakır'da. Tuncelili seks yapmasın mı? Siyaset olsun, seks olmasın, var mı öyle bir şey?

Ali Uslu (56): 80 ilde kadın garson çalışıyor da, bir Tunceli mi sorun oluyor? Ayrıca hatayı niye o kadınlarda arıyoruz. Dönüp kendimize bakalım? Biz istemesek burada olmazlar zaten. Kadınların masaya oturması yasak. Onlar ayaktayken sohbet ediyoruz. Biraz güleryüz, biraz sohbet yetiyor. Önemli olan insanın kendi vicdanıdır. Benim vicdanım bu konuda rahat, çünkü ben o kadınlarla iddia edildiği gibi fuhuş yapmıyorum.

Tarık (28): Tunceli'ye dışardan gelip çalışan kadınlar birkaç ay sonra buradan ayrılıyor. Tunceli'nin parası dışarı gidiyor. Az biraz parası olan bütün paralarını bu kadınlara yatırıyor. Ailelerde sorunlar çıkıyor.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!