Stratfor

Obama geldiğinde, sayın ahalimiz yalakalık yarışına girmiş; kimisi kurban kestirmiş, kimisi baston, kemençe, seccade hediye etmiş, Beyşehirli balıkçılar da, Beyaz Saray’da buğulama yapsın diye, air force one uçağına 6.5 kilo “sazan” göndermişti... İyi, güzel de, balıklar yolda kokmaz mı sorusuna, bi şeycik olmaz, “strafor” kutularda buzladık cevabını vermişlerdi.

*
E bakıyoruz bugün...
*
Strafor fikri pek beğenilmiş olsa gerek ki... Gölge CIA olarak bilinen küresel istihbarat örgütü “Stratfor” kutulamış kutulamış göndermiş bizim “sazan”ları!
*
WikiLeaks bi yayınladı.
Buzları çözülüverdi.
*
Kimisi “asabi şahsiyetin danışmanını ayarladım, aman deşifre olmasın, ne istersek yapıyor” diyor. Kimisi “bülbülüm genel başkan yardımcısı oldu, şahane ötüyor” diyor.
*
Kimisi “sarı basın kartlı” gazteci yemlemiş, köşesinden olta atıyor. Kimisi tek tek uğraşmamış, komple gazte bağlamış, “raporu gönderdim, yarın aynen basacaklar” diyor.
*
Kimisi gönüllü olmuş, sevabına satıyor... Mesela, Genelkurmay’da görevli bi subayla öğle yemeği yemişler, daha tatlıya bile geçmeden, “memnuniyetle istihbarat veririm” demiş.
*
Kimisi de parayla satıyor...
“Muhafazakâr” kimliğiyle tanınan, “güvenlik” konusunda uzman bi profesörümüze 1666 dolar ödenmiş. Tahminim, 1670 verip, 4 dolar para üstü aldılar şerefsizden... Olsun gari. Taş atmış da kolu mu yorulmuş, memleketin “muhafaza”sını satıp, neticede “kâr” etmiş!
*
Ne kamu kuruluşu kalmış sızmadıkları, ne de bakanlıklar... “Ben satarım, ben daha iyi satarım, ben ucuza satarım, ben bedavaya satarım” diye kuyruğa girmiş arkadaşlar.
*
Hatta...
Harcıraha bile gerek kalmıyormuş artık... Göze girip, Amerikan ajanlığına kabul edilmek için, şoför ve makam otomobili ayarlayanlar bile oluyormuş. Havalimanında karşılıyorlarmış.
*
Bakmışlar ki, ihtiyaç fazlası vatan haini var... Stratfor’un en tepesindeki adam, Türkiye için özel genelge yayınlamak zorunda kalmış... “Kaynakları koordine edin” diyor. “Birbirinizin ineğini sağmayın, herkes kendi ineğini sağsın, sütü az inekle vakit kaybetmeyin” diyor.
*
Etraf hain kaynıyor...
Haincikleri boşverin demek istiyor.
*
Sonra bi genelge daha yayınlamış... “Acil durum yoksa, temas kurmayın” diyor. Belli ki, zırt pırt, olur olmaz saatlerle arayıp, tırışkadan mevzularla lüzumsuz rahatsızlık veriliyor.
*
Uzun lafın kısası...
Hani, amele pazarları vardır ya, bi kamyonet yanaşır, üçe beşe bakılmaz, balıklama atlanır.
*
İş o hale gelmiş kardeşim.
Çek kamyoneti Ankara’ya...
Atlasınlar kasaya.
Yazarın Tüm Yazıları