‘Öfke düşünceyi daraltır’

ANKARA’daki Roma Dönemi Taş Yazıtların bir bölümünü kitaplaştıran Prof. Dr Stephan Mitchell kitabında, Ankara, Roma döneminde kamuya açık eğlencelerin çoğunlukla yüksek rahipler onların aileleri tarafından verilen bağışlarla karşılandığını yazar.

Roma İmparatorluğu’nun en önemli eyalet merkezi olan Doğu Eyaletleri içinde kamuya açık eğlencelerin en uzununu en görkemlisini yapan, cazibe merkezi olan Ankara bugün spor branşlarında hemen her şeyini İstanbul’a kaptırmıştır. Dünya Basketbol Şampiyonası’nın bir ayağı Ankara’da olmasa Ankara Kapalı Spor Salonu’nu gibi bir tesisi herhalde uzun yıllar göremeyecektik.
Diğer taraftan 5 milyona yakın nüfusu olan Ankara’ya Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç 33 bin kişilik yeni stad müjdesi veriyor. Uluslararası müsabakalar oynanabilir diyor. Ankara’nın yarı nüfusuna sahip illerde daha büyük statlar yapılıyor. Uluslararası müsabakalar için daha büyükleri varken neden Ankara seçilsin? 50-60 bin kişilik stat yapılır da ya dolmazsa diye bir kaygı mı var.
Ankara tarih boyu hep lider şehir olmuş çeşitli medeniyetlere üç kez başkentlik yapmıştır. Nasıl oluyor da şehrin en köklü takımı kişisel kaprisler, manasız iç çekişmeler yüzünden küme düşüyor.
Ahmet Gökçek döneminde son yılların en iyi Ankaragücü kadrosunu oluşturulmuştu. Başarı ile birlikte seyirci sayısı her geçen hafta artıyordu. Ankara’nın önemli bürokratlarını, eşleri ile gelen hanımları, genç kızları tribünlerde gördükçe mutlu oluyor geleceğe dönük ümitlerimiz de artıyordu.
Öte yandan Gökçek ailesi ve onunla birlikte kongrede üye olan kişiler kongreye katılan delegenin yeterli imza verilmeden tüzük değişikliği ile Ankaragücü Kulübü’ne üye yapılması dava konusu olmuştu.
Sonuçta Mahkeme kararında Ahmet Gökçek ve yönetiminin üyeliğinin geçerli olmadığına ve mevcut yönetimin yok hükmünde olduğuna karar verdi.
GÖKÇEK VE AYDIN MUTLAKA UZLAŞMALI
Mahkeme kararından hemen sonra Melih Gökçek ile Cemal Aydın bir araya geldi. Melih Gökçek, Beyaz TV’de görüşmenin detaylarını şöyle anlattı.
- Melih Gökçek: “Ya kulübü al, ya ver bunun ortası yok, kulüp gidiyor yok olacak, her sene arkası arkasına küme düşmeye başlar, bunun vebalinin altından kalkamazsın.”
- Cemal Aydın: “Yeniden kongre yapalım, bana ihanet eden kişiler var, onları yönetim dışına atmak kaydıyla ben size destek olurum.”
Melih Gökçek bu teklifi kabul etmez ve Ankaragücü’nün dağılma süreci o anda başlar.
Ankaragücü’nün üye ve delege yapısını değiştirme fırsatı Cemal Aydın tarafından sadece Melih Gökçek’e verildi. Gökçek, ilk fırsatı değerlendirirken mahkemelik oldu engellendi. İkinci tarihi fırsatı, Cemal Aydın’a öfkesinden kullanamadı. Gökçek bir kez daha Cemal Aydın’a taviz verseydi Ankaragücü’nün dağılmasını kesinlikle engellerdi. Öfkesine yenildi. Veliler Velisi Hacı Bayram-ı Veli “Öfke düşünceyi daraltır” diyor.
Bugünkü üye ve delege yapısı ile Ankaragücü’nü kurtarmak için maddi destek seferberliği yapmak hiçbir işe yaramaz. Mevcut delege durumu maalesef Ankaragücü’ne sahip çıkmak isteyen herkesin önünü kapatmaktadır. Başkan ve yönetime girecek kişi, ben Cemal Aydın’ın kuklası mı olacağım diye uzak durmaktadır.
TÜZÜK DEĞİŞMELİ
Yeni seçilen başkan Haluk Ilıcan yönetimi tüzük değişikliği için Kongreye gidiyor. Bugünkü yönetimi her zaman hayırla yad edeceğimiz bu asil davranıştan dolayı kutlarız. Cemal Aydın ve onu destekleyen delegelere sesleniyorum; Sadece Anadolu’nun değil dünyanın en eski medeniyetlerine ev sahipliği yapmış, Augustus döneminde yaşamış olan Roma’lı tarihçi Livius’un ‘soylu şehir’ olarak nitelendirdiği Ankara’ya azıcık bir sevginiz varsa tüzük değişikliğine destek olun. Kulübe üyeliğin yolunu açın. Toplumun her kesimini kucaklayacak bir yönetim oluşturun. Bilinmelidir ki, üyeliğin yolunu açmaya engel olan her kişiyi tarih lanetle anacaktır.
Hasan ÇEKİÇ-ANKARA
Yazarın Tüm Yazıları