Uzanlar'ın rüşvetini az bulanlar

Salı günkü AKP grup toplantısı sonrası da manzara aynıydı.

‘‘Zor durumdasınız’’ diye laf atınca bakan, bizi de grubun içine aldı.

Konu elektrik kaçağı ile mücadeleydi.

Gruptan biri yeni bir yöntemden (operasyon olasılığından yazmıyoruz) söz edince Güler, bütün dikkatini bu kişiye çevirdi.

Bir káğıt uzatarak, bu yönteme başvuranları káğıda yazmasını istedi.

Vatandaş, kendisini ihbarcı konumunda hissettiği için geri çekildi.

Güler ısrarını sürdürdü, bir ikna yolu bulmaya çalıştı.

‘‘Kul hakkı’’, ‘‘Vatandaşlık görevi’’, ‘‘Bir bakan olarak bu kadar üzerlerine gidiyorum, sen niye görevini yapmıyorsun?’’ dedi, ama başarılı olamadı.

Bu kişinin Samsunlu olduğu ortaya çıkınca Güler'in, ‘‘Ben de Orduluyum. Bak hemşeriyiz de’’ kozuna başvurması da sonuç getirmedi.

Ama Güler'in ısrarcı tavrı, bu kişinin bir arkadaşını insafa getirdi.

O, uzatılan káğıda bir firma adı yazarak bakanı mutlu etti.

ŞİMDİ İÇERDE OKŞANIYORLAR

Güler, bu moralle yeniden diğer Samsunluya dönüp tam bir nutuk çekti:

‘‘Bak bunu alıyorum, ama araştıracağım. Hemen suçlama falan yok. Sen de ver şu isimleri bakalım. Belki senin şüphen de yersizdir. Ama dediğin gibiyse kimsenin gözünün yaşına bakmayacağız. Bu yetimin, yoksulun parası. Kimseye acıma. Büyük hortumcular da böyle küçük hortumculardan çıkıyor.’’

Araya girip Güler'e, ‘‘Bu işler içeriden yardımsız olmaz’’ dedik.

Bakan bunun üzerine, ‘‘Yoksa bu işi yapamazlar ki zaten. Ama onlar da ortaya çıkmaya başladılar ve şimdi içerde okşanıyorlar’’ dedi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın AKP grup konuşmasına atıfta bulunarak, ‘‘Biriniz ümüklerini sıkıyor, diğeriniz okşatıyorsunuz yani’’ dedik.

Güler'in buna yanıtı da, ‘‘Biz okşamayınca onlar milleti okşuyor’’ oldu.

Konu buradan da kamu personeline verilen rüşvete gelince Güler, ‘‘O iş de çok ileri gitmiş. Hatta Uzanlar, bir rüşvet belgesinin üzerine, ‘Az bulunup beğenilmediği' diye de yazmışlar. Bunun bile belgesi var artık’’ diyerek çarpıcı bir örnek verdi.

‘ASIL BABALARI YAKALAYACAĞIZ'

Sonra da, ‘‘İşte biz bunların üzerine gidiyoruz, ama bu arkadaşımız bize hiç yardımcı olmuyor bile’’ diyerek yeniden Samsunlu vatandaşa döndü.

Samsunlu bu kez Güler'i kırmadı; adını ve telefon numaralarını bakanın uzattığı káğıda yazıp belge ve bilgileri aktarma sözü verdi.

Güler, sonuca ulaşınca da Samsunlu vatandaşın vicdanını rahatlatacak açıklamalar yapmaya başladı.

Kaçak oranının yüzde 25'ten yüzde 19'a indiğini, bunu daha da aşağı çekme kararlılığında olduklarını belirten Güler şöyle konuştu:

‘‘Bizim 25 milyon abonemiz var, ama elektriğin yüzde 44'ünü 100 bin işletme kullanıyor. Büyük kaçak da burada. Asıl bu babaların peşindeyiz. TOBB'la işbirliği içinde, firmanın yaptığı üretimle bu üretim için gereken elektriği hesaplayacağız. Arada fark varsa, ‘Gel kardeşim' diyeceğiz. Bir de kurşunları söküp sayaç sıfırlıyorlar. Sayaçlardaki kurşunları iptal ettirebiliriz.’’