Okur Temsilcisi'ne mektuplar

Güncelleme Tarihi:

Okur Temsilcisine mektuplar
Oluşturulma Tarihi: Aralık 29, 2003 01:47

Amacını aşan başlıklar

GAZETENİZDE, 20 Aralık 2003 Cumartesi günü manşetten verilen, Fransa'da ‘‘mini etek’’ cinayeti haberinin aslı nedir?

1- Bu haber, yalan mıdır?

2- Bu haberin manşetten veriliş amacı nedir?

3- Bu haberin eğer doğruluğu kanıtlanmamış ise manşetten verilmesi doğru mudur?

Erkut CANTÜRK

ecanturk@hotmail.com


Olayı İslam’a bağlamak doğru değil

FRANSA'
da köprüaltı gençliği olarak nitelendirilen iki erkek tarafından üzerine benzin dökülerek yakılan bir Fransız kızla ilgili haberin, başı örtülü Müslüman genç kızlarla ilişkilendirmenizi doğru bulmuyorum.

Ahmet GÜNEŞLİ

TEMSİLCİNİN NOTU

Bu dizi, geçen hafta boyunca, İslami kesimin gazetelerine de konu oldu. Vakit Gazetesi'nden muhabir Adem Balta da ‘‘Gerçekleri yansıtmayan bu haberle ilgili olarak köşenizde yer ayıracak mısınız?’’ diye sordu.

Öncelikle, Erkut Cantürk adlı okurumuza yanıt vermek istiyorum.

Mini etekli bir kızın Paris'te öldürülmesi haberi yalan değil, doğru. Bu olayın yaşandığı ve o dönemde Fransa'da gazetelere konu olduğu biliniyor.

- Doğruluğu kanıtlanmamış haberler her gazetenin imajını zedeler. Bundan hiç kuşku yok.

‘‘Bu haberi neden Müslümanlarla ilişkilendirdiniz’’ eleştirisine gelince. Diziyi yazan Özdemir İnce, ‘‘Kendisiyle röportaj yaptığım Fransa Laiklik Komisyonu üyesi Gaye Petek ‘Mini etekli kız'ın Müslümanlar tarafından yakıldığını söylemedi. Yazıda da bu yok. Gaye Petek, Fransa'da türban yasağı önermeye kadar giden olaylardan söz ederken, gettolarda yaşanan birçok olaydan örnek verdi ve bunu da saydı. Ben de yazdım’’ dedi.

20 Aralık tarihli gazeteye bir kez daha bakılarsa, haberde mini etekli kızın, Müslümanlar tarafından öldürüldüğü ifadesinin yer almadığı açıkça görülebilir.

‘‘Hürriyet, neden bu olayı manşete taşıdı’’ sorusunu ise Genel Yayın Yönetmenimiz Ertuğrul Özkök yanıtladı:

‘‘Özdemir İnce'nin yazı dizisinde yer alan, nasıl olduğu ve gerekçeleri hálá tam olarak aydınlatılmamış bu cinayet, Fransa'daki türban yasağına yol açan süreçte önemli bir kilometre taşı sayıldığı için önemsendi. Zaten bu örneği dile getiren de Fransa'da türban yasağını öneren resmi komisyonun bir üyesiydi. Ancak Hürriyet'in sadece gazetecilik merakı ve refleksiyle yayına hazırladığı yazı dizisinin manşeti ve sunum biçimi haklı eleştirilere yol açtı.

Cinayetin dini motifle işlendiğine ilişkin elde herhangi bir veri bulunmuyordu. Yazıda ve spotlarda da buna ilişkin bir ifade yoktu. Ancak manşetin sunumu, kastımızı aşacak ve böyle bir algılamaya yol açabilecek biçimde oldu.

Hürriyet Yazı İşleri'nin Fransa'da yaşayan milyonlarca Müslüman'ı haksız yere itham etmek, töhmet altında bırakmak gibi amacı yoktu. Öyle bir amacımız olsaydı, türban yanlılarının görüşlerine de tam bir sayfa ayırmazdık.’’


Gazetenin mürekkebi

28 yaşındayım ve 12 yıllık Hürriyet okuruyum. ‘‘Hürriyet Gazeteciliği’’ni kurumsallaştırma çabalarınızı takdir ediyorum. Ancak sanırım bu kurumsallaşma çalışmalarında gazetenin fiziksel özellikleri göz ardı ediliyor. Bence gazetenin mürekkebi ve káğıdı da kurumsal kalitenin bir parçası. Bunlardan neden bahsediyorum? Çünkü her sabah gazetemi işe giderken okuduktan sonra elime geçen simsiyah mürekkep lekesi artık sinirimi bozuyor. Benim bildiğim Hürriyet yönetimi, eminim ilk birkaç cümlemi okuduktan sonra bu sorunu gidermek için çalışmaya başlamıştır bile.

Mutlu İNCE/ANKARA

Bir hákimin özel yaşamı

GEÇEN günlerde okurlarınızdan biri size ‘‘Hákimin özel yaşamına saygı göstermiyorsunuz’’ demiş, siz de hákimin ‘‘özel yaşamında kamu çıkarı vardır’’ diye cevap vermişsiniz. Allah aşkına ne alakası var?

Hákim, karısını aldatamaz mı? Eşcinsel olamaz mı? Bunu hemen deşifre mi etmek gerekiyor? Anayasa’nın özel hayata saygı güvencesi biz normal vatandaşlara mı özgü sadece? Yoksa Anayasa, hákimler ve normal vatandaşlar diye ayrım yapmış da bizim haberimiz mi yok? Hákimin davranışları, bizleri ancak mahkeme salonu içinde verdiği kararlarla bağlar.

Cem KARAKO

Hafız değil Beşar

17 Aralık 2003 tarihli gazetemizin iç sayfasındaki haber içerisinde isim hatası yapılmış. Bildiğimiz kadarıyla Hafız Esad ölmüştü. Haberde adı geçen Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad olacaktı.

Adnan TEZEL/ESKİŞEHİR


TEMSİLCİNİN NOTU

Sayfayı hazırlayan editörümüz, ‘‘Okurumuz haklı, ilk baskılardaki hata fark edilip hemen düzeltildi’’ dedi.


Guru olmak kolay değil

30 Kasım tarihli ‘‘Hürriyet İK’’nın manşeti ve 1. sayfa konusu 20 guru adayının seçilmesi üzerineydi.

Gurunun tam anlamı ‘‘üstad’’ veya ‘‘pir’’ demektir. ‘‘Üniversite öğrencisini alarak guru yapacağım demek’’, seni artist yapacağım demeye benzer. Guru olmak için değil 10 fırın ekmek, 100 fırın ekmek yemek gerekir. Yapılan uygulama son derece hatalıdır.

Biz 1999 yılında gerçek bir guruyu Japonya'dan JUSE'den getirttik. Lütfi Kırdar Sergi Sarayı'nda 3 gün seminer verdi. Adam o tarihte 81 yaşındaydı, yanında da 60 yaşında yardımcısı vardı. Gurular böyle olur.

Unutulmasın, üniversite diploması ekmek karnesi değildir. Diploma ile guru olunmaz.

Çetin USTAOĞLU

Makine Yüksek Mühendisi

Uzman Kalite Danışmanı, Kalite Yöneticisi

TEMSİLCİNİN NOTU

Okurumuzun eleştirisini, İK Editörü Mine Kılıç yanıtladı. Kılıç, ‘‘Sanırım bir yanlış anlama olmuş. Bu okul tabii ki gençlere ‘Gelin sizi guru yapacağız' demiyor. Hiçbir mantık böyle bir şeyi zaten kabul edemez. Okulun amacı, farklı düşünmeyi başarabilen, aydın, zeki ve akıllı gençlere bir ufuk açabilmek’’ dedi.


Eşya piyangosu ilanı

BEN Körler Federasyonu'nun düzenlediği eşya piyangosu çekiliş sonuçlarına, gazetemiz Hürriyet'te belirtilen tarihlerde rastlamadım. Bu durumu bilgilerinize sunuyor, vakit geçirilmeden okuyucuyu bilgilendirmenizi istiyorum. (4-5-6 Aralık tarihleri arasında yayımlanacağını belirtmişlerdi.) Sevgiyle kalın.

Yıldız ÖZER

firatozer66@hotmail.com


TEMSİLCİNİN NOTU

Konuyu, Reklam Teknik Müdürümüz Sayın Ethem Ulutaş araştırdı ve şöyle dedi: ‘‘Türkiye Körler Federasyonu, bu piyangoyu erteledi. Erteleme ilanı 5 Aralık tarihli gazetemizde yayımlandı. Çekiliş 23 Ocak 2004'te yapılacak, sonuçları da 24 veya 25 Ocak'ta açıklanacak.’’



OKURLARIMIZDAN KISA KISA

MURAT YILDIRIMOĞLU Bilim ekinizdeki haberlerin Türkçelerini beğenmiyorum. Ekteki yazılar kesinlikle su gibi akan, doğru düzgün bir Türkçe ile oluşturulmalı.

VESİLE CAMAN Gazetenizin ilavesiz yayınlandığı pazartesi-salı günlerinde, bölge eki verilebilir. Ben bir İzmirli olarak bu günlerde Ege eki vermenizi rica ediyorum.

GÜVEN BÜYÜKBAYKAL 15 Aralık tarihli gazetenizde ‘‘Valencia, Betis'i tek golle devirdi’’ adlı haberde UEFA Kupası 3. turunda temsilcilerimizle eşleşen 3 takımın liglerinde haftayı galibiyetle kapadığı, haberin devamında ise Parma’nın Juventus'a yenildiği belirtiliyordu. Yani haberde çelişki vardı.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!