RTE’nin reytingi KK’nın reytingi

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’la Kemal Kılıçdaroğlu’nun çıktığı aynı programlar reyting açısından kıyaslanıyor.

Haberin Devamı

Sonra da her gazete/köşe yazarı meşrebince yorumluyor bu reytingleri.
“Kılıçdaroğlu reytingde geçti...” “Erdoğan daha çok izlendi...”
“Elmalarla armutları toplamak” denir buna.
Liderlerin performansı kadar, programın yayın saati, önünde hangi yapımın olduğu, karşısında ne yayınlandığı, o günün sıcak gündemi, hatta reklam kuşaklarının ne zaman girip ne kadar sürdüğü bile izlenme paylarına doğrudan etki eder.
Yani liderlerin aldığı reytingden seçim tahmini yapmak doğru bir sonuç vermez.
Hele ki arada çok az puan farkları varken.

Devşir babam devşir!

Yabancı sporcuları Türk vatandaşlığına geçirip milli forma giydirmeye karşı değilim.
Ama 75 milyonluk ülkede sporcu yetiştiremeyip, altyapıya önem vermeyip bu kolaycılığa kaçmaya karşıyım.
Düşünün ata sporumuz güreş bile bu ‘devşirme’ kolaycılığına kaptırdı kendini.
Yeni federasyonun ilk icraatı, güreş milli takımına kadın güreşçi transfer etmek oldu.
25 yaşındaki Rus güreşçi Yulia Rekvava, Türk vatandaşlığına geçirilecek...
Muhtemelen adı Rukiye falan yapılıp 2012 Londra Olimpiyatları’nda milli forma giydirilecek.
Amaç Londra’da, Türkiye’ye olimpiyat şampiyonluğu kazandırmak...
Tamam her ülke bunu yapıyor ama bu kadar göz göre göre yapmak benim içime sinmiyor...
Sporun ahlâkına da, centilmenliğine de ters.
Kaldı ki dünyada bunun ticaretini yapan sporcular var artık.
Olimpiyat ruhu sizlere ömür.
Bundan da önce, 75 milyonluk ülkeden sporcu çıkaramayıp, umudumuzu devşirme sporculara bağlamak kanıma dokunuyor benim...

Haberin Devamı

Sanal reklam...

Fansa’nın RTÜK’ü CSA’nın Facebook ve Twitter’ın televizyonda kullanılmasını yasakladığını yazdı Sina Koloğlu...
Haberciler, sunucular ve programlar Facebook ve Twitter adreslerini ekrandan veremeyecekler artık.
Haksız rekabet yarattığı ve gizli reklama girdiği için...
İyi de sadece Facebook ve Twitter değil ki, bütün mail uzantıları bir internet markası...
ahmet@gmail.com dediğinde ya da hotmail.com, msn.com dediğinde, bu reklama girmiyor mu?
“Google’dan baktım” demek haksız rekabet yaratmıyor mu?
Yaratıyor ama yapacak bir şey yok.
İnternet markalarının bu yüzden reklam ihtiyaçları hiçbir zaman olmuyor zaten.

Haberin Devamı

Türk kadını giyinmeyi bilmiyor

Türk kadını takmayı takıştırmayı sever.
Taşlar, takılar, bilezikler...
Ne kadar çok parlarsa, şıkırdarsa o kadar güzel olacağını düşünür.
Anadolu’da köydeki kadın da öyledir, şehirdeki modern kadın da...
Diğer yandan bir Fransız kadını ise sade giyinip tek bir taş ya da broş takmayı tercih eder.
Şu sıralar giyinme programları moda ya televizyonda...
Hiç izlemişliğim yok ama Show TV’deki “Bugün Ne Giysem”i yakın arkadaşım Caner Erdem yaptığı için, konuk jüri olmayı kabul ettim. Ivana Sert, Nur Yerlitaş ve Hakan Akkaya jüri olarak programda...
Uğurkan Erez sahne arkasında amatörlerle cebelleşiyor.
Gittiğim gün şansıma 10 tane İzmirli kadın podyuma çıkacaktı...
Aman Allah’ım...
Bu kadar mı kötü olur tercihler!
Bu kadar mı kötü giyinilir!
Bir de İzmirli kadınlar bunlar. Ya ayakkabı kötü, ya kıyafet ya da kombinasyon...
Ben moda yazarı değilim ama bir erkek gözüyle izlenimlerimi paylaştım programda.
Programın jürisi Ivana Sert, “Çantasız kadın çıplaktır” diyor ama yarışmacıların bir tanesinde bile çanta yoktu.
Ivana ne kadar çıldırsa az. O programda anladım ki, Türk kadının çoğunluğunda bir zevksizlik hakim.
Kendine yakışanı bilmiyor.
“İddialı olacağım” derken ucuzlaşıyor.
Estetik bir gözle bakmayı bilmiyor.
Ne yazık ki İzmirli kadınlar bile böyle çıktı...
(Pazartesi günü yayınlanacak program, izlerseniz bana hak vereceksiniz.)

Yazarın Tüm Yazıları