Pişman olmanın dayanılmaz cazibesi

ÇOK kişinin bildiği, hüzzam makamında bir şarkı var:

“Pişman olur da bir gün, dönersen bana geri,
Gönül kapım açıktır çalmadan gir içeri...”
Müziği İrfan Özbakır’a, sözleri de Ayhan İlter’e ait olan bu şarkı, vergi uygulaması yönünden de geçerli.
PİŞMAN REKORTMENLER
Hürriyet’te okudunuz; pişman olan üç mükellef, İstanbul vergi rekortmenleri listesini değiştirmiş.
İsminin açıklanmasını istemeyen bu üç mükelleften biri, “Türkiye vergi rekortmenleri” listesini de değiştirip 23.2 milyon lira vergi ile birinci olmuş. Diğeri ise 17.2 milyon lira vergi ile rekortmenler listesinin dördüncü sırasına yerleşmiş.
PİŞMANLIĞIN CAZİBESİ
Zamanında bildirilmeyen ya da eksik bildirilen bir gelir, Vergi Usul Kanunu’nun 371. maddesine göre “pişmanlık” talebiyle verilebiliyor.
Pişmanlıkla verilen beyanname üzerinden, vergi hesaplanıyor. Verginin bir katı, (duruma göre) üç katı olarak hesaplanan “vergi ziyaı” cezası kesilmiyor. Sadece, geciken her ay için vergiye yüzde 1.40 “pişmanlık zammı” uygulanıyor, o kadar...
MEVLANA FELSEFESİ GİBİ
Mevlana’nın;
“Gel, gel ne olursan ol yine gel.
İster kafir, ister mecusi, ister puta tapan ol yine gel.
Bizim dergahımız ümitsizlik dergahı değildir.
Yüz kere tövbeni bozmuş olsan da yine gel...”
dediği gibi, Maliye de zamanında beyanname vermeyen ya da eksik gelir beyan eden mükelleflere;
“Gel, gel kaç lira beyan etmediysen yine gel.
İster gelirini gizlemiş, ister eksik beyan etmiş,
İster naylon fatura almış ol,
yine gel.
Yüz kere pişmanlıkla beyanda bulunmuş olsan da yine gel.
Pişmanlıkla beyanda bulunup, vergini öde”
diyor.
TORBA VE PİŞMANLIK
Pişmanlıkla beyanda bulunacaklar için, Torba Yasa’da da “özel avantajlar” var.
Bunun yanı sıra, 2006-2009 yıllarında;
Yurt dışında 1-2 milyon ya da 50-100 milyon dolar veya yurt içinde gayrimenkul satışından, şirket hissesi satışından, mesleki veya ticari faaliyetlerden, 300-500 bin lira ya da 30-40 milyon lira veya daha fazla gelir elde etmiş ve bunu gizlemiş yani beyan etmemişlerse;
- Türkiye’de vergi mükellefi olarak kaydı bulunmayanlar;
2009 yılı için 1630 TL, 2008 yılı için 1496 TL, 2007 yılı için 1376 TL, 2006 yılı için de 1274 TL ödediklerinde,
- Türkiye’de vergi mükellefi olarak kaydı bulunanlar;
2009 yılı matrahını yüzde 15, 2008’i yüzde 20, 2007’yi yüzde 25, 2006 yılını da yüzde 30 artırıp, bunun yüzde 20’si (o yıllarda vergisini düzenli ödemişse yüzde 15’i) oranında vergi ödediklerinde, gelir vergisi yönünden;
“Arkadaş, 2006-2009 yılı gelirlerini niye beyan etmedin ya da eksik beyan ettin?” diye sorulamayacak.
2010 yılı gelirini de pişmanlıkla beyan edip, vergisini ödeyecek.
O kadar...
Ne dersiniz “Bundan iyisi Şam’da kayısı” değil mi?
Yazarın Tüm Yazıları