Milletin vekili ile aslının gözlüğü

Belli yaşın üzerindekiler de gözlüksüz hem uzağı hem de yakını göremiyorlar.
MİLLETİN VEKİLİ
8 Şubat 2011’de alınan bir kararla; milletvekillerine ödenen 80 TL “gözlük camı” parası 150 TL’ye, “çerçeve” parası da 100 TL’den 250 TL’ye çıkarıldı.
Buna göre, gözlük almak isteyen milletvekillerine ve milletvekili emeklilerine cam + çerçeve bedeli olarak 400 TL ödeniyor.
MİLLETİN ASLI
Sosyal Güvenlik Kurumu’na tabi (SSK, Bağ-Kur, Emekli Sandığı) mensubu emekli ya da çalışan bir vatandaşa, başka bir deyimle milletin aslına;
Gözlük (yani cam + çerçeve) alması için ödenen para ortalama 40 TL.
Bitmedi... Çalışanlar, yapılan ödemenin yüzde 20’sini “katılım payı” olarak, devlete iade ediyorlar.
O da gözlük kırılınca, bir daha yok!
Üç yılda bir ödeniyor.
Diyeceksiniz ki “milletin aslı ile vekili arasında bu kadarcık fark olur”
Ne diyelim?
Keşke olmasa...

Kemer ile cüzdanın farkı

GENELLİKLE ikisi birden hediye olarak alınır ya da cüzdan-kemer diye birlikte telaffuz edilir.
Bunların, vergi yönünden ince bir farkı var.
Kemerin KDV’si yüzde 8. Cüzdanın ki ise yüzde 18!
Bu arada el çantası, evrak çantası, 20 bin Euro’luk bayan çantası, bavul, valiz, deri mont, ayakkabı vs. de yüzde 8 KDV’ye tabi.
Cepteki ya da çantadaki cüzdan ise yüzde 18!..

O kadar da değil

- Kadınların alışkanlıklarını bilirsin; hazırlanmaları ve yola koyulmaları için bir yıl gerekir.
Terence

Bak şu tembele

KOALALAR dünyanın en tembel hayvanlarıdır. Neredeyse tüm yaşamlarını aynı ağacın üzerinde geçirirler. Yedikleri yapraklar bitse bile, başka bir ağaca geçmek yerine, aynı ağaçtaki yaprakların büyümesini beklerler.

En

* En açık en nedir?
- Alenen
* En nadir en nedir?
- Ender
* En son en nedir?
- The end
* En hoş en nedir?
- Enfes

Filozof temel

FİLOZOF Temel’e sormuşlar;
“Üstat kadınların eli neden öpülür?”
“Eee” çekmiş önce, sonra devam etmiş;
“Bir yerden başlamak lazım...”
(Teşekkürler Nur EKESAN)

Hangi burç sizi mutlu eder?

EĞER sen bir ASLAN’san
Yay ile uyumlu ve mutlu olursun.
Kova’dan her şeyi öğrenebilirsin,
Akrep sana güven verir,
Boğa seni geliştirir ve geleceği gösterir.

Hafif kadın ve süper erkek

KIZ hayret içinde erkeğe sorar:
- Ya anlamadığım bir şey var...
- Söyle hayatım,
- Ben 4 erkekle beraber oldum adım hafif kadına çıktı, sen 8 kadınla yattın adın “Süper Erkek’e” çıktı. Nasıl iş bu ya?
Erkek cevap verir;
- Bak hayatım bir kilidi her anahtar açarsa o kilide “Yalama” derler. Ama bir anahtar her kilidi açıyorsa ona da “Master Anahtar” derler... Olay budur.
(Teşekkürler Pınar KÖKSAL)

9 rakamın özelliği

9 rakamı öyle bir rakam ki kaçla çarparsanız çarpın, toplamı yine 9 eder.
Örneğin:
9 x 137 = 1.233 yani 1 + 2 + 3 + 3 = 9
9 x 749 = 6.741 yani 6 + 7 + 4 + 1 = 18. Bu da 1 + 8 = 9 eder.
Hadi bakalım, aksini ispat etmek isteyen denesin...

Zor kadınlar

- Çoğu erkek yakalanması zor kadınları kovalar. Islak bir parça sabunu küvette yakalamak gibi..
Gellet Burges
(Teşekkürler Salih ÇELEN)

Hayat ve ölüm

- Arasında ne vardır?
YANIT : “ve” vardır!

Yıldızlar ve kum taneleri

- Gökyüzündeki yıldızların sayısı, dünyadaki tüm kum tanelerinin sayısından fazladır.

İlginç kurallar

- Wyoming’de çarşamba günü duş yapmak yasaktır.
- Salt Lake City’de kartopu atmanın cezası 50 dolar.

Dünyanın şekli

ÖĞRETMEN Ali’ye sorar:
- Oğlum dünyanın şekli nasıldır? Daire mi? Elips mi?
- Vallahi o kadarını bilmiyorum ama babam dünyanın karmakarışık olduğunu söylemişti hocam..
(Teşekkürler Neşe Ocak ŞEKER)

Hint felsefesi

- Sohbet etmeyi sevdiğin biriyle evlen. Çünkü ileri yaşlarda sohbet edebilmek en çok aradığın şey olacak.
- İyi ve dürüstçe bir hayat sür. Yaşlandığında ve geçmişi hatırladığında, bundan ne kadar hoşlanacağını düşün.

7 deyip geçmeyin

- Türkiye’de 7 bölge
- 7 veren gül ve limon
- 7 göller
- Allah dünyayı 7 günde yarattı
- Gökyüzü 7 kat
(Teşekkürler Buket ÇATIK)

Bunları biliyor musunuz?

- Başkan John F.Kennedy’nin, yirmi dakikada dört gazete okuyabildiğini,
- Edison’un ampule konulacak maddeyi bulabilmek için 3.000 deneme yaptığını...

GÜNÜN SÖZÜ

- İnsanlar başaklara benzerler, içleri boşken başları havadadır, içleri doldukça eğilirler.
Montaigne