Başbakan yardımcılarının ‘Rica ederim’ savaşı

Karşılıklı yazışmalara neden olan bu tartışma iki başbakan yardımcısı arasındaki ilk çekişme değil.

KKTC ile Türkiye arasında gümrük birliğine gidilmesi de kapalı kapılar ardında ciddi bir rahatsızlığın yaşandığı süreçte gerçekleştirildi.

Gül, Dışişleri bürokrasisi ve AB Genel Sekreterliği, KKTC ile gümrük birliği konusunda olumlu görüş belirtmedi.

Şener'in buna rağmen anlaşmaya imza atması en çok Gül'ü şoke etti.

Sorun sessiz sedasız geçiştirildi; ama Gül'ün partili arkadaşlarına, ‘‘Ben de bu işe şaşırdım’’ diyerek sıkıntı beyan ettiğini biliyoruz.

Gül'ün, kendi hükümeti döneminde Şener'in, ‘Ulusal Program, AB Genel Sekreterliği değil Devlet Planlama Teşkilatı koordinasyonunda hazırlanmalı’ şeklindeki ısrarı üzerine yaşadığı sıkıntıları unuttuğunu da sanmıyoruz.

YAZIŞMA MESAJLARI

Gül'le Şener arasındaki güncel çekişme, AB Genel Sekreter Yardımcısı Tunay İnce'nin, AB yardımlarıyla gerçekleşecek programların tespiti için kamu kurumlarına gönderdiği 1 Ağustos tarihli yazı üzerine patlak verdi.

İnce'nin yazısı, kendisine bağlı DPT'ye ulaştığında devreye giren Şener, Gül'e 14 Ağustos tarihli bir yazı gönderdi.

31 Temmuz'da Resmi Gazete'de yayınlanan genelge nedeniyle bu yetkinin DPT'ye ait olduğunu savunan yazının, ‘‘Dışişleri Bakanlığı'na’’ hitabı ile başlayıp ‘‘Rica ederim’’ diye bitmesi, imzanın ‘‘Başbakan Yardımcısı ve Devlet Bakanı Doç. Dr. Abdüllatif Şener’’ olması çok dikkat çekiciydi.

Türk devlet teamülüne göre, Şener yazısında şu iki ifadeden birini kullanmalıydı:

‘‘Saygılarımla rica ederim’’ veya ‘‘Saygılarımla durumun keyfiyetini arz ederim/rica ederim.’’

Oysa Şener, ‘‘Saygılarımla’’ ifadesini es geçip, sadece ‘‘Rica ederim’’ diyerek, bir anlamda, Abdullah Gül'ü, hiyerarşik olarak daha aşağıda bir bakan olarak gördüğünü belli etmişti.

Gül, kabine arkadaşının bu yazısını aldığında bir kez daha şaşırdı.

Genelgenin eklerine DPT'yi yetkili gösterecek anlama gelen ibarelerin nasıl konduğu ise ayrı bir şaşkınlık nedeniydi.

GÜL'DEN AYNEN MUKABELE

Ancak, AB Genel Sekreterliği Kuruluş Yasası'nın ilgili maddeleri açıktı ve bu nedenle Gül, 20 Ağustos tarihli yazıyla Şener'e yanıt verdi.

Konunun, AB Genel Sekreterliği'nin görev alanına girdiğini, daha önceki uygulamaların da bunu teyit ettiğini vurguladı.

Yazısına ‘‘Devlet Bakanlığı'na’’ başlığını koyup ‘‘Rica ederim’’ diye bitirerek Şener'e mesaj göndermeyi ise ihmal etmedi.

Yazışma trafiği henüz sona ermediğinden, Gül'ün belirttiği hususlarla hitap şeklinin şaşkınlık sırasını Şener'e geçirip geçirmediğini bilmiyoruz; ancak yazışmaların AB çevrelerinde kuşkuya neden olduğu ise kesin.

Çünkü, AB Komisyonu yaptıkları yardımların hükümet bütçesiyle ilişkili olmadığını belirterek, bu nedenle DPT'yi değil, AB Genel Sekreterliği'ni muhatap görmek istiyor.

İki başbakan yardımcısının ‘‘Rica ederim’’ savaşında, cephelerden gelen son durum raporu böyle.