Sınır zorlamanın sınırı

Daha 2011’in başındayız ama Bilgi Üniversitesi’nde bitirme tezi olarak öğrencilerin porno çekmesini yılın haberi olarak gösterebilirim şimdiden.

Haberin Devamı

Beni bu haber çok heyecanlandırdı.
Baksanıza o ya da bu nedenle bir süredir sadece üniversite gençliğini tartışır olduk.
Kimi yumurta atarak, biber gazı yiyerek siyasi otoriteye başkaldırıyor.
Kimi bitirme tezi porno çekerek akademik ve ahlaki otoriteye.
“Akademik özgürlüğün sınırlarını görmek istediğim için porno çektim” diyor yönetmen arkadaş.
Oynayan kadın öğrenci, “Bu filmi hepimizin kafasındaki bir sınırı ihlal etmek için yaptım” diye savunuyor filmini.
Daha geçen ay sanatçı Şükran Moralı, lezbiyen seks performansı sahnelemişti sınırlı davetlinin önünde...
O da “Yaşanan ve yaşanamayan cinsellik tabularının kırılması için yaptım” diye anlattı performans gösterisini.
Bedri Baykam’ın spermli kağıt mendil sergilemesinin sanat olup olmadığını da tartışmıştık uzun süre.
Dünyada da tartışılıyor bu...
Sanat sınırları ne kadar zorlar?..
Sanat adı altında her şey yapılabilir mi?..
Ama bir yandan tartışılıyor, bir yandan yapılıyor.
İşte geçen gün anlattığım gibi, sinema adı altında sapık Sırp filmleri çekiliyor.
Yaşadığımız bu örnekler bizim için daha başlangıç, sanat adı altında çılgın sokak performanslarını falan bekleyin yakın zamanda.
Bakın ayrıca şu konuyu da tartışabiliriz:
Belki bazı öğrenciler için porno çekmek kopya çekmekten daha namuslu olabilir...
Ya okul yönetimi?
Onlar da üzerlerine düşeni, yapması gerekeni yaptılar.
Ama bu performanslarda asıl sormamız gereken, “Sınır zorlamanın sınırı nereye kadar” sorusu olmalı...

En sevdiğim

Haberin Devamı

Dün yazdığım yazıyı beğenmeyen bir ünlüden sert bir mesaj aldım: “Ne biçim televizyon eleştirmenisin” falan diyordu...
Bana televizyon eleştirmeni diyen var hâlâ, 4-5 yıldır televizyon eleştirisi yapmama rağmen...
Olabilir...
İsteyen televizyon eleştirmeni olarak okur beni, isteyen popüler kültür yazarı, isteyen magazin yazarı...
Dileyen de life style olarak baksın köşeye.
Hiçbirine itirazım yok.
Ama televizyon eleştirmeni olarak okuyanlara bir küçük not ileteyim de sonra “vay sen nasıl TV eleştirmenisin” diye söze başlamasınlar...
Benim televizyonda en sevdiğim kanal Investigation Discovery’dir (ID), müthiş çarpıcı ve gerçek hikayeler anlatıyorlar.
En sevdiğim yerli dizi ise TTNet Mümkünlü’dür...
En kısa o olduğu için, yoksa o da kötü.


Tacize af yok

Haberin Devamı

Yeni yıl kutlamalarının en sevindirici tarafı bu oldu. Artık tacizciye göz açtırılmayacak olması.
Yılbaşı eğlencelerinde kadınlara sözle, elle tacizde bulunan hayvanlar ellerini kollarını sallayarak gidiyorlardı.
İlk kez bu kadar ciddi gidildi olayın üzerine.
Her yere kameralar yerleştirildi.
Tacizciler daha iyi seçilebilsin diye görüntüler dijital kaydedildi.
Bugüne kadar ceza kanununun 105. maddesine göre işlem yapılıyordu ve küçük para cezalarıyla kurtuluyordu tacizciler.
İlk kez bu yıl 102. maddeden işlem yapıldı.
Ne diyor 102. madde;
“Vücut dokunulmazlığını ihlâl eden kişi, iki yıldan yedi yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır”
Yani cinsel saldırıdan işlem yapılıyor o tacizciler hakkında. Beyoğlu Cumhuriyet Başsavcılığı iddianameyi bu doğrultuda hazırlayacak. İddianamenin kabul edilmesi halinde şüphelilerin yargılanmasına önümüzdeki günlerde Beyoğlu Asliye Ceza Mahkemesi’nde başlanacak. Bugün itibariyle bir kadını taciz ettiği için birinin yedi yıl hapis yatmayacağını hepimiz biliyoruz.
Ama en azından buraya doğru adımlar atılıyor.
Kadınların sokaktaki özgürlüğü güvence altına alınması açısından atılan her adım önemli.

Necati mi dediniz?

Haberin Devamı

Galatasaray üç sezon aradan sonra Necati Ateş’e yeniden bel bağladı...
Hazin ve acıklı bir durum...
Galatasaray yönetiminin ve Hagi’nin bu sezondan umudunu kaybettiğinin en iyi kanıtı bu. Ama bu mantıkla kupayı da kaybedecekler farkında değiller...
2008 yılında Feldkamp, Necati’yi Galatasaray’dan gönderirirken ne demişti:“Gençlerin geleceğini hazırlamak, gençlere yol açmak zorundayım”... Üç yıl sonra ne değişti?
Benjamin Button Necati gençleşti anlaşılan...

Yazarın Tüm Yazıları