Kerata, kaltak, hergele bize ayakkabıdan hediye

Güncelleme Tarihi:

Kerata, kaltak, hergele bize ayakkabıdan hediye
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 26, 2003 22:09

‘‘Seni benden alıp götürdükleri için onları çok kıskanıyorum’’ repliğini, Neil Jordan'ın Zor Tercih (The End of Affair) adlı filminde, bir adam sevgilisinin ayakkabıları için söylediğinde duymuştum. O gün bu gün ayakkabı dendiğinda nedense aklıma ilk bu cümle geliyor.

Kitabevi Yayınlarından yeni çıkan ‘‘Ayakkabı Kitabı’’nı görünce de öyle oldu. Ama kitabı okuduğumda, ‘‘Altı üstü sadece bir ayakkabı’’ dediğimiz şeyin hikayesinin bir derya olduğunu gördüm ve o deryaya daldım.

Meğer ayakkabı hayatın ne çok alanına sızmış. Ebediyat, tiyatro, çocuk oyunları, masallar, destanlar, şarkılar her yerde.

Bugüne kadar herhangi bir kadına, ‘‘ne çok ayakkabın var’’ diye söylenmeyen bir erkeğe de rastlamadım. Bazıları kadının ayakkabı sayısını ilişki için kriter bile alıyor. 35 çiftten fazla ayakkabısı olan kadınlarla hiçbir ilişki kurmayan bir arkadaşım var mesela. Başka bir arkadaşımın sürekli gördüğü kábus ise, ayakkabısız ortada kaldığıdır.

Editörlüğünü Marmara Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Emine Gürsoy Naskali'nin yaptığı ‘‘Ayakkabı Kitabı’’nın içinde yok yok. Bu kitap 1998'de yapılan bir sempozyum sonucunda ortaya çıkmış. Türk Dil Kurumu Asli Üyesi olan Emine Gürsoy Naskali ise Oxford Üniversitesi'nde onur ödülüyle mezun olan, İngilizce, Fransızca, Fince, Arapça, Farsça bilen, Hakasça-Türkçe, Altayca-Türkçe ve daha 20 tane Türk lehçesine sözlük yazacak kadar hakim bir bilim kadını.

Kerata:

Yunanca keratas kelimesinin anlamı boynuzlu, yani karısı tarafından aldatılan erkek. Aynı kökten gelen keratov ise ‘‘boynuzcuk’’ anlamına geliyor ve ayakkabı giymeyi kolaylaştıran maden, boynuz ya da kemikten yapılan çekecek manasına geliyor. Dilimiz bu iki kelimeyi keratada birleştirmiş ve buna her iki anlamı vermiş.

Hergele:

Farsça olan bu kelime bineğe veya yük taşımaya alıştırılmamış at veya eşek ve bu hayvanlardan oluşan sürü anlamında. Mecazi anlamda ise terbiyesiz ve görgüsüz demek. Bazı yörelerde ayakkabı çekeceği anlamında kullanılıyor.

Kaltak:

Kelimenin asıl anlamı, üzeri meşin, halı gibi malzemelerle kaplanmamış olan eyerin tahta bölümü. Bazı yörelerde eski ayakkabı anlamında kullanılıyor.

ESKİDEN KAPLAR AYAĞIMI SIKIYOR DENİRDİ

Osmanlı Türkçesinde ayak kabı ayağa giyilen ‘‘kap’’tı. Ayakkabı kelimesi 19. yüzyıla gelindiğinde birleşik kelime olarak kullanılmaya başlandı ve ‘‘Kaplar ayağımı sıkıyor’’ ‘‘Ayağınızın kabını çıkarın’’ gibi laflar da böylece tarihe karıştı.

TER-LİK TER KELİMESİNDEN GELİYOR

Terlik, ter kelimesinin bir türevi. Çağatay Türkçesi'nde terlik kelimesi teğelti anlamına geliyor ve teğeltinin manası da, ‘‘teri çekmek için eğerin altına konan keçe.’’ Terlik kelimesi, Hakaniye Türkçesi'nden beri teri emen her türlü şeyi kapsıyor. Osmanlı Türkçesinden beri kelime, anlam daralması ile bugünkü manada kullanılıyor.

KRUŞÇEV'İN AYAKKABI PROTESTOSU EN MEŞHURU

Osmanlı'da askerler sarı çizme giyermiş. Sarı Çizmeli Mehmet Ağa'nın herhangi biri anlamına gelmesi işte bu sarı çizmelerden yadigar.

Kruşçev'in BM Asamblesi'nde ayakkabısını çıkarıp kürsüye vurarak ABD'yi protesto etmesi ayakkabılı protestolarda akla ilk geleni.

Çocuk ayakkabısı üreten ustaların yüzde 20'si yurtdışında doğmuş.

Ustaların çoğu 15 yaşın altında bu işe başlamış. Yüzde 15'inin babası ayakkabıcı.

Ayakkabı ustaları içkiyi seviyor (yüzde 62). Kadın ayakkabısı üretenler çocuk ve erkek ayakkabısı üretenlere göre daha içkici.

Benim takıntım eskiyene kadar aynı ayakkabıyı giymek


Dost başa düşman ayağa bakarmış. Niye?

- Çünkü düşman her zaman karşısındakini çok iyi tanımak zorunda. Ayakkabı genellikle karşındakinin gücünü, genel durumunu ele veren bir nesnedir. Ayağına bakarak hakkında ipucu alabilir. Bunun dışında farklı yorumlar da yapılabilir. İnsan dostunun gözünün içine bakabilir ama düşmanınınkine bakamaz. O nedenle ayağa bakar denmiş olabilir.

Ölen kişinin ayakkabısının, kapının önüne koyulması ádetinin nerden geldiğini araştırdınız mı?

- Hangi inançla yapıldığını bilmiyorum ama şamanizmle ilgisi olabilir. Şamanın görevlerinden biri ölen ruhları geri getirmek, hayat vermektir. Ama kötü ruhların, şamanların ölenleri geri getirmek için yeraltına geldiklerini bilmemeleri gerekir. Bu nedenle şamanlar, kötü ruhları kandırmak için yeraltına at sırtında ters binerek giderler. Nasreddin Hoca'nın eşeğe niye ters bindiğini, latifeci olduğu için diye cevaplayabilirsiniz. Ama bence motif olarak şamanizme dayanır.

Irak savaşından sonra protestocular Saddam'ın posterlerine özellikle terlikleriyle vurarak protesto etmişlerdi. Terlik niye özellikle bir hakaret sebebiydi?

- Tabanını göstermek her zaman hakaret sayıldığı için. Türk örf ve ádetlerinde de anne babanın karşısında ayak uzatmanın ayıp sayılması bu sebeple.

Ayak ve ayakkabı niye bir fetiş unsurudur?

- Ayak cinsel bir uyarı sebebi olabilir ama fetiş midir bilemiyorum. Fetiş dediğiniz şeyin vücudun parçasından ziyade bir nesne olması gerekir.

Milli Mücadele yıllarında askerlerin ayakkabı sorunu gizli celselerde görüşülmüş. Niye?

- İki sebep olabilir. Durum o kadar perişanmış ki, düşmana karşı bu kadar açık vermek istememiş olabilirler. Asker sayısının bilinmesi karşı taraf için büyük avantaj. Ayakkabıdan asker adedi bilinebileceği için gizli celseler yapılmış.

Siz de pekçok kadın gibi ayakkabı fanatiği misiniz?

- Ayakkabıları çok severim ama 'aaa ne çok ayakkabısı var' diyemezsiniz. 10 çift falandır herhalde. Ama çok ayakkabım olsa da bir takıntım vardır. Sürekli birine dadanırım ve eskiyene kadar onu giyerim.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!