Hürriyet'e mektuplar

Güncelleme Tarihi:

Hürriyete mektuplar
Oluşturulma Tarihi: Haziran 30, 2003 01:53

Altın fiyatları oynuyor

SÜREKLİ bir Hürriyet okuruyum ve kuyumculuk yapmaktayım. Gazetenizin ekonomi sayfasında yer alan altın fiyatları kesinlikle gerçeği yansıtmamakta, günlük altın fiyatları ile tutmamakta. Bu bizim, yani sektörün içinde olanlar için sorun değil ama gelen müşterilerimiz gazetede yazan bilgileri baz almakta. Örneğin, gazetede yazan ATA ALTIN'ın fiyatı bırakın bir perakendecinin satış fiyatını neredeyse hurda alış fiyatına yakın. Ya hesap yapan kişi yanlış bilmekte ya da fiyat aldığınız yerler çok doğru bilgi vermemekte.

Zaten oynak olan piyasa fiyatlarına bir de yanlış bilgi eklenince müşteri ile direkt bağlantıda olan bizler çok zor durumda kalıyoruz.

Serkan GÜNEY

TEMSİLCİNİN NOTU

Okurumuzun eleştirisini, Ekonomi Müdürümüz Vahap Munyar şöyle yanıtladı:

‘‘Gazeteler ile çoğu televizyon kanalları olarak serbest döviz fiyatları ile altın fiyatlarını aynı merkezden almaya özen gösteriyoruz.

Biliyorsunuz, serbest piyasanın tek bir fiyatı olmaz. Adı üstünde serbest piyasa... Dövizin fiyatı büfeden büfeye değişir.

Cumhuriyet Altını'nda ise bir-iki milyonluk oynamalar söz konusu olabilir.

Biz gazeteler olarak koyduğumuz serbest fiyatları ‘‘gösterge’’ niteliğinde görüyoruz. Yani, okura bir fikir veriyor. Alacağı döviz veya altının fiyatlarının hangi aralıklarda olabileceğini kestirebiliyor.

Ancak, okurumuz altın fiyatlarımız için, ‘‘hurda altın ancak bu değerde olabilir’’ diyor. Bu pek mümkün değil. Belki hatalı fiyat koymuş olabiliriz. Dolayısıyla bu yönüyle bir kez daha değerlendiririz.

Konunun genel çerçevesini bir kez daha hatırlatayım:

Biz okuyucuya gösterge veriyoruz, kesin fiyat değil. Zaten kesin fiyat vermemiz de mümkün olamaz.’’



Konsey’den açıklama

HÜRRİYET'in 22 Haziran 2003 tarihli sayısında yazarlarınızdan Murat Bardakçı'nın Basın Konseyi'ni hedef alan bir yazısı yayımlandı. Yazının üslubuna bir şey demiyoruz, çünkü her üslup sahibiyle eş düzeydedir.

Sayın Bardakçı 19 Kasım 2002 tarihli Hürriyet'te yayımlanan yazıda gerçeğe aykırı bilgiler olması yüzünden Konsey'in kendisini uyarmış olmasına tepkilidir. O nedenle Konsey'e ihtarname gönderdiğini bildirmektedir. Buna da bir şey demiyoruz. Ancak Konsey hakkındaki iddialarının gerçekle ilgisinin de, uyarılmasına neden olan yazısındaki kadar olduğunu kamuoyunun bilmesini istiyoruz.

Gökalp YAZIR

Basın Konseyi Genel Sekreteri

TEMSİLCİNİN NOTU

Yazarımız Murat Bardakçı, Basın Konseyi'nin eleştirisini şöyle yanıtladı: ‘‘Basın Konseyi adını kullanan grup, ihtarnamemin temelindeki hususu anlamamış veya anlamazlıktan gelmiş görünmektedir. Hukuken varolmayan ve bir eş-dost topluluğu olmaktan öteye geçmeyen ‘Basın Konseyi' adını takınan grup, değil benim gibi üyesi olmayan gazetecileri, hiç kimseyi ‘uyarma' ve daha da önemlisi Hürriyet Gazetesi'nde çıkan haberlerle yazıların maddi hata taşıyıp taşımadığını kontrol etme yetkisine hiçbir şekilde sahip değildir.’’



Kid Rock ve rap

MERHABA Hürriyet! Pazar günkü gazetede ‘‘Pamela Yüzüğü Attı’’ başlıklı yazınızda Kid Rock'tan RAPÇİ olarak bahsetmişsiniz. Kid Rock, rapçi değil soyadı gibi ROCK müzik yapar. Kendisi ROCK müzik çoğunlukta olmak üzere POP müzik de yapar. Her boynunda kolye olana RAPÇİ denmez! Bu yanlışı düzeltmekte fayda var!

Murat Kadıoğlu

kadimurat@yahoo.com

TEMSİLCİNİN NOTU

Anadolu Ajansı, bu haberini bir internet sitesine dayandırarak yazmıştı. Hata oradan kaynaklanıyor.



Cuma ve Seyahat eklerinden iki özür

HÜRRİYET Cuma ilavesinin bazı baskılarında geçen hafta ‘‘Türkiye'nin En Havalı Terasları’’ başlıklı yazının spotu yerine bir önceki hafta yayınlanan ‘‘En İyi Çay Bahçeleri’’ yazısının spotu yayınlandı. Cuma İlavesi Yazıişleri, hatanın farkedildiği anda düzeltildiğini ve doğru spotun bu şekilde olduğunu bildirdi:

‘‘Kavurucu bir günün ardından şöyle yükseklerden denize veya yemyeşil bir ufka bakarak, hafif esen rüzgarda serinlemek, yazın en keyifli anlarından. Büyük şehirlerde bu nedenle eğlence mekanları yükseklerdeki teraslara taşınıyor. İstanbul tam bir teras cenneti oldu bu aralar. Ankara ve İzmir'de de şehre yükseklerden, püfür püfür bakan mekanlar yok değil. Bu hafta yazın en çok tercih edilen mekanlarından terasları ele aldık. Jüri üyelerimiz Türkiye'nin en iyi, en havalı 10 terasını seçti.’’

AA FOTOĞRAFI
Yine geçen haftaki Hürriyet Seyahat ekinde yayınlanan ‘‘Uykusuz Şoför, Alkollüden Daha Tehlikeli’’ başlıklı yazıda temsili olarak kullanılan fotoğrafın Kemal Sinan Tüzün'ün kızlarına ait olduğu ortaya çıktı. Aslında bir feribotta çekilen ve Anadolu Ajansı'nın servise koyduğu bu fotoğraf için de Seyahat Yazıişleri, Sayın Kemal Sinan Tüzün'den özür diliyor.


Uzan ilanları

CEM Uzan'ın ne seçmeniyim, ne de sahip olduğu basın kuruluşlarını takip ediyorum. Rahatsızlığım ise hakkında bu kadar fazla suçlama yaptığınız, bu kadar eleştirdiğiniz bir kişinin tam sayfa yorumlarını, reklamlarını (hem de ilk sayfalarda) yayımlamanız. Emin olun bizim gibi uzun süreli Hürriyet okurları için çok rahatsız edici bir durum. Saygılar...

Kemal UÇAR

TEMSİLCİNİN NOTU

Türkiye'nin en büyük ve en etkili gazetesi olarak Hürriyet, yasalara, kendi yayın ilkelerine ve reklam etiğine aykırı olmadıkça herkesin ilanlarını yayımlamayı bir görev sayıyor. Daha önce hakkında eleştiriler yayımlandığı için bir kişi veya kuruluşun reklamını yayımlamamak düşünülemez. Tersine Hürriyet böyle bir durumda ilanları yayımlamaktan kaçınırsa, oraya tekelci bir davranış şekli çıkmış olur.



İntihal suçlaması

23 Haziran tarihli gazetenizde şahsımı ve partimi hedef alan ‘‘İntihal Bombası’’ başlıklı manşet haber, yıllar öncesine dayanan ve akademik bir kıskançlıkla yapıldığını tahmin ettiğim, imzasız bir şikáyetle başlayan bir konudur. Bu olayla ilgili tarafıma İTÜ Rektörlüğü'nce son üç yıl içerisinde herhangi bir bilgi ulaştırılmadığı gibi resmi bir tebligat da yapılmamıştır. Doktora tezim, mevzuata uygun bir şekilde ve tez yöneticisinin onayından sonra üniversiteye sunulmuş, profesörlerden oluşan akademik bir jüri önünde savunularak 1983 Haziran'ında İTÜ Fen Bilimleri Ensitüsü'nce ‘‘doktora’’ unvanı verilmiştir. Akademik takvime uygun olarak unvanlarını zamanında almış, sonra da emekli olmuş bir öğretim üyesiyim. Ardından da siyasete atılarak milletvekili seçildim. Olayların gizli kapaklı bir yönü yoktur.

Prof. Dr. Yüksel ÇAVUŞOĞLU

Karaman Milletvekili



OKURLARIMIZDAN KISA KISA

GÖKHAN YAMEN Gazetenizi çok uzun süredir takip ediyorum ve çok beğeniyorum. Fakat spor bölümünüzdeki NBA haberlerinin çok kısa ve ayrıntısız olduğu düşüncesindeyim. Bu konuda bir şeyler yapabilir misiniz?

M. MANGİR 21 Haziran'daki gazetenizde yer alan 10 çocuğun tüpgazdan ölümüyle ilgili haberin kullanıldığı sayfadaki reklama hiç anlam veremedim. Kullanılan reklam sloganı da o sayfaya hiç gitmemiş.

BİROL KIRAÇ Bazı yabancı kelimelerin tam Türkçe karşılığının bulunamadığını biliyoruz ama bunun cılkı çıktı. Son günlerde de bir ‘‘off the record’’ deyimi çıkardınız başımıza. Türkçe'sini yazmak çok mu zor?..

BÜLENT GENÇ Gazetenize de yansıyan 18 Mayıs Pazar günü, Topkapı Sarayı'nın önündeki izdihamı ben de yaşadım. Astronomik ücret yüzünden yıllardır müzelerimizi ailece gidemez olduk. Lütfen bu ücretin makul bir seviyeye indirilmesi konusunda yayın yapınız.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!