Kenan, Birol, Süpürge, evet-hayır vesaire...

Gazetenin yazarlarının her sabah bir araya gelip “şuna tepki koyalım, bunun konserine gitmeyelim” diye karar aldığını mı zannediyorsunuz?
Ben kendi adıma, Kenan’ın konserine gidemediğim için yazmadım. Belli ki diğer yazarlar da gitmedikleri için yazmamış...
Ama sayfalarda Kenan’ın konser haberini geniş şekilde kullandık.
? “Çocuklar Duymasın” birinci oldu, Birol Güven’e karşı iddiayı kaybettin ama bakıyorum da süt dökmüş kedi gibisin...
Birol’la ilk iki bölüm için iddiaya girdik.
İlk iki bölüm reytinglerde üç kategorinin üçünde de birinci olursa iddiayı Birol kazanacak.
Birinde bile ikinci olursa ben...
Yani iddia halen sürüyor, bu cuma sabahı kazanan belli olacak.
? Uçan Süpürge Kadın Filmleri Festivali’ni diğer belediye festivallerinin arasına katarak haksızlık yapmadın mı?
Doğru, 13 yıldır yapılan bir film festivali Uçan Süpürge...
Geçenlerde verdiğim listede yer alan diğer film festivallerinin çoğu ise sıradan belediye organizasyonları.
Uçan Süpürge’yi listeden ayrı tutmak gerekiyordu.
? Medya Kralı yayından kalkmış ne diyorsun?
Meslekten olmayan birinin medya programı yapması, hele de bu işin krallığına soyunması hataydı zaten.
Konuklarına sorması gerekenleri sormayan, programında diğer kanalların yapımlarını ve ekran yüzlerini karalayan, centilmenlik dışı davranan, ona buna sataşan, aşağılamaya çalışan bir program daha fazla ekranda duramazdı.
? Cuma namazı kılınacak camilerin listesini yaptın, gidip görerek yazman gerekmez miydi?
Hayır, o yazıda zaten listeyi bir arkadaşımın izlenimleriyle yaptığımı açıkça yazdım.
O yazıya Hıncal Uluç da farklı bir açıdan itiraz etti;
“Kıstasın yanlış” dedi.
“Doğru kıstas ‘serin ve klimalı camiler’ değil, ‘cemaate en iyi görünülecek, namaza gittiğinin bilineceği camiler’ olmalıydı” dedi... İtiraf edeyim bu daha ilginç bir bakış açısı.
? Güncel konulardan yola çıkıp referandumla ilgili yazılar yazdın ama ‘evet’ mi ‘hayır’ mı diyeceğini açıkça söylemedin...
Halen aklım ‘evet’, gönlüm ‘hayır’ dediği için... Mantıklı mı yoksa duygusal mı davranacağıma önümüzdeki günlerde karar vereceğim.
? Harry Potter hayranları olarak serinin son filmi “Harry Potter ve Ölüm Yadigarları” filminin galasının Türkiye’de yapılması için kampanya başlattık, bize yardımcı olur musunuz?
İşiniz zor ama sitenizin adını vermekten başka bir şey gelmez elimden: www.hp7trgala.com
? Ramazanı reklam aracı yapan sanatçıları eleştirmeyecek misiniz?
Yıllardır yazıyoruz ama değişen bir şey yok. Bakın ilk ilahi albümü Safiye Soyman’dan geldi. Kameralar eşliğinde iftar verenleri de bekliyoruz... Hayırlı ramazanlar.

Havaalanında oy kullanmak kolay mı

Referandum için havaalanlarında oy kullanma işlemi başladı.
Ancak 12 Eylül’de yurtdışında olacaksanız ve havaalanında oy kullanacaksanız dikkat edin, seçmen kaydınızın kayıtlı olduğu adresi değiştirmeniz gerekiyor.
Yani seçmen kağıdında ev adresiniz yazılıysa, havaalanında “Ben geldim oyumu kullanayım” diyemiyorsunuz.
Bunun için seyahate çıkmadan başvurup, seçmen kağıdındaki adresi çıkış yapacağınız havalimanının adresi olarak değiştirmeniz gerekiyor.
Bir arkadaşım bir aylığına yurtdışına gitti, 12 Eylül’de burada olamayacak.
Bu adres değişikliğini önceden yapmadığı için havaalanında oy kullanamadı.
Yani arkadaşımla birlikte Londra’ya uçtu ‘hayır’cıların bir oyu...

Küba aşkı

Beş yıl önce Küba’ya ilk gittiğimde buraya daha önce üç-dört kez gitmiş olan Faruk Abi (Bayhan) uyarmıştı beni; “Dikkat et Küba fena halde alışkanlık yapar” diye...
Haklıymış.
Ne zaman uzak diyarlara kaçmaya kalksam hâlâ ilk sıraya Küba’yı yazıyorum.
Dün tesadüfen üst üste yaşadığım iki olay Küba’yı yeniden gündemime soktu...
Önce Erol Kaynar’ın gittiği ülkelerden hazırladığı DVD’yi izlerken rastladım Küba sokaklarına.
Sonra Havana Club’ın gönderdiği Küba kitabında...
Fena halde aşkım depreşti.
Hazır mevsim yaklaşırken...
Hazır Fidel yeniden ayağa kalkmışken...
Daiquiri, salsa, puro, mojito derken...
Küba’ya yeniden gitmenin tam zamanı.
Hemen Faruk Abi’yi aradım; “Güzel bir Küba kadrosu yapıyorum, var mısın” dedim.
“Küba’ya her zaman varım” dedi.
Küba dediğin böyle bir alışkanlık işte...