Bıcır, Çıtır, Loli ve Lusi

BOŞ yere hafızanızı zorlamayın.

Bıcır, Çıtır, Loli ve Lusi’yi tanımıyorsunuz.

Haberin Devamı

Bunlar, Petek Dinçöz ile Can Tanrıyar’ın sevimli köpekleri.
Hürriyet’te okumuşsunuzdur, bu ikili geçtiğimiz çarşamba günü boşandı.
SÖZLEŞMEDE YAZILI
Türkiye’de ilk kez, bir boşanma sözleşmesinde köpeklerin kimde kalacağı belirtiliyor.
Sözleşmeye göre, bu sevimli köpeklerin dördü de Petek Dinçöz’e verilecek. Can Tanrıyar da istediği zaman köpekleri görebilecek.
Ünlülerin ya da bazı varlıklı kişilerin boşanırken, 10 milyon ya da 50-100 milyon lira “tazminat”, ayda 20-30 bin ya da 50-100 bin lira “nafaka” istediklerini, hatta birbirlerini kötüleyen açıklamalarını zaman zaman gazetelerde okuyorsunuz.
Can Tanrıyar’ın “Herkes para pul peşinde, bizimki köpeklerin peşinde” diye kendi olaylarını açıkladığı gibi, kavgasız gürültüsüz, para-pul tartışmasına girmeden boşananları kutlamak gerekir.
KÖPEKLERE MİRAS
Bazı ülkelerde, “Hayret” köşesinde bazı örneklerini okuduğunuz gibi, servetinin tamamını ya da önemli bir kısmını, vasiyet yoluyla köpeğine miras bırakanlar var.
Türkiye’ye gelince... Böyle bir şey
mümkün değil.

Haberin Devamı

İki fotoğraf arasındaki fark

BİLİN bakalım ne?
Hayır.. bana değil Maliye Bakanı’na dikkatle bakın.
Fark etmeyenler için açıklayayım.
Önceki akşam, Ankara’da Fenerbahçeliler Derneği Lokali’nin açılış töreni vardı.
Hasta bir Fenerbahçeli olan Maliye Bakanı Mehmet Şimşek de törene gelmişti.
Bakanla sohbet ederken, birden kırmızı üzerine siyah çizgili kravatı dikkatimi çekti.
“Sayın Bakan, bu kravatınız olmamış. Size hemen sarı-lacivert çizgili bir kravat getirteyim. Bunu çıkartalım onu takın” dedim.
“Tabi hocam niçin olmasın?” demesi üzerine, Dernek Başkanı Erol Özel’e siparişi verdim.
Daha bir dakika geçti geçmedi, sarı-lacivert çizgili kravat geldi. Maliye Bakanı da kravatı takıp, sarı-lacivert kaşkolu omuzuna attı. Açılış konuşmasını da böyle yaptı...
İşte iki fotoğraf arasındaki fark..
Unutmadan belirteyim, pastayı da Hürriyet Dergiler Grubu Ankara Temsilcisi, hasta Galatasaraylı Erdal İpekeşen kesti!

Günün sözü

Hiçbir şey bedava verilenden daha pahalı değildir.
Japon Atasözü

İki şey

İki şey çözümsüz görünen problemleri çözer:
1) Bakış açısını değiştirmek.
2) Kendini, karşısındakinin yerine koymak.

Haberin Devamı

Zengin köpekler

Köpeğe miras bırakma uygulamasına ilk olarak 19. yüzyılda Rusya’da rastlandı. Maria Leontieva adlı bir tüccar, 100 bin rublelik tüm servetini Serko adlı köpeğine bıraktı.
Avustralyalı yüzme şampiyonu Frank O’Neill’in karısı Patricia O’Neill ise şempanzesine 80 milyon dolar bıraktı. Christina Foyle adlı bir kadın ise 50 yaşın üzerindeki kaplumbağasına bakmaları için uşağı Anthony Scillitoe ve karısı Eileen’a 600 bin dolar miras bıraktı. Alman kurdu Gunther’e bırakılan 324 milyon dolarlık servet ise Gunther Reform Trust adlı bir vakıf tarafından yönetiliyor.

Lafı uzatan

“Lafı uzatanlara ne yapmak lazım?” diye Farabi’ye sormuşlar. O da şöyle demiş;
- Uzun konuşanı, kısa dinlemeli...

Haberin Devamı

Rakı ve balık

Genç bir kadınla birlikte olan orta yaşın üzerindeki adama, yakın bir arkadaşı:
- Bu kadın seni sevmiyor ki!
dediğinde, adam gülerek şu yanıtı verir:
- Rakı ve balık da beni sevmez; ama ben onlardan yine de zevk alırım.

Erkekler

Kadınlar ölene dek, erkekler doyana severler.
Erkekler fotokopi makinesi gibidir, çoğaltma gerektiği zaman ihtiyaç duyulur.
Kışın güneşine, yazın yağmuruna, erkeğin sözüne inanılmaz.

Maliye bakanı ve sarhoş adam

MALİYE bakanı bir akşam meyhaneden içeri girer ve bardaki hafif içkili adamın yanına oturur. Sağdan soldan sohbet ettikten sonra sorar:
- Böyle her gün içmek için ne kazanıyorsun?
- Ayda 2 bin dolar.
- Peki... Hükümet kemerleri biraz sıksa ve ücretleri azaltıp, koşulları ağırlaştırırsa?
- O zaman 5 bin dolara para demem!
- Ya köküne kadar sıkarsak?
- İşte o zaman 10 bin dolar kazanırım!
Maliye bakanı şaşırır ve adama “ne iş yaptığını” sorar.
Adam tebessüm ederek yanıtlar:
- Mezarcıyım!

Haberin Devamı

Ödeşmek

TEMEL ile Tursun her gün mendirekte balık tutarlarmış. Bir gün Tursun, “Ula Temel” demiş, “Haçan sen boyle paluk tutarken, pen senun eve sızsam, senin Fadime’yla aşna-fişna edup, hamile piraksam, penden çocuğu olsa, senle pen ne olurduk?”
Temel sakin, yanıtlamış: “Ödeşmiş olurduk...”
(Teşekkürler Zahit BİLİCİ)

Seyahat

Adam iş seyahati için evden ayrılırken “Aşkım..” demiş karısına “Eğer işim uzar ve daha uzun kalmam gerekirse sana bir kart atarım..”
“Zahmet etme..” diye cevap vermiş karısı, “Şimdiden okudum. Paltonun cebindeydi!..”
(Teşekkürler Yıldırım TUNA)

Yazarın Tüm Yazıları