2010’da THY’de rötar bitecek!

Barcelona Büyükelçisi Haldun Koç, şehrin limanında güzel bir balıkçıda yer ayırtmış.
Masada biz Reha Muhtar ve Serdar Turgut’la şarap tercih ettik, Genel Müdür ve konsolos kola...
Kotil’in 4’üncü çocuğu 2,5 yaşına gelmiş, Reha Muhtar’ın ikizleri 9 aylık, Serdar Turgut’un oğlu 7-8 yaşında...
Haliyle masada bir süre çocuk muhabbeti dönmesi kaçınılmazdı...
Sonra uzun uzun THY’yi konuştuk, herkesin fikri THY’nin pek çok yabancı havayolu şirketinden iyi olduğu yönünde...
“Yaşanan rötarların yolcular gözünde bu algıyı zedelediğini” söyledim Kotil’e...
“Doğru, 2009’da çok rötar yaptık” diyerek şu bilgileri verdi:
“2006’da da çok rötar yapıyordu THY.
2007 ve 2008’de bu durumu çözdük ancak 2009’da yolcu-uçak sayısı ve yer hizmetleri başta olmak üzere çeşitli nedenler yüzünden tekrar rötar yapmaya başladık”...
“Düzelecek mi” diye sorunca müjdeli haberi verdi Kotil...
“Biz rötarların neden kaynaklandığını da nasıl çözüleceğini de biliyoruz.
Geçmişte bunu yaptık, aynı şekilde yine yapacağız ve 2010’da rötarları bitireceğiz”...
THY’yi sık kullananlar için bundan iyi haber olur mu?..

Bravo Gülden Aydın...

Dün Hıncal Uluç, Ağrı’da 12 yaşında intihar eden Meryem’i kastederek köşesinde soruyordu; “Bir insan kafasına üç kurşun sıkarak nasıl intihar eder? Yok mu bunu merak eden bir gazeteci” diye...
Hürriyet’i açınca yanıtı buldum.
Gülden Aydın kar-kış demeden İstanbul’dan kalkmış Ağrı’ya, Meryem’in yaşadığı Doğubayazıt’ın Somkaya Köyü’ne gitmiş.
Meryem’in ailesi, arkadaşlarıyla konuşmuş.
Meryem korucu deyimiyle kalaşnikofun ayarını seriye vermiş...
Yani tek atışta üç mermi çıkıyor namludan, tetiğe basmış kendini üç kurşunla taramış Meryem...
Soruşturma sonunda başka bir sonuç da çıkabilir ama bu önemli değil, önemli olan hâlâ haberin peşinde koşan gazetecilerin olması.�
Gülden’in Somkaya Köyü’ne giderken yaşadıklarını da öğrendim.
Araba kiralamış, arabayı yalnız başına kullanmış, karlı yollarda kalmış.
Gazeteye “Yollar çok kötü beni arada bir arayıp kontrol edin” diye haber göndemiş.
Yani gazetecilik ölmedi Hıncal Abi...
Ülkenin bir ucundaki haberi merak eden gazeteciler de var, Faruk Zabcı gibi dünyanın bir ucu Haiti’deki depremi merak eden de...
Bu arada hem Haiti hem Ağrı haberleri Hürriyet’teki yeni dönemin de ipuçlarını veriyor:
Haberin daha çok öne çıktığı bir gazete...

Bunun nesi ayıp?

Beyonce’nin Muammer Kaddafi’nin oğlunun özel partisinde sahneye çıkması Daily Mail gazetesi tarafından “Beyonce’nin en utanç verici anı” diye değerlendirilmiş.
Bizim medyada da aynı başlıklarla yer aldı haber. Ama ben bunun nesinin utanç verici olduğunu anlamadım.
Rus zenginleri, Azeri zenginler, petrol şeyhleri milyon dolarlar bastırıp dünyaca ünlü hangi sanatçıyı evlerinde ağırlamıyor ki?..
Hangi sanatçı normal ekstrasından çok daha fazla para kazanacağı böyle özel bir partide sahneye çıkmayı kabul etmez.
Ha Kaddafi’nin oğlu olmuş ha bizim Yılbaşı Milli Piyango zenginin...
Gidip sanatını icra ediyorsa, onun dışında başka bir şey yapmıyorsa bunda utanılacak hiç bir durum yok.
Kaldı ki ben Tarkan, Mustafa Sandal, İbrahim Tatlıses gibi sanatçıların bile Rusya’da zengin düğünlerinde, özel partilerde sahneye çıktığını da bilirim.
İster beğenin ister beğenmeyin şov dünyasına sadece ‘money talks’ anlayışı hakimdir. Paranız varsa siz de istediğiniz şarkıcıyı oğlunuzun sünnet düğününe çağırabilirsiniz.

Günah keçisi bulundu

Lig TV, Erman Toroğlu’yla yollarını ayırdı. Son ihale bunun bahanesidir... Çünkü Lig TV, Toroğlu’nu Maraton’dan göndermeyi uzun süredir istiyordu... Fenerbahçe-Galatasaray maçındaki yorumlardan sonra Büyüka’ya yönetimin yaptığı “Erman’ı gönder” baskısını Toroğlu’nun kendisi de biliyor.
Şimdi ihale bunun bahanesi oldu...
Yeni bir sayfa açmak isteyen, Maraton’u şifreli yayınlamak zorunda kalan Lig TV yönetimi, Toroğlu’yla yolları ayırdı.
Şansal Büyüka da büyük bir ihtimalle istifa edecek, zaten “Erman’sız bir Maraton asla yapmayacağını” her yerde söylüyor.
Erman Toroğlu çok başarılı bir TV figürüdür, diğer kanallar içinde pek çok talibi olan çıkacaktır.
Ancak fırsat bu fırsat futbol camiasında Toroğlu’nu hızla günah keçisi yapmak isteyenler var. Sanki Toroğlu ekrandan uzaklaşsa futbolda küfür, şiddet bitecek.
Sanki bunun tek sorumlusu Toroğlu’ymuş gibi...

İLAN

Muhsin Ertuğrul’un açılış ilanının Büyükşehir Belediyesi tarafından neden sadece Star gazetesine verildiğini sormuştum.
Büyükşehir Belediyesi’nden konuyla ilgili bir açıklama geldi.
İlanı veren Büyükşehir Belediyesi değil, Muhsin Ertuğrul Tiyatrosu’nu inşa eden Sembol-Teca firmasıymış.
Aynı ilan daha sonra Milliyet, Sabah ve Habertürk gazetelerine de verilmiş.