Başlamadan bitti...

DERLER ki: ‘‘top yuvarlaktır.’’ Bu, son derece yuvarlak bir laf aslında. Top yuvarlak ama, sen yuvarlak işler yapmayacaksın.

Yoksa dün akşamki gibi olursun. Bakın, futbolda hata vardır. Kademe hatası yaparsın, pas hatası yaparsın, kalene gol yaparsın... Hepsi tamam. Bunu, topun oyunda olduğu, yani hareketli olduğu anda yaparsan çok doğal. Çünkü, ne olursa olsun, topun yörüngesine girersin, ona doğru hareket edersin, arka tarafın boş kalır.

Hepsine varım. Ama sen, korner atıyorsun. Yani oyun durmuş. Pozisyon alıyorsun ve rakibin iki adamı kendi yarı sahasında, yani santra çizgisinin önünde, sen onların daha da önündesin. Atılan korner, tek bir topla kontratağa dönüşüyor ve daha maç başlamadan bitiyor. Böyle bir hatayı yapan takım ve böyle hatayı yapan futbolcular, UEFA finali oynayamazlar.

İşte Türkiye Ligi'nin lideri ile İtalya Ligi'nin dördüncüsü arasındaki oyun görüşü, oyunu okuyuşu, tempo, yön değiştirme, hücum ve defans anlayışı... Bütün bu faktörler, İtalya Ligi dördüncüsünün lehineydi. Yani, birinci ve ikinci maçın sonunda eğer oynadıkları futbollara göre Beşiktaş, turu geçseydi, futbol adına yazık olurdu. Kimse hakeme konuşmasın. Bayağı güzel avantajlar oynattı. İkili mücadelelere izin verdi. Özellikle omuz omuza müdahalelere ses çıkarmadı.

Tur, Lazio'nun hakkıydı

Beşiktaş kadrosu bu yıl yeni kuruldu. Bence buraya kadar gelmeleri de bir başarı. Bu kadro, Avrupa kupası ile ligi aynı anda götüremezdi. Şimdi ligi daha rahat götürecekler. Futbol oynamamış bazı yorumcularımız, futbolu ikiye böldüler, defans ve hücum diye. İkisini ayıramazsınız. Tek tek düşünemezsiniz. Hücum ettiğiniz an, en zayıf noktanız defansınızdır. Onun için de hem ciklet çiğneyeceksiniz, hem bisiklete bineceksiniz. Dün gece ve birinci maçta Beşiktaş, ya yalnız ciklet çiğnedi, ya da yalnızca bisiklete bindi. Lazio ikisini de yaptı. Arada çingene kızı gibi çiğnediği cikleti de patlattı. Tur, onların hakkıydı. İyi defans yapamayan takımlar, başarısızlığa mahkumdur. Ama sakın bu defansı arkada oynayanların yaptığını zannetmeyin. Dikkat ettiniz mi, Lazio hücumcuları, Cordoba dahil, hiç kimseye topu rahat oyuna sokma şansı tanımadılar. Bakmayın siz top siyah beyazlılarda fazla gözüktü. Ve Lazio 2-0'dan sonra artık maça asılmadı. Profesyonelce zamana oynadılar.

Biz, ‘‘bazı futbolcular çok fazla koşmasın ama onu kullanalım’’ diyoruz. Lazio'da bir tane koşmayan, mücadele etmeyen futbolcu var mıydı, söyler misiniz? Futbol olarak Beşiktaş fazla bir şey oynamadı. Ama, numaralı tribünden insan kılıklı birinin hakeme su şişesi atması, 90 dakikanın en çirkin görüntüsüydü. Sakın o, insan demeye dilimin varamadığı vatandaş, ‘‘Ben Beşiktaşlıyım’’ demesin. Ormana gitsin, mağarada yaşasın.
Yazarın Tüm Yazıları