Pantolonda 8 damla kan

Güncelleme Tarihi:

Pantolonda 8 damla kan
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 30, 2001 01:18

Yener Yermez'in pantolonunun üzerindeki 8 damla kanı silmeye çalıştığı ancak cebin iç tarafındaki lekeyi silmeyi unuttuğu anlaşıldı. Kanın Garih'e ait olduğu kesinleşti. Zanlı Yermez, çarşı izninden yeni ve beyaz bir gömlekle dönmüş

Üzeyir Garih'in bir numaralı katil zanlısı Yener Yermez, polise en önemli ipucunu, kanlı elleriyle tuttuğu Garih'in telefonunu pantolonun cebine koyarak verdi.

Üzeyir Garih'e ait kan izleri, Yener Yermez'in, cinayetin işlendiği cumartesi günü, çarşı iznine çıkarken giydiği pantolonun cebinin içinde çok net bir şekilde saptandı.

DETERJANLA SİLMİŞ

Yener Yermez
, pantolonunun üzerindeki yukarıdan aşağıya doğru birbirini izleyen 8 damla kan lekesini deterjanlı bir bezle sildi. Buna rağmen, tamamen yok olmayan kan lekeleri, kışlaya girdikten sonra asker arkadaşlarının dikkatini çekti.

Bir asker arkadaşı, olayı soruşturan ekibe verdiği ifadede, ‘‘Yener, pantolondaki lekelerin eskiden kalma olduğunu söyledi. Hatta, param yok yenisini alamadığım için bunu giymek zorundayım, diyerek kendisini acındırdı’’ dedi.

Ancak Yener Yermez, mezarlıkta, Garih'in cep telefonunu alıp, cebine sokarken, elindeki kan da cebini lekelemişti. Kriminal laboratuvarda yapılan incelemede bu lekeler bulunarak, kesin olarak Üzeyir Garih'e ait olduğu saptandı.

ADLİ TIP ÖN RAPORU

Yener Yermez'
in, çarşı izninden farklı bir gömlekle kışlaya geldiğini söyleyen bir arkadaşı ise, ‘‘Gelirken üzerinde, yeni ve beyaz bir gömlek vardı. Önemsemedik’’ dedi.

Adli Tıp Kurumu tarafından hazırlanan ön raporda, Üzeyir Garih'in vücudunda, üç santim genişliğinde derin yaralar açan bıçağın iki ucunun da keskin ve oluklu olduğu vurgulandı. Bu da cinayetin, verilen tarife uygun bir rambo bıçağı ya da kasatura ile işlenmiş olma ihtimalini kuvvetlendirdi.

Kayseri Emniyet MüdürüBekir Tanrıkulu, Yener Yermez'in 1995'te işlediği cinayet ile Üzeyir Garih cinayeti arasında benzerlikler bulunduğuna dikkat çekti.

TANRIKULU: % 100 KATİL

Tanrıkulu, ‘‘Altı yıl önce öldürdüğü
Mikail Yıldırım'a göğüs bölgesinden iki bıçak darbesi vurmuş. O dönemde kullandığı bıçak da iki tarafı keskin ekmek bıçağı. Garih cinayetindeki öldürücü darbeler de yine buna benzer bir bıçakla göğüs bölgesine yapılmış. Yener, çok iyi bıçak kullanıyor’’ dedi.

Tanrıkulu, Garih cinayetinin failinin, kendi tecrübelerine ve delillere göre yüzde yüz Yener Yermez olduğunu söyledi.

ÖLÜM, İÇ KANAMADAN

Adli Tıp ön raporuna göre, Üzeyir Garih'in ölüm nedeni iç kanama. Bazı yayın organlarında iddia edildiği gibi, gözü oyulmamış. Bel altında yara yok.

Adli tıp yetkilileri, kulak arkasındaki yaranın aynı bıçakla yapılıp yapılmadığını belirleyemedi. Bunun nedeni ise yaranın derin olmaması ve bıçağın giriş şeklinin tam tespit edilememesi.

Telefon en son Göztepe’de sinyal verdi

Firari er Yener Yermez'in, Üzeyir Garih'in telefonuyla takas ettiği kantinci erin eski cep telefonu, önceki gün önce Küçükarmutlu, daha sonra Ümraniye'den sinyal verdi. Bunun üzerine operasyon Anadolu yakasında yoğunlaştırıldı.

Dün sabah 10.00 sıralarında aynı telefon Göztepe Tren İstasyonu'nda sinyal verince, polis istasyona operasyon düzenledi, ancak Yener Yermez, bulunamadı. Cep telefonunun sinyalleri, dün 13.00 sıralarında kesildi.

Yermez'in dün gece 02.17'de, ankesörlü bir telefondan dayısının oğlu Ahmet Bayram'ı aradığı ortaya çıktı.

Ahmet Bayram, Yener Yermez’den teslim olmasını istediğini söyledi. Yener de Ahmet Bayram’a teslim olmak istediğini, bu amaçla Kayseri’deki bağ evine gideceğini açıkladı.

Binlerce polis peşinde

Binlerce polis, Garih cinayetinin zanlısı Yener Yermez'i bütün yurtta arıyor. İstanbul'u henüz terkedemediği düşünülen Yener Yermez'i yakalamak için yaklaşık 1000 polis, tren istasyonları, garlar, otoyol gişeleri, vapur iskeleleri, metro istasyonları, bazı şüpheli kişilerin evleri de aralarında olmak üzere yüze yakın yere pusu kurdu. Polis, ayrıca İstanbul'a komşu illerin yanısıra, Bursa, İzmir, Ankara ve Kayseri'de, operasyon üzerine operasyon düzenliyor. Pazartesi akşamı Hasdal'daki birliğinden firar eden Yener Yermez'in, telefon satışından aldığı 25 milyon liranın tükenmek üzere olduğunu söyleyen bir polis müdürü, ‘‘Yener Yermez, para bulabilmek için her an yeni bir gasp yapabilir endişesi içindeyiz. Şu anda panik içinde. Kaçmak için çok paraya ihtiyacı var. Daha önce kasptan ve cinayetten sabıkalı. Bu iş onun için çocuk oyuncağı. Bu gasp nasıl sonuçlanır, kimin canı yanar bilemeyiz. Küçük bir ihtimal de parası tükenince, kaçamayacağını anlayıp, teslim olması.’’ dedi.


Kışlada TV izlerken F.N.’nin yakalandığını görünce ‘Oh be kuş gibi hissettim’ demiş


Hasdal'daki 26. Zırhlı Tugay'da 3 astsubay ve 4 er ile Yermez'in görüştüğü asker arkadaşlarının ifadeleri, Eyüp Cumhuriyet Başsavcılığı yetkililerinin yanı sıra askeri savcı nezaretinde alınıyor. Cumartesi gecesi kışla gazinosunda bulunan çok sayıdaki askerin ifadesine başvuruldu. Yener'in arkadaşları, cinayetin işlendiği cumartesi gününün akşamını şöyle anlattılar:

‘‘Üzeyir Garih'in öldürülmesiyle ilgili haberleri bizimle birlikte gazinodaki televizyondan izledik. Önceleri biraz huzursuz gibiydi. Deli Fuat lakaplı F.N'nin, bir numaralı zanlı olarak yakalandığını öğrenince neşesi yerine geldi. ‘Oh be bugün çok keyifliyim. Birden kendimi kuş gibi hafif hissettim' dedi.’’

Yener ’in, daha sonra bazı arkadaşlarına çay ısmarladığı da belirtildi.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!