Bratislava’dan Türkiye’nin stratejik önemine bakış

SLOVAKYA Dışişleri Bakanı Miroslav Lajcak, “Bu yılın başında Rusya ile Ukrayna arasında patlak veren doğalgaz anlaşmazlığının masum kurbanı biz olduk. Rusya’nın Ukrayna’ya verdiği doğalgazı kesmesi bizi uykudan uyandırdı” diye söze giriyor.

Haberin Devamı

*  Avrupa’nın Rusya’dan ithal ettiği doğalgazın yüzde 80’i Ukrayna üzerinden geçerek alıcı ülkelere ulaşıyor. Rusya’nın doğalgaz vanasını kapatmasının sarstığı ülkelerden biri de boru hattının transit geçtiği, enerji ihtiyacının yüzde 98’ini bu hattan karşılayan Slovakya oldu.

RUSYA UKRAYNA’NIN DOĞALGAZINI KESİNCE

*  Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün üç günlük resmi bir ziyarette bulunduğu bu ülkenin 47 yaşındaki genç dışişleri bakanı, yaşadıkları krizi şöyle anlatıyor:

“Transit ülke olduğumuz için nasıl olsa emniyetteyiz, bize bir şey olmaz diye düşünüyorduk. Öyle olmadığını yaşayarak öğrendik. Hattan geçen gazın yalnızca yüzde 10’unu kullanmamıza rağmen tümüyle Rusya’ya bağımlı olduğumuz için bundan ciddi etkilendik, iki hafta süreyle doğalgazsız kaldık.”

Haberin Devamı

*  Bakan, “Öncelik olarak vatandaşların ve evlerin bundan etkilenmemesini sağlamaya çalıştık. Almanya yardımımıza koştu. Ancak pek çok fabrikada üretimi durdurmak zorunda kaldık. Ekonomimiz bundan ağır bir zarar gördü” diye devam ediyor.

Kalbe giden ana arterlerin tıkanması nasıl insanda kalp krizine yol açıyorsa, boru hattından gelen gazın kesilmesi Slovakya ekonomisini benzer şekilde vurmuş.

Gayrisafi milli hasılasının yüzde 84’ü ihracattan gelen Slovakya gibi, 5.3 milyonluk mütevazi nüfusuna karşılık 2008 yılında 79.1 milyar dolarlık iddialı bir ihracat gerçekleştirmiş olan (Türkiye’nin 2008 ihracat rakamı yaklaşık 130 milyar dolar) bir ülkenin sanayi altyapısı için enerjisiz kalmak ağır bir enfarktüs anlamına geliyor.

ENERJİ, TÜRKİYE’NİN TAM ÜYELİĞİ AÇISINDAN BONUS

*  Lajcak, çıkışı alternatif bir güzergâhta görüyor: “Bu olayın bir daha tekrarlanmayacağının sistematik bir güvencesi yok. Enerji kaynaklarının ve nakil yollarının çeşitlendirilmesinin ne kadar hayati olduğunu bu tecrübeyle daha iyi anladık. Alternatif kaynak ve güzergâh artık bizim için stratejik bir önceliktir. Nabucco projesi bu çerçevede büyük önem kazanıyor. Kuşkusuz Nabucco’nun gerçekleştirilmesini ve çok yakınımıza gelen bu hatta bağlanmayı isteriz.”

Haberin Devamı

Nabucco’nun Avrupa’daki varış terminali olması tasarlanan Avusturya sınırları içindeki Baumgarten, Slovakya sınırının yaklaşık 2-3 km. kadar karşısında.

*  Görüleceği gibi, bütün yollar yine Türkiye’ye çıkıyor. Geçen temmuz ayında büyük bir törenle imzalanan, Azerbaycan ve Hazar bölgesi doğalgazını -ve muhtemelen ileride İran ve Türkmenistan doğalgazını da- Türkiye üzerinden Avrupa’ya taşıyacak olan Nabucco projesinin Avrupa açısından ne kadar yaşamsal bir önem kazandığı Slovakya Dışişleri Bakanı’nın bu sözleriyle daha çarpıcı bir şekilde anlaşılıyor.

*  Lajcak, Slovakya Dışişleri Bakanlığı’nda bir grup meslektaşımızla birlikte yaptığımız sohbette “Türkiye’nin tam üyeliğini desteklemenizde enerji ne ölçüde bir faktör?” sorumuza şu yanıtı veriyor:

Haberin Devamı

“Biz enerjiden bağımsız olarak da sizin tam üyeliğinizi savunuyoruz. Bizim bu konuda ikna edilmemiz gerekmiyor. Çünkü Türkiye’nin Avrupa düşüncesine katkıda bulunacak muazzam bir potansiyel taşıdığına inanıyoruz. Ama enerji faktörü de bunlara ek bir bonus olarak görülebilir.”  

ABDULLAH GÜL HANGİ KOZA GÜVENİYOR?

*  Lajcak’ın açıklamaları, nereden bakılırsa bakılsın Türkiye’nin yeni dönemde Avrupa açısından kazanmakta olduğu stratejik önemde enerji güvenliğinin çok büyük bir payda oluşturacağı gerçeğinin altını çiziyor.

İkinci Dünya Savaşı sonrasındaki soğuk savaş döneminde Türkiye’nin Batı çıkarları açısından vazgeçilmezliği Sovyetler Birliği’nin çevrelenmesine dönük stratejik önemi üzerinde tanımlanmıştı. Türkiye, bu kez diğer başka bir dizi faktörün yanı sıra enerji güvenliği mülahazasıyla da Batı açısından kilit bir önem kazanıyor.

Haberin Devamı

*  Cumhurbaşkanı Gül Bratislava yolunda “Gerekirse Norveç gibi yaparız” deyip, Türkiye’nin Norveç gibi bir noktada tam üyelikten vazgeçme kartını AB’ye hissettirirken, aslında Avrupa’nın ne yaparsa yapsın Türkiye’den vazgeçemeyeceğini biliyor olmanın rahatlığı içinde hareket ediyor herhalde.

Yazarın Tüm Yazıları