Bayramlar değil, çağ değişti!

1961 yılında Amerika’da Roseta adlı bir İtalyan kasabasında, çok az kalp krizi yaşandığını fark eden bilim adamları, bu kasaba üzerine araştırma yapmaya başlıyor.

Haberin Devamı

Uzun araştırmalar sonra görülüyor ki kalp krizine sebebiyet veren çoğu etken (yağlı yemekler ve spor eksikliği gibi) kasabada mevcut.

 

Ama insanların güçlü arkadaşlık, aile ve akrabalık ilişkileri insanları mutlu, stressiz ve sağlıklı yapıyor. Kalp krizini engelliyor.

 

Kasabada yaşayan insanlar birlikte yemek yiyor, etkinlikler yapıyor, sık sık sohbet ediyor, birbirlerini ziyaret ediyor. Birbirlerine psikolojik destek veriyor. Stres oranları çok düşük.

 

Bu araştırma bir kez daha gösteriyor ki insanı sağlıklı yapan en büyük unsur diğer insanlar ile kurduğu ilişkiler.

Haberin Devamı

 

SİZİ EN ÇOK NE MUTLU EDER?

 

Çağrı filmini izliyoruz. Bir arkadaşım ‘Bu devirde yaşamak istemem,’ diyor. “Neden?” diye soruyorum. “Bilgisayar yok, internet yok, telefon yok, elektrik yok,” diyor.

 

“Seni en çok mutlu eden şey nedir?” diye soruyorum.

 

Bir süre düşündükten sonra, “Sevdiğim insanlar ile birlikte olmak, sohbet etmek,” diyor.

 

“Peki, sence bu olanak şimdi mi daha fazla o devirde mi?” diye soruyorum.

 

“O devirde,” diyor.

 

Bir insanı en mutlu eden şey sevdikleri ile birlikte olmak.

 

Kısacası sağlıklı olmak da mutlu olmak da diğer kişiler ve sevdiklerimizle kurduğumuz ilişkilere bağlı.

 

SANAL DÜNYA

 

Ama çağımız değişti.

 

Televizyon izlenme oranı %70 artmış durumda.

Haberin Devamı

 

Bir araştırmaya göre çocukların çoğu, ödevlerini oturma odasında yapıyor çünkü anne ve babalarıyla televizyon izlemek istiyor.

 

Play Station dünyanın en büyük şirketleri arasında. Çocukların çoğu, zamanlarını internette geçiyor.

 

Bahçeşehir Üniversitesi rektörü Prof Dr. Deniz Ülke Arıboğan anlatıyor.

 

Çocukların hayatları da sanal oldu. Duyguları bilgisayara bağlı. Çocuk, Start Game (Oyunu Başlat) butonuna basıyor, mutlu. Game Over (oyun bitti) oluyor, mutsuz. Basıyor. Mutlu. Oyun bitiyor. Mutsuz. Basıyor. Mutlu.

 

Doğru. Hayat onlara oyunlar gibi sayısız fırsat verecek zannediyor.

 

Yeni çocuklarda disiplin zayıf. Konsantrasyon süresi çok düşük.

Haberin Devamı

 

DEĞİŞEN İLİŞKİLER

 

Bütün bunlar ilişkilerin doğasını değiştirmiş durumda. İnsanların, özellikle çocukların ilişkileri zayıf.

 

Utangaç kişilerin sayısı %30’dan %50’ye çıkmış.

 

Depresyon oranında büyük bir artış var. Boşanmalar % 50 artmış.  Çiftlerin birbirine tahammülü az.

 

Sonuç olarak bayramlar da bu değişimden nasibini aldı.

 

Eski bayramların tadı yok değil, eski zamanların tadı yok.

 

 

Favori Filmlerim

 

Geçen hafta kimin okuduğu kitapları okumak istersiniz diye sormuştum. Birkaç okuyucum benim okuduğum kitapları ve izlediğim filmleri sordu. Kitaplardaki favorim alanlara göre değişiyor. Ama favori filmlerimden bazıları şunlar:

 

Cennet Sineması (Cinema Paradiso)

Haberin Devamı

Wicker Park (Wicker Park)

12 Kızgın Adam (12 Angry Men)

Bisiklet Hırsızı (The Bicycle Thief )

Eve dönüş (The Road Home)

Yaralı Yüz (Scarface)

 

Duvar (Yılmaz Güney)

Kader (Zeki Demirkubuz)

Yazgı (Zeki Demirkubuz)

Mayıs Sıkıntısı (Nuri Bilge Ceylan)

Selvi Boylum, Al yazmalım (Atıf Yılmaz)

 

Eğitimciler için filmler

 

Bir öğrencim için (Not One Less)

Bana yaslan (Lean On Me)

Ölü ozanlar derneği (Dead Poet’s Society)

İmparatorlar Kulübü (Emperor’s Club)

Otel Rwanda (Hotel Rwanda)

Ayakta dur ve anlat (Stand and Deliver)

Hababam Sınıfı

 

Herkese iyi bayramlar diliyorum!

Yazarın Tüm Yazıları