Şükrü Küçükşahin
Şükrü Küçükşahin
Şükrü KüçükşahinYazarın Tüm Yazıları

Kürtçe bireysel hak

DEVLET Bakanı Hayati Yazıcı’yı tanımlayacak tek sözcük nedir, diye sorulsa eminim kendisini tanıyan herkesin vereceği yanıt, “Karadenizlidir” olur.

Haberin Devamı

Demokratik açılıma en sert tepkinin Karadeniz’den yükselmesi normal bir beklenti olduğundan, Yazıcı’nın, “İnsanlar evinde Kürtçe konuşuyorsa, evinin bitişiğindeki eğitim kurumunda konuşması da ülke bütünlüğünü bozmaz. Bunlara takılmamak lazım” şeklindeki sözlerini Akşam’da okuyunca hemşerilerinden nasıl bir tepki aldığını merak ettim.

Yazıcı, “İnandıklarımı, gizlemeden söyledim. Bizim insanımız tepki verecekse bunu çok sert yapar, görüşünü de hiç gizlemez; ama inanın tek olumsuz tepki almadım. Destekleyense çok çıktı” yanıtını verirken mutluydu.

 

VAZGEÇMEK YANLIŞ OLUR

 

Sadece, CHP Lideri Deniz Baykal’ın sözlerini, “Kürtçe eğitime evet deniyor” diye yorumlamasına biraz canı sıkılmış; ama onu da, “Başlıkları okuyunca böyle bir sonuç da çıkarılabilir; oysa içeride resmi dilin Türkçe olduğunu, bunun değişmeyeceğini söylüyorum” sözleriyle değerlendirdi.

Haberin Devamı

Kürtçe dersten söz eden Yazıcı, avukatlık günlerindeki ortağı Eminönü eski Belediye Başkanı Nevzat Er Kürt kökenli olmasına rağmen, yanında Kürtçe konuşulduğunu pek anımsamıyor; Kürtçe şarkı türküyle de hayatında ilk kez, geçen günlerde, bir TV kanalındaki müzik programında tanış olmuş.

Böylesine özelliklere sahip Yazıcı, hukukçu kimliğiyle de soruna sadece siyasi açıdan bakmıyor; vatandaşlık kavramına geliyor.

Türkiye’nin 30 yıldır, büyük can kaybı ve ekonomik maliyet ödemesine karşın çözemediği bir sorunu bulunduğunu anlatan Yazıcı, şunları söyledi:

“Belli bir mücadele yöntemi denendi, sonuç ortada. Ya o yolda devam edeceğiz, ya da sorunu çözeceğiz. Türkiye, ‘çözüm’ dedikçe saygınlaşıyor. Çözüm de sadece hükümet odaklı değil; bütün devlet bunu istiyor. Hükümet ise bunu herkesle paylaşarak yapmak istiyor, görüşleri soruyor, çözüm önerilerini alıyor. Artık çözmekten vazgeçmek yanlış olur.”

 

 BANA GÖRE ÇÖZERİZ

Haberin Devamı

 

Çözümün sırrının silah bırakmakta yattığını özellikle vurgulayan Yazıcı, Öcalan odaklı söylemlerin sürece zarar verdiği kanısında.

“Her sözcüğümüze dikkat” çağrısı yapsa da çok iddialı sözler etti:

“Bana göre biz bu sorunu çözeriz. Olabilecekler var, olamayacaklar var; ama sonuçta bakın neleri konuşmaya başladık. Yarın şöyle bir paket çıktı, böyle bir paket çıktı denebilir. Buna takılmamalı, süreci işletmeli. İşte, zaman içinde ne adımlar atıldı; TRT Şeş, Kürtçe kurs, isimler konusu falan.”

Yazıcı, ileride “Bunlar yapıldı, yenileri isteniyor; verdikçe farklı talepler gelecek” denmesi tehlikesine de işaret ediyor.

Ama Yazıcı, şu sözlerle bu gerekçelerin aşılabileceğine inanıyor:

Haberin Devamı

“Yeni talepler gelse de önemli olan bütünlüğümüzü koruyarak bunları konuşup sonuca varmaktır. Ne oldu yani, bazı şeyleri yaptık da kıyamet mi koptu? Burada önemli olan şudur: Senin bazı vatandaşların kendilerini öyle ifade ediyor, biz de bunu kabul ediyoruz. Kürtçe öğrenmek istiyor. İstiyorsa öğrensin. Bireysel haktır bu. Bunu elde etme gereği duyuyor bu insanlar. Devlet bu imkânı vatandaşına verebilir. Bunda sakınılacak bir şey bulamıyorum.”

 

 

Yazarın Tüm Yazıları