Baykal: "Maganda Recep İvedik, cuk oturdu"

Güncelleme Tarihi:

Baykal: Maganda Recep İvedik, cuk oturdu
Oluşturulma Tarihi: Mart 04, 2009 18:45

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, son dönemde Başbakanın kendisine yönelik ithamlarına karşı “Bu üslup maganda üslubudur” dediğini ve kime maganda denileceğine ilişkin tartışmalar yapıldığını hatırlatarak, “Maganda Recep İvediktir, cuk oturdu” dedi.

Haberin Devamı

BAYKAL YALOVA'DA KONUŞTU

Yalova'da partisince düzenlenen mitingte yaklaşık 2 bin kişiye hitap eden Deniz Baykal, konuşmasında Türkiye’de halkın ülkesinin, ailesinin, çocuklarının geleceğiyle ilgili derin kaygılar taşıdığını söyledi. Türkiye’nin ‘kurda- kuşa teslim edilmeden’ kurtarılması gerektiğini belirten Baykal, “Aldatıcı tiyatrolar, yapay şenlikler bitti. Herşey güllük gülistanlık dönemi bitti. Türkiye’de ekonomi tıkandı. Dünyada en dinamik ekonomiler arasında yer alan Türkiye artık büyüyemez hale geldi. İşsizlik çoğaldı, fabrikalar kapanır hale gelmeye başladı. Türkiye bu tabloya göz göre göre geldi” dedi.

Türkiye’nin AKP iktidarı döneminde fabrika yapmayıp fabrika satan bir dönemin içersine girdiğini kaydeden Baykal, “Fabrika satarak zenginlik, refah arandı. Onlar kurumları sata sata ülkeyi bu hale getirdi. Borç ödemeyi bırakıp, borç yapmaya başladılar” diye konuştu.
AKP iktidarının Türkiye Cumhuriyeti'nin 85 yıllık tarihinde toplam 220 milyar dolar olan borcu 500 milyar dolara çıkardığını kaydeden Baykal, şunları söyledi:
“Altı yılda 85 yılda yapılan borcun bir kat fazlası yapıldı. Altı yılda ne oldu Allah aşkına. Borçlar öyle duruyor. Devletin açıkladığı resmi rakamlara göre bir yılda 645 bin kişi işsiz kaldı. Bu rakamlar 2008’in Kasım ayına kadar olan rakamlar. Yani bu rakamlar resmi rakamlar. İndirilmiş makyajlaşmış rakamlar. Gerçek rakam ise 1 milyon kişi işsiz. Bu ne demek oluyor? 5 milyonluk bir aile camiasının evine ekmek girmeyecek oluyor.”

“PUSULASINI ŞAŞIRMIŞ BİR TÜRKİYE”

AKP iktidarında Türkiye'nin yatırım yapmayı unuttuğunu, ülkenin artık tüm ihtiyaçlarını ithalat ile gerçekleştirir duruma geldiğini savunan Baykal, eleştirilerini şöyle sürdürdü:
“Tütün öldü, 400 bin aile bitti. Tütünü dışardan getirdik. Pancarı öldürdük. Çiftçiyi öldürdük. Dışardan mısır ithal etmeye başladık. Ondan da glikoz yapıp şeker üretmeye çalışıyoruz. Bu işlerin arkasında kim var? Halk yoksullaşıyor. Birileri zenginleşiyor. Tesadüf mü bu? Yaradan öyle öyle nasip etmiş. Kısmette, kaderde var öyle mi? Bu konu Türkiye’nin açmazı değil mi? Herkes ‘Türkiye nereye gidiyor ?’ diye sormaya başladı. Bu konuda kanaatim şu. Bu soru haklı bir sorudur. Pusulasını şaşırmış bir Türkiye var demektir.”

“BASIN ÖZGÜR OLMALI”

Deniz Baykal, Türkiye'nin şahsi iktidarların hedefleri doğrultusunda, basın özgürlüğüne son verilerek gidemeyeceğini belirtirken de şunları söyledi:
“Türkiye’nin nereye gideceği size bağlı. Eğer siz yanlış yapana destek verirseniz Türkiye çok yanlışa gider. Yanlışa gidene destek olmayın. Türkiye'ye sahip çıkın. Yargı millitvekillerini yargılayabilecek mi? Yargı siyasete alet edilmeden, kul ve köle olmadan sistemini yürütebilecek mi? Basın özgür olmalı. Kimsenin gözünün yaşına bakmamalı. Bu size bağlı. Bazı sütü bozuk insanlar var. Siyaset, iktidar, devlet, kanun, yolsuzluk yapanın karşısında durmalı. Eğer siyaset iktidar ortaklaşa bu kişiyi desteklerse yolsuzluk alır başını gider. Elinizi vicdanıza koyun.”

“YOLSUZLUK ÖRGÜTLENİP ŞİRKETLEŞTİ”

Türkiye’de son yıllarda giderek artan yolsuzluğun örgütlenmeye, şirketleşmeye ve dernekleşmeye başladığı görüşünü savunan Deniz Baykal, hükümetin yolsuzluk için mevzuat yaptığını iddia etti. Sözü Deniz Feneri yolsuzluğuna giteen Baykal, yolsuzluk yapanlara ‘Buna vergi muafiyeti getirelim. Bunlar hayırlı iş yapıyorlar’ diyerek vergi muafiyeti getiridiğini belirterek sözlerini şöyle sürdürdü:

“Almanya’da teşkilat kurmuşlar. Fitre-zekat toplamışlar. Herkesin yardımları olmuş. Bunlar oradan aldıklarını kurye aracılığı ile Türkiye’ye taşımışlar. Şirket olmuşlar. Birisi de televizyon kuruluşu almış. Gece gündüz iktidarı övüyor. Almanya oradakileri yargılayıp cezaevine koydu. Bize de ‘Sende de birileri var. Sen de işlemini yap’ dediler. ‘Onlar yargıladı. Sen neden yargılamıyorsun?’ diye sorduk. ‘Almanya’dan dosya bekliyoruz’ dediler. Almanya’dan gelen dosyaya neden ihtiyaç var? Devletin yok mu senin? Güvenlik güçlerin yok mu? Yargın, savcın yok mu? Neden bekliyorsun? Dosya aylarca gelmedi. Altı ay geçti. Nihayet geçenlerde geldi. Artık başlayın dedik. ‘Tercüme edeceğiz’ dediler.”

Başbakan Erdoğan'ın bu kişileri önce tanımadığını söylediğini, ardından çocuklarının bacanak çıktığını vurgulayan Baykal, “Şimdi de ‘tanıyormuşuz, suç işlemiş’diyor. Başbakansın. Suçunu takip etmesi gereken sensin. Başbakan olarak gerekeni yapmıyorsun. Sen neden incelemiyorsun? Bu büyük bir yolsuzluktur.”

“MİLLETİN KÖR KURUŞUNA SAHİP ÇIKACAĞIM”

Türkiye'deki Deniz Feneri yetkililerinin kendisi hakkında 1 milyon liralık dava açtığını kaydeden Baykal, “Benim oraya, buraya saçacak param yok. Bana ‘haksızlık yaptın’ diyorlar. ‘Bunları yapanlar Almanya’da, biz Türkiye’deyiz. İlgimiz yok’ diyorlar. Keşke olmasa. Bunlar çift defter tutmuşlar. Biri Almanya diğeri, Ankara için. Oradan buraya para çıkışı var. Beni mahkemeye vermişler. Millet ile adalet ile bu davayı sonuna kadar takip edeceğiz” dedi.

Deniz Baykal, milletin kör kuruşuna sahip çıkacağını belirterek, “Bunlarla mücadele etmezsem namerdim. Memnuniyetle halkın hakkını korumaktan şeref duyuyorum. Başbakan bana ‘Avukat, avukat’ diyor. Evet milletin kör kuşunun avukatıyım. Deniz Feneri soygununun hesabını soran milletin avukatıyım, iftihar ediyorum. Başbakan da dava açmış bana. Başbakan ‘ıvır-zıvır’ konularda bize ve gazetelere çatıyor. ’Yanıyor Türkiye, görmüyor musun? Duymuyor musun? Ekonomik yangınları, feryatları duymuyor musun?” diyle konuştu.

“MAGANDA"

Deniz Baykal, kendisine Başbakan Erdoğan'ın ‘maganda üslusu’ sözü nedeniyle dava açtığını hatırlatarak, şöyle dedi:
“Biz iyi niyetle, yapıcı bir tutumla yaklaştıkça o küstah ve kırıcılıkla konuşmaya devam ediyor. Bu uslup maganda üslubudur. O kendisine yakıştırıyor olabilir. Ama Başbakan'a yakışmıyor. Bugün bir baktım. Tüm medyada ‘maganda’ konuşuluyor. Magandayı kim icat etti? Kime denir? Son günlerde çok iyi film yapan genç bir yönetmen var. Şahan. Şahan açıklama yapmış. ‘Recep İvedik işte o dur’ diyor.
‘Maganda Recep İvedik’tir’ diyor. Bakıyorum da cuk diye oturmuş. Ben senin arkandan konuşmaktan hoşlanmıyorum. Sen de benim arkamdan konuşma. Gel tartışalım. Kendine güveniyorsan çık karşıma ne soracaksan gözlerimin içine baka baka sor. Bir Başbakan kaçar mı hiç? Ama bu başbakan kaçıyor.”

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!