Yeter söz milletin

Yalçın BAYER
Haberin Devamı

RTÜK'ün karartmama çözümü var, ama...

Geçen akşam bir iftar yemeğinde Türkiye Radyo Televizyon Yayıncıları Birliği (TÜRTEB) Yönetim Kurulu Başkanı Atilla Ardalı ile karşılaştık. RTÜK'ün kapatma cezaları konusunda ne düşündüğünü sorduk. TÜRTEB, ulusal, bölgesel ve yerel TV ve radyolarından 800 üyeyi temsil ediyormuş. Ardalı, ilginç şeyler anlattı; RTÜK'ün kapama cezası vermeye kanun gereği mecbur olduğunu, ancak bunu gün bazında uygulamak zorunda olmadığını söyledi.

Biz de ‘‘Nasıl yani?’’ deyince anlatmaya başladı:

- Herkes RTÜK'e, RTÜK de TBMM'ye yükleniyor. Kimsenin niyeti üzüm yemek değil, herkes bağcıyı dövmeye çalışıyor. Levent Kırca ‘Kapatamazsın’ diyor. Kapatır... Kanun bunu emrediyor. RTÜK buna kuralda tekerrür halinde mecbur. Ama yaptığı uygulama yanlış, ceza ihlali yapan programa uygulanmalı. RTÜK bunun için adres olarak TBMM'yi ve çare olarak da kanun değişikliğini gösteriyor, yanlışlık burada...

- RTÜK bunu yapmıyor mu?

- Biz yönetim olarak RTÜK Başkanı Sayın Kutlu Savaş'la bu konuyla ilgili görüşlerimizi bir rapor halinde sunduk ve hastalığın tedavisi için reçeteyi verdik.

- Sonuç?

- Sayın Savaş haklı olabileceğimizi veciz bir şekilde dile getirerek bir anısını anlattı, ardından bu önerimize teşekkür etti ancak bunu kurula sokmayacağını bildirdi.

- Peki siz ne diyorsunuz?

- 3984 sayılı kanunun 33. maddesinin 2. fıkrasıyla ilgili yönetmeliğin 25. maddesinin 2. fıkrası aynen şöyle der: ‘İhlalin tekrarlanması halinde, ihlalin ağırlığına göre izin uygulaması bir yıla kadar geçici olarak durdurulur veya yayın izni iptal edilir.’ Hal böyle olunca kanun ve yönetmeliğin lafzından 1, 2, 3 saat gibi bir süreyle kapatma kararı verilemeyeceği anlamı çıkarılamaz. Sayın Üst Kurul'a kanun tarafından verilen yetki bir yıla kadar kapatma kararı verilebileceğidir. Bu ise üst sınırı belirler.

- Asgari bir sınır belirlenmiyor mu?

- Asgari bir sınır kanun metninde yer almamaktadır. Bundan çıkarılacak ilk sonuç şudur: Üst Kurul kanunun lafzını bu şekilde yorumlayıp ruhuna ışık tutabilir. Yani programa ceza uygulaması kanunen ve mantıken mümkündür. Üst Kurul, zaten çeşitli yönetmeliklerle yayınlarda saat birimini ölçü almıştır. O zaman haftanın şu günü şu saatte yayınlanan örneğin bir ‘Olacak O Kadar’ programına ceza vermek için bir TV kanalının bir günlük zaman biriminde kapatılması gerekmeyecektir. Ve kimsenin çıkıp Üst Kurul'la savaşmasına, açlık grevi gibi şovlara gerek kalmayacaktır. O kapatılan süre zarfında da pekala kültürel bazı programlar gösterme zorunluluğu getirilebilir.

- Yani, her şey yasada var, yeni bir yasa değişikliğine gerek yok.

- Tabii... RTÜK bünyesinde halletmek mümkün. Olay sadece ve sadece kanunun yorumuyla ilgilidir. Sonradan yapılacak kanuni düzeltmeye kadar bu olay bu şekilde halledilebilir. Bugüne kadar böyle uygulanmış bir teamül doğmuş denemez, zira hatalı uygulamanın tekrarı teamül doğurmaz. Zararın neresinden dönülse kârdır.

³³‘Siirtliler Grubu’ ne kadar zenginmiş!

Dünkü gazetelerde iki sayfayı kapsayan ‘Türkiye Siirtliler Grubu’ bildirisinde ‘Solcusuyla, sağcısıyla, Türküyle, Kürdüyle ve Arabıyla, Türkiye’nin her köşesine dağılmış olan 1.5 milyonu aşkın Siirtli'nin Türkiye'nin kalkınması için el ele verdiği' vurgulanıyor.

Siirt'in, yoksulluk çemberi altında neler yaşadığını biliyoruz. Bir yanda Vali Osman Acar'ın, kıt kanaat olanaklarla gençleri, kadınları okuma-yazma kursundan geçirme, sosyal statülerini geliştirme, nikâhsızları evlendirme, nüfusa kayıt ettirme ve en önemlisi onlara çeşitli meslekler öğretme çabası... Öbür yanda, 14 vakıf ve derneğin yüz milyarlarca liralık ilanları... Merak ediyoruz, bu yüz milyarları vakıf ve dernekler mi ödedi? Bu kadar paranız varsa, bunu neden Siirt'in ekonomik ve kültürel kalkınması için harcamıyorsunuz? Bu paranızla tüm il nüfusunun bir aylık iftar veya erzağı karşılanamaz mıydı?

Yok eğer bu ilanlara vakıf ve dernek olarak sizler para ödemediyseniz, o halde kim ödedi? Yoksa sizleri finanse eden birileri mi var?

Ama biz inanıyoruz ki, seçimler yaklaşırken verilen bu ilanların arkasında başka maksatlar var. Yakında öğreniriz.



Yazarın Tüm Yazıları