Yeter!Söz milletin

Yalçın BAYER
Haberin Devamı

(I)

Özden ve af kanunu

Sayın Yekta Güngör Özden'i Ankara Barosu Başkanlığı yaptığı dönemde -ben de Yönetim Kurulu üyesiydim- avukatlıkla ilgili olumlu bilgiler edinmenin yanı sıra onu yakından tanımak olanağını bulmuştum. Anlatacağım olay, onu toplumun iyi tanımasını, özellikle Sayın Özden'i tanımadan tenkit edenlerin bilgilendirilmelerini sağlayacak güzel bir anıdır. O tarihlerde Yönetim Kurulu'na iletilen bir ihbar mektubunda A.Ç.'nin avukatlık stajı yaparken, resmi bir daireden ücret aldığı, bu nedenle staj yönetmeliğine aykırı hareket ettiği belirtiliyordu.

İnceleme sonucu, şikâyetin doğru olduğu, ancak staj bitimine üç gün kala yapılan ihbarda da kasıt unsuru bulunduğu ön plana çıkıyordu. Bu nedenle A.Ç'yi görüşmeye ve savunma yapmaya çağırdık.

Sekiz sayfayı bulan savunmasında, ‘‘T. şehrinde 14 yaşına kadar çobanlık yaptığını, bir gün gazete gördüğünü, okumaya önem verdiğini, köy hocası ve askerden gelenlerden okumayı öğrendiğini, ilk ve orta okulu dışardan imtihan vererek bitirdiğini, günlerce tren istasyonlarında sabahleyin ders çalıştığını, sonunda başarılı olup, Ankara Hukuk Fakültesi'ne kayıt olduğunu, evlendiğini, fakülteden sonra stajını mecburen bu şekilde yaptığını...’’ nefis ve yalın bir şekilde anlatıyordu.

Bu yönde ve avukatların kasta dayanmayan, hatalı işlemleri ile ilgili bütün dosyaları Yönetim Kurulu olarak incelemeye aldık. Karşımıza, avukatlığa yeni başlayanlarla, stajyer avukatların karşılanamayan maddi sorunları ön plana çıkmaktaydı. Buna bir çözüm nasıl bulunabilirdi, bu ayrı bir konu idi. Şimdi bu nedenle avukatlığı ve stajyerliği yanacak yüzlerce meslektaşımız vardı, bunun çözümü gerekiyordu. Ancak, uygulanması gerekli bir yasa ve yönetmelik vardı. Ve bunu aşmamız gerekiyordu.

Yönetim Kurulu olarak, o günlerde çıkması düşünülen Af Yasası'na bir madde ilave edebilir miydik? Bu düşünceyi kabullenen Sayın Başkanımız Yekta Güngör Özden'in o günü takiben gösterdiği çaba değerli hukukçu milletvekilleri ile Prof. Faruk Erem, Atila Sav, Rahmi Magat gibi avukatları devreye sokarak, Af Kanunu'na eklettikleri; 'avukatların ve stajyer avukatların meslekte işledikleri disiplin ve staj yönetmeliğine aykırı suçlar, Af Kanunu kapsamına alınmıştır' maddesi onun değerli katkıları ve inandığı konu için gösterdiği aşırı çalışmanın ürünüdür.

Sayın Başkanımız Özden, olumlu ve güzel yönleriyle, anılarımızda yaşamaktadır.

Av. Vedat KARADELİ-T. Hukukçular Derneği Başkanı-ANKARA

Kalemli ve adamları!...

Kütahya'dan yine bir telefon.... Mustafa Kalemli'nin yakını olarak bilinen İsmet Elgül'le ilgili bilgiler aktarıyor: ‘‘Bugün (dün) gazetenizde Süleyman Sarılar'ın haberini okuduk. Kalemli'nin Beylerbeyi'ndeki Boğaz manzaralı dairesinin karşı komşusu iş müfettişi İsmet Elgül'ün malvarlığı hemen incelenmeye alınmalıdır. Bu görev de Prof. Nami Çağan'a düşüyor.’’

Malatya'nın Yeşilyurt ilçesinden olan İsmet Elgül, ilkokul öğretmenliği yaparken, İzmir'de İTİA'yı bitirmiş... 1970'lerde Çalışma Bakanlığı'na girmiş... Kalemli, Çalışma Bakanı olunca kendisiyle tanışmış, ona hep İstanbul'da görev vermiş.

Kalemli, Meclis Başkanı olunca 20.9.1996'da kendisini bakanlıktan Meclis'e çekmiş.

Geçmişte gariban bir memurmuş Elgül... Şimdilerde ise, bir giydiğini bir daha giymiyormuş... Üsküdar'da Bakan'la aynı daireyi alabiliyor. Bedrettin Dalan döneminde SİT yasaları ihlal ederek kooperatifler kurduğu öne sürülüyor.

YÜCEL'İN İSYANI

Ankara'dan eski HP milletvekili, Barış Derneği Genel Sekreter Yardımcısı Muhteşem Vasıf Yücel, Kalemli'yi anlatıyor: ‘‘Dün siz yazınca hatırladım. Gerçekten Kalemli'nin birçok usulsüzlükleri hakkında sözlü soru önergeleri vermiştim. Ama hiçbir sonuç çıkmadı.’’

Yücel, şunları söyledi: ‘‘Biz aynı dönemde milletvekili olduk. Benim gibi onun da hiçbir şeyi yoktu. Kalemli, şimdi 'her milletvekili gibi ben de konut edinme hakkına sahip olamam mı yani?' diyor. 'Her milletvekili'nin ayrımını yapmak lazım. Örneğin ben, onun tarifine kendimi sokmuyorum. O malk mülk sahibi, ben ise 10 yıldır Atatürk Sitesi'nde kirada oturan eski bir parlamenterim. 50 yaşında hiçbir menkul ya da gayrimenkül sahibi olamadığım için de gocunmuyorum. O ise artıramadığı için kahroluyor demek ki...’’

HEMŞERİLERİ TOZ KONDURMUYOR

Tavşanlı'nın Çukurköy Belediye Başkanı Nazmi Sarı, Kalemli hakkında olumsuz 'karalamalar' içeren yayınlardan rahatsız olduklarını söylüyor. Tavşanlılı hemşerisinin dünkü değerlendirmelerine katılmıyor, haklılığını ispat edene kadar 'değerli Kalemli'nin yanında olacaklarını bildiriyor.

Cezayir'e yardım

CEZAYİR'de son yıllarda süregelen katliamın durdurulabilmesi için Türkiye'nin acil yardım önerisinde bulunması ve bu konuda elde ettiği engin deneyimi bu ülkeye aktarması gerektiği düşüncesindeyim. Bu konuda Cezayir'e yapılacak bilgi aktarımı AB'nin önerdiği sözde yardımlardan çok daha etkili olabilecek ve kısa vadede katliamların önü alınabilecektir. Türkiye, Cezayir'i teröristler karşısında nasıl davranacağını bilmeyen Avrupalıların ellerine bırakmamalıdır.

Namık ÖZCAN-Kavaklıdere/ANKARA

MESAJ PANOSU

BAĞ-KUR (112988187) emeklisiyim. 1 Aralık'ta sağlık cüzdanı almak için başvurduğum Sağlık Sigortası Müdürlüğü iki ay sonrasına gün vermektedir. Bir sağlık cüzdanı için iki ay beklemek mecburiyetinde miyiz? Gülten MOVÜT-Balat/İSTANBUL

MECLİSSPOR’A BAŞARILAR!

‘‘TBMM Futbol Takımımız, bu kadar işi arasında yarın KKTC Meclis takımıyla 19 Mayıs Stadyumu'nda bir karşılaşma yapacakmış... Antrenman ve maçlara gösterdikleri özeni genel kurul çalışmalarına da göstermelerini diliyoruz.’’

(Basketbolsever Hüseyin KARAMAN-ANKARA)

(II)

Kalemli-Elgül ilişkisi!

KÜTAHYA'dan yine bir telefon... Mustafa Kalemli'nin yakını olarak bilinen İsmet Elgül'le ilgili bilgiler aktarıyor: ‘‘Bugün (dün) gazetenizde Süleyman Sarılar'ın haberini okuduk. Kalemli'nin Beylerbeyi'ndeki boğaz manzaralı dairesinin karşı komşusu iş müfettişi İsmet Elgül'ün malvarlığı hemen incelenmeye alınmalıdır. Bu görev de Prof. Nami Çağan'a düşüyor.‘‘

Malatya'nın Yeşilyurt ilçesinden olan İsmet Elgül, ilkokul öğretmenliği yaparken, İzmir'de İTİA'yı bitirmiş... 1970'lerde Çalışma Bakanlığı'na girmiş... Kalemli, Çalışma Bakanı olunca kendisiyle tanışmış, ona hep İstanbul'da görev vermiş.

Kalemli, Meclis Başkanı olunca 20.9.1996'da kendisini bakanlıktan Meclise çekmiş. İstanbul'da bir saltanat ki, sormayın... Aslında geçmişte gariban bir memurmuş Elgül... Şimdilerde ise, giydiğini bir daha giymiyor... Kolunda altın saat... Meclis'in kadrosundan Dolmabahçe Sarayı'nda görev yapıyor güya... Günlerini SSK Üsküdar lokalinde geçiriyor. Üsküdar'da Boğaz gören apartmanda Kalemli ile 'tesadüfen' komşu olabiliyor. Bedrettin Dalan döneminde Çengelköy'de kurduğu kooperatifle SİT alanına aykırı villalar yaptırdığı öne sürülüyor.

YÜCEL'İN İSYANI

Ankara'dan eski HP milletvekili, Barış Derneği Genel Sekreter Yardımcısı Muhteşem Vasıf Yücel, Kalemli'yi anlatıyor: ‘‘Dün siz yazınca hatırladım. Gerçekten Kalemli'nin birçok usulsüzlükleri hakkında sözlü soru önergeleri vermiştim. Ama hiçbir sonuç çıkmadı’’ dedi.

Yücel, şunları söyledi: ‘‘Biz aynı dönemde milletvekili olduk. Benim gibi onun da hiçbir şeyi yoktu. Kalemli, şimdi 'her milletvekili gibi ben de konut edinme hakkına sahip olamam mı yani? diyor. 'Her milletvekili'nin ayrımını yapmak lazım. Örneğin ben, onun tarifine kendimi sokmuyorum. O malk mülk sahibi, ben ise 10 yıldır Atatürk Sitesi'nde kirada oturan eski bir parlamenterim. 50 yaşında hiçbir menkul ya da gayrimenkül sahibi olamadığım için de gocunmuyorum. O ise artıramadığı için kahroluyor demek ki...’’

HEMŞERİLERİ TOZ KONDURMUYOR

Tavşanlı'nın Çukurköy Belediye Başkanı Nazmi Sarı bizi arayarak, Kalemli hakkında olumsuz 'karalamalar' içeren yayınlardan rahatsız olduklarını söylüyor. Tavşanlı'lı hemşerisinin köşemizde dün yer alan değerlendirmelerine katılmıyor, haklılığını ispat edene kadar 'değerli' Kalemli'nin yanında olacaklarını bildiriyor. ‘‘Eğer bir şeyi çıkarsa kınarız’’ diyor.

Karakol böyle olmalı

GEÇENLERDE bir müracaatta bulunmak üzere Kasımpaşa Karakol Amirliği'ne gittim. Fakat o da ne? İki-üç ay önceki karakol gitmiş, sanki yerine başka bir karakol gelmiş! Karakola ilk gittiğimde gözüme çarpan; dışarıdaki çiçekler ve nöbetçi polis memurunun olumlu tutumu ve nizami töbet tutuşuydu.

İçeri girdiğimde ise tertemiz, pırıl pırıl bir mekânla karşılaştım. Binanın içi tüm ayrıntılarına kadar boyanmış, silinmiş, süprülmüş. Ayrıca o eski, müzelik daktilonun yerine bilgisayar geldiğini görünce ziyadesiyle mutlu oldum. Eski hurda Renault, onarılarak yepyeni hale getirilmişti. Nasıl mutlu olmam, bütün yapılan bu yenilikler orada çalışan personel için değil, benim yani vatandaşlar için yapılmış. O eski daktilo zamanını da bilirim, bir tarihte şikâyette bulunmak üzere aynı karakola gitmiş, ifade vermek istemiştim, ancak daktilo eski ve bozuk olduğundan yarım saate yakın zamanda ifadem alınamamış, benim de vaktim çok kısıtlı olduğundan şikâyetimden vazgeçmiş, dönmüş gelmiştim karakoldan!

Kasımpaşa Karakolu'ndaki tek olumsuz izlenim; eski ve bozuk olan el telsizleriydi! Her şeye rağmen ismini bile bilmediğim karakol amirini ve personelini kutluyor, darısı diğer karakolların başına diyorum.

Bülent AĞIRGÜN-KASIMPAŞA

MESAJ PANOSU

BARAN KILIÇ'tan Çemberlitaş Sinemaları Müdürü Selim Hepgül'e... ‘Cadıca Sevmek' filminin İngilizce olmaması karşısında salonu terketmek isteyen üç çocuklu beş kişilik Amerikalı aileye başka bir filmi izlemeleri konusunda gösterdiğiniz sıcak ilgi ve Türk misafirperverliği için teşekkürler...

BAĞ-KUR (112988187) emeklisiyim. 1 Aralık'ta sağlık cüzdanı almak için başvurduğum, Sağlık Sigortası Müdürlüğü iki ay sonrasına gün vermektedir. Bir sağlık cüzdanı için iki ay beklemek mecburiyetinde miyiz? Gülten MOVÜT-Balat/İSTANBUL

MİMARLAR Odası İstanbul Büyükkent Şubesi'nden: Büyükçekmece İçme suyu Havzası'nda yapımına başlanacağı duyurulan Çatalca Serbest Bölgesi, bir hukuk ve çevre suçudur. İçme suyu havzasının kısa ve orta mesafeli koruma kuşaklarında yer alan ve mevcut yasal engelleri aşmanın yolunun 'serbest bölge statüsü' ile bulunduğu bu uygulama, ilgili tüm yasal mevzuata ve İstanbul Nazım Planı'na aykırıdır.

BÜYÜK Anadolu Hastanesi Başhekimi H.Ömer Tontuş, Pakistan uyruklu N. İslam Han'a fahiş fiyat uygulaması yapılmadığını, Türk Tabipler Birliği'nin asgari ücret tarifesinin uygulandığını belirterek, ‘‘Muayene ücreti yapılan müdahale ücretlerini içermez.’’dedi.

BAKIRKÖY'den Ali Ünlütürk yazıyor: 34 EYD 79 plakalı aracımı 12.9.1997'de Başak Sigorta'ya sigortalattım. Arabam, 16.9.1997 gecesi faili meçhul bir araç tarafından hasara uğratıldı. Tüm yasal işlemleri yaptığım halde, beni sahtekâr yerine koyarak ödeme yapmıyorlar.

BÜYÜKADA'da oturan Fethi Aydın'dan: Maden Mahallesi, Çan Çiçeği Sokak, No: 19'daki binaya kaçak kat ilave ediliyor. Kimse görmüyor mu?

BAYRAMPAŞA'dan Ayşe Mermer, Haznedar Kiler Market'ten 31.12.1997 günü saat 14.00-14.30 sıralarında alışveriş ederken çantasının çalındığını hissettiği anda kapıların kapanması için market görevlilerini uyardığını, ancak hiçbir gayret gösterilmediğini, ertesi gün müdürün de olayın bir gün önce olmasından ötürü bir şey yapmayacaklarını söylemesini kınıyor.

GÜNÜN SÖZÜ

‘‘İstanbul, çevre bakımından şansını kaybetti. Yeşil kalmadı. Avrupa'da kişi başına düşen yeşil alan miktarı 20 metrekare iken İstanbul'da yarım metrekare... Bunlar da askeri alanlarla mezarlıklar. Futbola verilen değerin %10'u çevreye verilseydi çok yol alırdık. İstanbul'un kurtuluşu, 30 yıl önce 'kapalı şehir' ilan edilerek, yeni bir iskâna açılmamasıydı. Şimdi İstanbul'un tek kurtuluşu var, o da deprem!’’

(İTÜ öğretim üyesi Prof. Orhan Kural)



Yazarın Tüm Yazıları