Orada bir fabrika var uzakta

Emin ÇÖLAŞAN
Haberin Devamı

Sinop ülkemizin en az sanayileşmiş, geliri en düşük yörelerinden biri. Sanayi yok, fabrika yok, çalışma alanı yok... Ve Sinop'un tek fabrikası, yıllardan beri inanılmaz bir biçimde kapalı tutuluyor.

Evet, kapalı tutuluyor.

Türkiye'nin en büyük, dünyanın ikinci büyük cam üreticisi olan Türkiye Şişe Cam Holding, bu ilimizdeki fabrikasını 1992 yılından bu yana kapatmış durumda.

Cam ve züccaciye alanında ülkemizde tekel olan ve kamuoyunda Paşabahçe olarak bilinen bu kuruluşa, anlaşılan hiç kimsenin sözü geçmiyor.

Türkiye, koskoca bir fabrikanın tam beş yıldan bu yana kapalı tutulması lüksüne sahip bir ülke midir?

***

1991 yılında bu fabrikada tam 1200 kişi çalışırdı. 1992'de holding tarafından kapatıldı. Makinelerin çoğu içeride duruyor.

500 bin dolar dolaylarında bir harcama yapılsa, fabrika yeniden üretime geçecek. Hem ülke ekonomisine katkıda bulunacak, hem de Sinop'ta işsiz gezen en az 600 kişi iş olanağına kavuşacak.

Görünen o ki, bu anlı şanlı holding, bu fabrikayı şu veya bu nedenle açmayacak ve içindekileri çürütecek.

Sinop halkı bir araya gelip fabrikayı satın almak istiyor, ona da yanaşmıyorlar.

Öte yanda, aynı holding gidip Gürcistan'da fabrika satın alıyor. Hem de milyonlarca dolar para bastırıp!

Konya ve Denizli'de cam fabrikalarını alıyor.

Sen yurtdışında fabrikalar alacaksın, kendi ülkendeki koskoca Sinop fabrikasını çürümeye bırakacaksın!

***

Sinop Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Erol Derici tarafından Mesut Yılmaz, Bülent Ecevit ve Deniz Baykal'a yazılan 9 Ekim 1997 tarihli mektuplar, bir ibret belgesi. Özetliyorum:

‘‘İlimiz, göç veren kentlerin başında geliyor. Türkiye Şişe Cam Holding'e bağlı Sinop cam fabrikasının yanlış, kasıtlı ve haksız bir biçimde kapatılması, tüm insanımızı bir anda çaresizliğe itti. Moraller bozuldu, ekonomi durma noktasına geldi. Tek dileğimiz, bu fabrikanın yeniden üretime geçmesidir.

Geçenlerde Bitlis'te BEST sigara fabrikasını yeniden üretime başlatırken hükümetinizin fabrika kapatan değil, fabrika açan hükümet olduğunu vurguladınız. Bu sözünüze güvenerek bunları yazıyorum.

Sinop Cam geçmişte hiç zarar etmedi. 5 milyon dolarlık ihracat yaptı ve ürünleri bütün dünyada beğenildi.

Dünyada cam pazarı geniştir. Çok yakın olduğumuz Ukrayna hazır müşteridir. Pazar sorunu yoktur.

Fabrikanın fırınları sağlamdır. 50 milyar lirayla fabrika elden geçirilir, iki ay sonra üretim başlar. Hemen 500 işçi çalıştırmaya başlar.

Holding yetkililerine öneriler götürüyoruz, hiçbirini kabul etmiyorlar. Bize satmalarını istiyoruz, gönüllü olduğumuzu anlayınca fiyatı yükseltiyorlar. Bizimle alay ediyorlar...’’

İşte böyle!

Türkiye'nin kuzeyinde, Sinop'un tek fabrikası gereksiz yere yatırılıyor. Koskoca fabrika çürümeye terk ediliyor.

Olacak iş midir?

Türkiye bu lükse sahip midir?

‘‘Çalıştır bu fabrikayı kardeşim’’... ‘‘Hayır, çalıştırmam’’...

‘‘Peki bize sat’’... ‘‘Yok, satmam’’...

‘‘Sonra ne olacak?’’... ‘‘Benim param bol. Ne olursa olsun’’...

Birilerinin keyfi ve nereden kaynaklandığı bilinmeyen kazanç hırsı, her şeyin önüne geçmiş.

60 dönüm arazi üzerine kurulu, kapalı alanı 23 dönüm, l6 lojmanı ve idare binası olan, emek yoğun teknoloji ile çalışıp yüzlerce insana ekmek sağlayan koskoca bir fabrika, yıllardan beri kapalı!

Bakalım bu yazıdan sonra anlı şanlı holdingimiz ve hükümetimiz ne yapacaklar!

BELEDİYE HOPARLÖRÜNDEN İHALE

Sayıştay, kamu kuruluşlarının ve belediyelerin harcamalarını denetleyen kuruluş. Denetçiler gönderilir, yolsuzluklar ortaya çıkarılır, raporlar yazılır ve hantal devlet çarkı nedeniyle bunların çoğu hasıraltı olup uyutulur.

Elimde Sayıştay denetçisi Hüseyin Çalışkan'ın Niğde Belediyesi ile ilgili bir raporu var:

‘‘Belediye ihaleleri sadece hoparlörle ilan edilmiştir... Çok anlamlı olan bir husus, ihale ilanlarının hoparlörle yapılmış olmasına rağmen, Ankara'da bulunan Meka-San şirketinin bütün bu ilanları hoparlörden duyarak ihalelere katılması ve kazanmasıdır...’’

Niğde çapında, biz Ankara gazetecileri için belki de önemsiz bir olay!

Ama bütün Türkiye bunlarla dolu.

Nereye el atsanız bir şeyler fışkırıyor...

Ve yapanın yanına kâr kalıyor.

Yazarın Tüm Yazıları