Teke tek

Fatih ALTAYLI

Milli projeye köstek, holdinge destek...

BBC Radyo Foreks de Bakü-Ceyhan petrol boru hattı ile ilgili olarak İngiliz basınında yer alan bir yorum dinledim dün...

Bir İngiliz uzman şöyle diyordu:

‘‘Orta Asya ve Azerbaycan petrollerinin taşınmasında Türkiye, Bakü-Ceyhan petrol boru hattını öneriyor.

Ancak bu pek mümkün değil. Bunun başlıca iki nedeni var.

Birincisi bu hat henüz ortalıkta yok. Böyle bir hatta karar verilirse yapımı için iki yıl gibi bir süre gerekiyor. Bu hattın bir diğer dezavantajı ise çok uzun olması. Sıfırdan yapılacağı için de büyük bir maliyet getiriyor. Bunun dışında üç ayrı ülkenin topraklarından geçecek olması ve üç ülkenin gümrük ve taşımacılık yasalarının çok farklı olması yatırımcı şirketlerin gözünü korkutuyor.Bu yüzden de bu hat uzak bir hayal gibi görünüyor.

İkinci neden ise tamamen Türkiye'nin kendi hataları. Türkiye bu hattı önerdiği 1994 yılından bu yana ne petrolü satın alacak ülkeler, ne üretecek ülkeler, ne de üretici kuruluşlara yönelik bir girişimde bulunmadı.

Türkiye'deki siyasi liderler, iç politika ile öylesine meşguldüler ki, kendileri açısından son derece hayati olan bu projeye hiç zaman ayırmadılar. Bu hattın avantajlarını anlatamadılar. Bu konuyu uluslararası platformda tartışamadılar.

Şimdi yumurta kapıya dayandı ve yeni hükümet sıfırdaki bu proje için bastırmaya başladı...

Bize kalırsa artık çok geç...''

İngiliz uzmanın görüşleri böyle.

Anlaşılan Tansu Çiller döneminde pek çok konu gibi bu konuda es geçilmiş. Ancak daha ilginç olan, Bakü-Ceyhan hattı Türkiye'nin milli politikası gibi sunuldu bize ve herkese...

Oysa aynı zamanda, Ekinciler Holding'e de, Samsun-Ceyhan boru hattı projesi için teşvik verilmişti...

Benim anlamadığım şu, Bakü- Ceyhan hattı madem Türkiye'nin milli projesiydi, Samsun-Ceyhan için teşvik neden verildi?

Yoksa bu tezgah ta başından beri kurulmuştu da, yani Bakü-Ceyhan özellikle yeterince savunulmamıştı da, birilerine yine çıkar mı sağlanmaya çalışılıyordu?

Glu glu, monarşi, demokrasi

İngiltere Kraliçesi Prenses Diana'nın ölümünden sonra, Buckingham Sarayı'nın bayrağını yarıya indirmeyi reddetmişti.

Bütün İngiltere'de bayraklar yarıya inerken, Buckingham'ınki tepede dalgalanıyordu.

Saray ‘‘Kraliyet Sarayı'nda bayrağın yarıya indirilmesi krallığın sonu anlamına gelir. İndirmeyiz'' diye diretiyordu.

Ancak İngiliz halkı buna öylesine sert tepki gösterdi ki, Kraliçe sarayındaki bayrağı yarıya indirtmek zorunda kaldı...

Halbuki Kraliçe de bal gibi ‘‘Bunlar glu glu dansı yapıyorlar. Ben glu glu dansına kulak asıp bayrağı yarıya indirtmem'' diyebilirdi.

Demedi. Halkın sesine kulak verdi.

Oysa o, bir monarşinin zirvesindeydi ve hiç bir siyasi kaygısı da yoktu...

Yine de diyemedi...

Şimdi siz düşünün bakalım, bizdeki demokrasi mi daha monarşik, yoksa oradaki monarşi mi daha demokratik?

Ceset torbasının yanına imam...

Türkiye'nin otomobillere konulacak ceset torbalarını tartıştığı gün, otoyollar ceset doldu...

Tek bir kazada 33 ölü... Yıl ortalaması ise zaten günlük 15 ölü civarında...

Ceset torbalarının altından çapanoğlu çıkması ise beni hiç şaşırtmadı...

Birileri torbaları hazırlamış bile... Eldeki torbaları satmak için yasalarda bir küçük düzenleme ile iş halloluyor.

Elde kalan torbalara bir anda pazar bulunuyor...

Bu konuyu okurken aklıma gelen bir başka öneriyi de sizlere aktarmayı borç bildim...

Biliyorsunuz ülkemizde ihtiyaç fazlası olan tek şey ceset torbaları değil...

İmam Hatip Okulları da, Diyanet'e gerekenden çok çok daha fazla mezun verdiği için, Türkiye'de bir de imam fazlalığı var.

Benim önerim şu:

Madem bunca işsiz imam var.

Çıkarılacak bir yasa ile, otomobillerde bir de imam bulundurma zorunluluğu getirilsin...

Üstelik imamlar ceset torbalarından daha fazla işe yarar.

Ceset torbası yalnızca kazadan sonra ölüm halinde gerekli olacak.

Oysa imam öyle mi?

Daha otomobille yola çıkmadan önce bir güzel okuyup üfleyerek kazayı önleyebilir...

İmamın duasına rağmen kaza olursa, bu kez de imam hemen devreye girer...

Olay mahallinde cenaze namazını kıldırabileceği gibi, trafik kazası kurbanlarının ruhuna Fatiha da okur...

‘‘Kardeşim ben yanımdaki koltukta imam istemem, moralim bozulur.'' diyorsanız ufak tefeklerinden seçip torpidoya koyabilirsiniz...

Minik Kuran'la, muskanın yanına bir yere...

NE ZAMAN ADAM OLURUZ

Hırsızlar herkesi hırsız, namuslular da herkesi

namuslu zannetme salaklığını yapmadığı zaman...