Beş kuruşun bile hesabı sorulacaktır

Yavuz GÖKMEN
Haberin Devamı

Son zamanlarda gazete başlıkları beni çok eğlendiriyor. Bugünlerde Refah Partisi'ne vurmak moda olduğundan, bu kez, RP'nin topladığı söylenen 10 milyon doların nereye gittiği araştırılıyor.

Peşinen söyleyeyim ki, kamu hukuku ve demokrasi kavramları dışında Refah Partisi beni zerrece ilgilendirmiyor.

Beni ilgilendiren, önce resmi, sonra da özel yollarla halktan toplanan paralardır.

Bu paraların beş kuruşunun bile hesabı sorulmalıdır.

Üstelik bunu, parayı veren herkes tek tek ve toplu olarak sormalıdır.

İşte o zaman kapalı kapılar arkasındaki bürokratik-oligarşik devlet, demokratik devlet haline dönüşecektir.

Bu bazıları yırtınsa da nasıl olsa olacaktır ama; mesele gidişi çabuklaştırmaktır.

İşte ortalarda dolaşan ‘‘Paralar nereye gitti?'' tartışmasının temel yararı bundan ibarettir.

* * *

Bu paranın hesabı sorulsun, araştırılsın da...

Ama önce, halktan toplanan vergilerin, kamu bankalarından verilen kredilerin hesapları sorulmalıdır.

Benim vergimi bürokratik devlet nerelere harcıyor; yoksa benim verdiğim paralar, amiyane tabiriyle deve mi oluyor?

Bu paraların nereye harcandığını ben bilmeliyim.

Devlet her sorduğumda bana açıklama yapmalıdır.

‘‘Şu kadar vergi topladım, şunu şuraya, şunu şuraya harcadım'' demelidir. İşte gerçek devlet bunu diyebilen devlettir.

Şu anda, RP'den para hesabı sormaya kalkışan devlet, bir türlü bunu diyememektedir.

Kendileri hesap veremeyenlerin kimseye hesap sormaya hakları olmamak gerekir.

Ayrıca birkaç gün önce, hükümetin para-puldan sorumlu bakanı ortaya çıkmış ve ‘‘Halktan kestiğim paraların faizlerini ödemem'' buyurmuştur.

Bu paralar zaten insafsızca kesilmişti, şimdi de faizlerine el konulmak istenmektedir.

Buna kamu hukuku dilinde, devlet soygunu denir. Devletin soygun yapmaya hakkı olmamak gerekir.

* * *

Ne var ki, Türkiye Cumhuriyeti'nin kapalı sistemi, soygun ve talanı kendiliğinden getirmektedir.

Eğer devlet şeffaf olmazsa, verdiğimiz paraların nereye gittiğini bilemeyiz. O zaman kimlerin ne kadar paramızı ne yaptıklarını asla öğrenemeyiz. Hele kamunun elinde banka olursa iş daha da çetrefilleşir.

Bir siyasi partinin iktidara gelmekteki temel amacı, kamu fonlarına oturmak ve bunları yandaşlarına peşkeş çekmektir. İktidar değişikliği soygunu önlemez, sadece nöbet değişimi yapar.

Soygunu önleyecek düzeni, hesap sorarak kuracağız.

Not: Dünkü yazıdaki ‘‘Virtüöz''ler, ‘‘Virtüoz'' olacaktı. YG

Yazarın Tüm Yazıları