Belgesiz gevezelik

Enis BERBEROĞLU
Haberin Devamı

Dün bu köşede ‘‘Gazi Mahallesi olaylarını Yeşil başlattı’’ yolundaki iddia hakkında kuşku duyduğumuzu belirtmiştik. Övünmek gibi olmasın ama daha yazının mürekkebi kurumadan bu iddia, kaynağı tarafından yalanlandı.

Dünkü Yeni Günaydın Gazetesi'nin haberine göre, eski istihbaratçı Hanefi Avcı, Gazi Mahallesi olaylarını Yeşil'in başlattığına ilişkin bir duyumu olmadığını açıkladı.

Geçen hafta sonu TBMM Susurluk Komisyonu üyeleri ile özel yemekte buluşan Hanefi Avcı, şu bilgiyi verdi:

‘‘Fikri Sağlar bana, 'Gazi olaylarını Yeşil'in başlattığı yolunda bir duyum aldık. Siz böyle bir şey duydunuz mu?' diye sordu, buna cevap olarak 'Duyum almadım. Araştırılması gerekir' dedim...’’

* * *

Bu kısa diyalog kamuoyuna, ‘‘Gazi Mahallesi'ndeki provokotör Yeşil çıktı. Alevi kahvesini Yeşil taradı’’ diye yansıyınca orta şiddette deprem yarattı.

Gazi olaylarına geç müdahale nedeniyle suçlanan İstanbul Emniyeti'nin o tarihteki müdürü, Anasol-D Hükümeti Ulaştırma Bakanı Necdet Menzir, Yeşil iddiasını hemen benimsedi.

Gazete manşetleri üzerine İçişleri Bakanı Murat Başesgioğlu iddiayı incelediklerini açıkladı. Gazi Mahallesi'nde yakınları ölenler, İstanbul DGM Başsavcılığı'nda suç duyurusunda bulundu.

Sorarım size; bu kadar emek, Yeşil'in Tunceli'deki marifetlerinin aydınlatılması, Susurluk cinayetlerindeki rolünün açığa çıkarılması için harcansaydı daha iyi olmaz mıydı?

* * *

Belgesiz gevezelik ve toplumsal linç hevesi kimseye yarar sağlamaz. Aksine Türkiye'deki her türlü suçu Yeşil'e yıkmak kimleri rahatlatır, asıl onu düşünmek lazım...

Tıpkı Tansu Çiller'in CIA ajanlığı iddiasının çoğu kimseye cazip gelmesi gibi. Çünkü ajanlık bireysel icraat, tek kişilik suçtur, üstelik idam sehpasına götürür. Yani kesin ve temiz çözümdür.

Oysa hırsızlık, rüşvet gibi suçlar toplu eylemdir. Rüşvetin iki tarafı vardır, kamu kasasını soyarken bürokratın, siyasetçinin yardımı gereklidir. Bu tür suçlar kanıtlanırsa sadece Çiller değil, bürokratı, siyasetçisi, polisi, bankacısı da zindanın yolunu tutar.

Ve ortada Çiller Ailesi ile ilgili bu kadar çok yolsuzluk dosyası varken, kanıtlanması zor iddiaların peşinde koşmak nedendir bilinmez.

Yoksa Çiller hariç çete hakkında genel af çıktı da biz mi duymadık?..

* * *

İstihbarat servisleri, kolluk güçleri arasındaki kavga kime yarar?

Bu sorunun yanıtını tarihte aramak için Suat Parlar'ın ‘‘Osmanlı'dan günümüze gizli devlet’’ isimli kitabını tavsiye ederim...

İşte size iki kısa alıntı:

‘‘Nakl-i kelam (muhbirlik) mesleğini itibarlı kılan Osmanlı, kışkırtıcı ajan kullanabilen bir devlet olarak oldukça deneyimlidir. 17'nci Yüzyıl'da yeniçeri-sipahi kavgaları saray tarafından kışkırtılmış ve hatta dönemin vezirlerinden biri bu konuda 'Yeniçeriler ve sipahiler birbirleriyle öldüresiye boğuşmadıkça bize emniyet yoktur' demiştir.

Aynı vezir, yeniçerileri sipahilere kışkırtmak için adamlarından birini sipahi kılığına sokarak bir yeniçeri öldürtmüştür.’’

‘‘Tahta çıkışını izleyen dönemde imparatorluk çapında ve hatta yurtdışından da kendisine devamlı bilgi akıtacak özel bir haberalma örgütü kuran Sultan Abdülhamit'in, bu kuruluşu siyasi olduğu kadar ilgisini çeken ekonomik konularda da bilgi edinmek için kullandığı bilinmektedir.’’

Yazarın Tüm Yazıları