Ayşe Arman: 40 numara ayak






Ayşe ARMAN
Haberin Devamı

Tolga'nın samimi itirafları, öğrenmenin sonu olmadığının kanıtı. Hayat boyu ayaklarımı saklamak zorunda kaldım ben. Tolga'nın dediği gibi, bir silaha sahipmişim duygusunu da hiç yaşamadım. Şimdi öğrendim ama her zamanki gibi geç kaldım. Öğrendim ama hálá anlayabilmiş değilim. Neden? Hangi mekanizma böyle bir yüceltmeye yol açıyor? Ayrıca minik ayak sevimlidir, neden bunun büyüğü makbül? Niye insanoğlu herşeyin büyüyüğünü istiyor! İçinden çıkılması zor yani. Neler olduğunu anlamasam da, insanın kusur zannettiği bir şeyin birileri tarafından hoş bulunması hiç fena değil. Hadi Tolga'yı okuyun...

ÇIPLAKLAR KAMPI

Ayaklarınızın büyük olması bir minettir, bunun farkında olmamanıza hayıflandım doğrusu. Beyaz tenli büyük bir ayak, sadece bir ayak fetişistinin değil, dünyadaki milyonlarca erkeğin dikkatini çeker. Hoş, fotoşop icad oldu, mertlik bozuldu! Sizinkilerin kaç numara olduklarını çıkaramadım. 38 ise küçük/orta ayak sınıfına girer ki, idare eder. Yok, eğer 39-40 ise muhteşem ayak sınıfına girer! Bu, benim kişisel fikrim ya da fantezim değil. Bir dönemler Amerika'da Ronda Shear isimli eski bir aktris, bir televizyon programı yapıyordu. Ve deli gibi reyting alıyordu. Tek numarası, sık sık ayaklarını göstermesiydi. Öyle ‘‘leg show’’ tarzı erotik bir program falan da değildi, sadece kamera, ara sıra ayaklarına zum yapıyor o da laf arasında ‘‘Bugün de bu renk oje sürdüm, nasıl olmuş?’’ diyordu. Zaten sonra hayatını da bu yolla kazanmaya başladı. Bir ‘‘footworship kulübü’’ kurdu, 39 numara beyaz ve bakımlı ayaklarının fotoğraflarını sattı durdu. Demem o ki, ayakseverler için genellikle büyük ayak makbüldür. Ayaksever olayanlar dikkat bile etmez ayaklara. Ama biz zavallılar, hele bu havalarda açık ayakkabı ve terliklerle doluyken ortalık, sanki çıplaklar kampındaymışızcasına yere bakar dururuz. Şaka bir yana, ayak fetişisti olmak hem keyifli, hem de zordur. Mazallah iş yerimden bir kadın bunu öğrense, kul köle edebilir beni. Bakımlı bir kadının, mesela bir toplantıya, topless gelmesiyle, tüm ayağını açıkta bırakan ince bantlı bir ayakkabıyla gelmesi arasında hiçbir fark yok benim için. Bakmazsan, aklın kalır, bakarsan kendini röntgenci gibi hisseder, mahçup olursun. Ama bakarsan, dikkatin dağılır, başka bir şey düşünemez olursun. O kadın ne dese, ‘‘Tamam’’ dersin. Sadece cinsellik olarak da görmeyin lütfen. Ben ayakları anatomik olarak son derece başarılı, estetik olarak harika ve tabii son olarak da erojen buluyorum. Leonardo da Vinci, kediler için ‘‘Doğanın başyapıtı’’ demiş. Leonardo Usta'ya sonuna kadar katılıyorum ama ikinci sıraya kadın ayağını koyarım doğrusu. Yani böyle güzel bir organınız, tabiri caizse silahınız var, lütfen kıymetini bilin. (Tolga)

Karı-koca muhabbeti

- Zafer, bu Nergis Holding kimindi?

- Cavit Çağlar'ın.

- Aaa öyle mi? Cavit Çağlar içeride değil mi?

- Evet.

- Peki onun davası devam etmiyor mu?

- Ediyor.

- Anlaşılan seni güneşlenirken rahatsız ediyorum. Ama sormadan duramayacağım. Bu ormanda başka soracağım kimse olmadığına göre.

- Hadi sor sor!

- Bu ilanda anlatılanlar ne manaya geliyor?

- Hangi ilan ver bakayım şunu.

- Al bakim şunu. Bak, üç gazetede de var. Hem de tam sayfa.

(Zafer, güneş yağlarını bulaştırmamaya çalışarak ilanları okuyor)

- Şu anlama geliyor, ‘‘Nergis Holding büyük bir kuruluştur. On binlerce çalışanı vardır. Ve bizler, bir sürü firma, Nergis Holding'i, dolayısıyla Cavit Çağlar'ı destekliyoruz’’...

- Kimmiş o destekleyenler?

- İşte, irili ufaklı bir sürü firma.

- Bunlar Nergis Holding'le iş yapan firmalar mı?

- Herhalde, öyle anlaşılıyor.

- Peki bu suç değil mi? Anayasaya göre devam eden davayı etkilemek fiilini girmez mi? Başkaları yaptığında kıyametler kopuyor da, şimdi niye kimsenin gıkı çıkmıyor.

* * *

Bu işlerden anladığımdan değil. Kocam da güneş altında mayıştığı için beni aydınlatmaya pek meraklı değildi. Ama yine de düşünmeden edemedim: Ya benzer bir ilanı, yargılanma süreci devam ederken Apo verseydi? Uç bir örnek biliyorum ama dünyada emsalleri de yok değil. Kolombiya'da uyuşturucu kaçakçılığından içeride olan biri, ülkenin her tarafını billboard'larla döşetmiş, ‘‘Evet bir günah işledim ama şimdi suçsuzum’’. Cümle tam böyle olmayabilir ama siz idare edin. Peki bu durumda adalet dediğiniz şey, paraya endeksli hale gelmez mi? Paranın gözü kör olsun!

Yazarın Tüm Yazıları